Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/221 E. 2019/660 K. 09.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/221
KARAR NO : 2019/660
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/07/2017
NUMARASI : 2017/3016 D.İş
DAVANIN KONUSU: Sürekli İş Göremezlik Tazminatı
KARAR TARİHİ : 09/12/2019
İstanbul Anadolu 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yukarıda yazılı değişik iş karar sayılı kararı ile saklanmasına karar verilen Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti’nin 01/06/2017 gün 2017/İHK-1925 sayılı kararının incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle re’sen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Başvuran … vekili 16/11/2013 tarihinde sigortasız aracın kusurundan kaynaklanan kaza neticesinde tescilsiz motosiklette yolcu konumunda bulunan müvekkilinin sakat kaldığını belirterek 51.039,05 TL tazminatın davalı Güvence Hesabından tahsiline karar verilmesi talebinde bulunmuştur.Davalı taraf davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından yapılan tahkikat neticesinde sigortasız aracın %75 kusurlu oluşu ve %9 maluliyet oranı üzerinden PMF-1931 yaşam tablosu esas alınarak hesaplanan 51.039,05 TL sürekli iş göremezlik tazminatının tahsiline karar verilmiş, bu karara vaki itiraz üzerine İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine karar verilmiştir.Karara karşı davalı vekili tarafından; başvuru şartının yerine getirilmediği, maluliyet raporunun Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmediği, bu nedenle hükme esas alınmasının doğru olmadığı, hesaplanan tazminattan hatır taşıması ve müterafik kusur nedeniyle indirim yapılması gerektiği gerekçesiyle istinaf başvurusunda bulunulmuştur.Başvuru, trafik kazasından kaynaklanan sürekli iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.Başvuran vekili, Dokuz Eylül Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Sağlık Kurulu raporu ve diğer belgeleri ibraz ederek sigorta şirketine başvuruda bulunmuştur. Başvuru şartının yerine getirilebilmesi için ibraz edilen belgeler yeterlidir. Bu durumda, dava konusu kaza öncesinde 6704 sayılı yasayla değiştirilen KTK’nın 97. Maddesinde öngörülen başvuru şartı gerçekleşmiştir. Kaldı ki, gerek istinaf ve gerek temyiz uygulamasında sözü geçen madde hükmünde öngörülen dava şartı yargılama sırasında ikmal edilebilecek bir dava şartı olarak kabul edilmektedir.Dosya içerisndeki bilgi ve belgelere göre, sigortası bulunmayan tescilsiz motosiklette yolcu olarak bulanan davacının, gerçekleşen kazada kısmen malul kaldığı, Dokuz Eylül Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Sağlık Kurulunun 12/08/2016 tarihli raporunda davacının maluliyetinin kaza tarihi itibarıyla %9 oranında olduğu, maluliyet oranının, kaza tarihinde yürürlükte bulunan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ve ekindeki meslekte Kazanma Gücünün Azalma Oranları Tespit Cetveli kapsamında belirlendiği, raporun bu haliyle hükme esas alınmasında isabetsizlik bulunmadığı, bu yöne ilişkin istinaf itirazını yerinde olmadığı, kolluktaki ifadelere göre sigortalı araç sürücüsüyle birlikte davacının tescilsiz motosikletle gezmeye gittikleri, taşıma işinde her iki tarafın da menfaati olması nedeniyle hatır taşımasının söz konusu olmadığı, buna yönelik kabulde isabetsizlik bulunmadığı, yine kaza tespit tutanağına göre koruyucu güvenlik tertibatının alınıp alınmadığı hususunun tespit edilemediğinin anlaşıldığı, bu durumda davalı Güvence Hesabı tarafından güvenlik tedbirlerinin alınmadığına ilişkin ispat külfetinin yerine getirilemediği, giderek buna ilişkin istinaf itirazının da yerinde olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda toplanan delillere, dosya içeriğine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalı tarafın yerinde olmayan istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan gerekçe ile;1- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b/1 maddesi hükmü uyarınca davalı Güvence Hesabı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,2-6728 sayılı Yasa’nın 36. maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına, davalı tarafça yatırılan istinaf karar ve ilam harcının İADESİNE,3- Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4- Artan gider ve delil avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,5-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,Dair, 6100 sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince her iki taraf yönünden KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliğiyle karar verildi. 09/12/2019