Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/2211 E. 2021/777 K. 20.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/2211
KARAR NO : 2021/777
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/02/2018
NUMARASI: 2016/1116 (E) 2018/222 (K)
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Rücuen Tazminat)
KARAR TARİHİ: 20/05/2021
Taraflar arasında görülen davada verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmakla; re’sen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ilk derece mahkemesinde ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; 14/07/2016 tarihinde, müvekkili şirket nezdinde kasko sigorta poliçesi ile sigortalı … plakalı araca … plakalı çekicinin çarparak hasarlanmasına sebebiyet verdiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 33.400,00 TL’nin ödeme tarihi olan 02/09/2016 tarihinden itibaren işleyen ticari faiziyle birlikte karşı araç işleteni ve sürücüsü olan davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.Davalı … Şirketi vekili davanın reddini talep etmiştir.İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, davanın kısmen kabulüyle 28.400,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.Karara karşı davalı … Uluslararası … Şirketi vekili vermiş olduğu istinaf dilekçesinde özetle, kusura yönelik itirazlarının değerlendirilmediğini, ilk bilirkişi raporunda belirlenen hasar miktarıyla ikinci bilirkişi raporunda belirlenen hasar miktarının birbiriyle çelişkili olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkil şirket aleyhine hükmedilecek tazminat miktarının maksimum 17.639,01 TL olması gerektiğini, pert aracın daha sonradan yeniden trafiğe çıktığının tespit edilmiş olduğunu, dolayısıyla kullanılabilecek halde bulunan aracın pert işlemine tabi tutulmasının ve ayrıca piyasa değerinin altıda birine denk gelecek şekilde satılmış olmasının dosya kapsamına uygun olmadığını belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur.Dava, kasko sigortasıyla sigortalı bulunan araçta meydana gelen hasarın sigortalıya ödenmesi nedeniyle bu kazanın gerçekleşmesinde kusuru bulunan araç sürücüsü ve araç işleteni olan taraftan rücuen tahsili istemine ilişkindir. Dosyada mübrez bilirkişi …. tarafından tanzim edilen 10/08/2017 tarihli kusur ve hasar raporu ile işbu rapora itiraz üzerine alınan bilirkişiler … tarafından düzenlenen 11/12/2017 tarihli hasar ve kusura ilişkin bilirkişi raporlarının birbiriyle örtüştüğü, bilirkişi raporlarına göre davalı araç sürücüsüne KTK’nın 67/b maddesi uyarınca asli ve tam kusur izafe edildiği, Sakarya 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/678 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama neticesinde davalı araç sürücüsü …’in alkolün etkisiyle emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyecek halde olmasına rağmen geri geri manevra yaptığı esnada kazanın meydana geldiği kabul edilerek cezalandırılmasına karar verildiği, ceza mahkemesinin maddi vakıaya ilişkin kesinleşen kabul şeklinin hukuk hakimini bağlayacağı, kusura ilişkin birbiriyle örtüşen bilirkişi raporlarının da kesinleşen maddi vakıayla uyumlu olduğu, somut gerekçelere dayalı olarak hazırlanan bilirkişi raporlarında tespit edilen hasar miktarına göre araç onarımının ekonomik olmadığı ve pert sayılması gerektiği, buna göre aracın rayiç piyasa değerinden sovtaj bedelinin düşülerek hesaplama yapılmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı ve son olarak meydana gelen kazada kusur durumunun tespiti amacıyla nörolog bilirkişinin atanmasına gerek bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda yapılan yargılamaya, toplanan delillere, dosya içeriğine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olduğuna göre; yerinde olmayan istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan gerekçe ile;1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/1 maddesi hükmü uyarınca davalı …. Şirketi vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,2-Alınması gereken 1.940,00 TL istinaf karar harcından peşin alınan 485,00 TL harcın mahsubundan sonra bakiye 1.455,00 istinaf karar harcının istinafa başvuran taraftan tahsil edilerek hazineye irad kaydına,3-İstinafa başvuran tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Artan gider ve delil avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda dava değeri (28.400,00 TL) göz önünde bulundurulmak sureti ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-a maddesi gereğince her iki taraf yönünden kesin olarak oybirliği ile karar verildi. 20/05/2021