Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/2175 E. 2021/651 K. 22.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/2175
KARAR NO: 2021/651
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/04/2018
NUMARASI: 2016/46 Esas – 2018/471 Karar
DAVANIN KONUSU: Maddi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 22/04/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 20/01/2014 tarihinde, davalı … Sigorta AŞ.’nin ZMS sigortacısı ve davalı …’nin sürücüsü olduğu … plakalı aracın, müvekkiline ait … plakalı araca çarpması nedeniyle meydana gelen trafik kazası neticesinde, müvekkiline ait aracın hasar gördüğünü, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü …’nin tam kusurlu olduğunu; bu kaza neticesinde, müvekkilinin, aracını … yetkili servisine götürdüğünü, ancak davalı …’nin sigorta şirketi olan diğer davalı … Sigorta AŞ.’nin, kendi anlaşmalı servisi olan … Ltd. Şti.’de ucuza tamir edilmesinde diretmesi ve baskısı nedeniyle, aracın … Ltd. Şti.’ye teslim edilmek zorunda kalındığını, ancak kaza neticesinde ciddi hasar gören müvekkiline ait araçtaki birçok parçanın orijinal ve sıfır parçayla değişmesi gerekirken, davalı Sigorta Şirketi’nin anlaşmalı oto servisinin parça değişimini yapmadığını, parça değişimi yerine, eski ve hasarlı parçaların kaynak yöntemiyle tamirine çalıştığını, özellikle hareketli parçaları da kaynakla tamire çalıştığını, birçok hatalı işlem yaparak, aracı hatalı ve yanlış tamir ettiğini; 19/01/2014 tarihinde tamir için teslim edilen müvekkiline ait aracın 60 gün sonra 18/03/2014 tarihinde, hayati tehlike arz edecek ve ayıplı bir şekilde teslim ettiğini, müvekkili tarafından aracın teslim alındıktan sonra … yetkili servisi olan … Ltd. Şti.’ye götürüldüğünü, yetkili servis tarafından hasarın giderilmesi için 15.000,00 TL masraf yapılması gerektiğinin müvekkiline bildirilmesi üzerine müvekkili tarafından davalı Sigorta Şirketi’ne durumun iletildiğini, ancak müvekkilinin mağduriyetinin giderilmediğini, aracını tamir ettiremeyen müvekkilinin, aracını davalı Sigorta Şirketi’nin yönlendirmiş olduğu … isimli şahsa 16.000,00 TL bedelle satmak zorunda kaldığını, bu hususların, davalı Sigorta Şirketi’yle yapılan mail yazışmalarında yer aldığını; müvekkiline ait aracın, 15/04/2014 tarihindeki rayiç bedelinin 22.000,00 – 30.000,00 TL civarında olduğunu, müvekkilinin aracında karşılamayan değer kaybı ve hasar zararından davalıların sorumlu olduğunu iddia ederek, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması kaydıyla şimdilik 6.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan (davalı Sigorta Şirketi’nin poliçe kapsamı dahilinde) tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Sigorta AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan … plakalı aracın kaza tarihinde müvekkili nezdinde ZMSS poliçesiyle sigortalı bulunduğunu, davacının aracında meydana gelen hasarın, müvekkili Sigorta Şirketi tarafından giderildiğini ve aracın hasarsız olarak davacı tarafa teslim edildiğini, belirlenen 4.000,00 TL hasar bedelinin de, … plakalı aracın onarımını yapmış olan … Ltd. Şti.’ye ödendiğini, araç üzerinde meydana gelen hasar nedeniyle davacının, müvekkili Sigorta Şirketi’ne, aracını ağır hasarlı olarak satmak istemesi ve aracın hasar tarihindeki rayiç bedelinin 16.500,00 TL belirtmesi ve aracını hasarlı olarak … isimli şahsa 13.500,00 TL’ye sattığını beyan etmesi üzerine, geriye kalan 3.000,00 TL zararın talep edilmesi sonunda, müvekkili Sigorta Şirketi tarafından, 14/04/2014 tarihinde davacıya 3.000,00 TL ödeme yapıldığını, davacının tüm zararının karşılandığını ve müvekkili Sigorta Şirketinin ibra edildiğini iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; “Davanın kabulüne, 6.000,00 TL hasar tazminatının davalılardan Sigorta Şirketi yönünden 01/04/2014 tarihinden diğer davalı yönünden kaza tarihi olan 20/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı, davalı … Sigorta AŞ. vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı … Sigorta AŞ. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle: hükme esas alınan bilirkişi raporunda, aracın rayiç piyasa değerinin 22.500,00 TL olduğunun tespit edildiğini, ardından aracın, beyana göre 13.500,00 TL’ye satıldığının ve 3.000,00 TL ödemenin tenziliyle davacının toplam zararının 6.000,00 TL olduğunun tespit edildiğini; öncelikle belirtmek gerekir ki, bilirkişi raporunda dava konusu aracın pert-total olup olmadığı ve araçta meydana gelen hasara ilişkin herhangi bir inceleme yapılmamış olmasına rağmen, aracın pert olmuş gibi hasar tutarının belirlendiğini; müvekkili şirket tarafından yapılan incelemelere göre aracın 4.000,00 TL’ye onarımının yapılabileceğinin tespit edildiğini ve anılan tutarın ödenerek aracın onarımının yapıldığını; aracın 16.000,00 TL’ye satıldığının noter evrakıyla sabit olmasına rağmen, 13.500,00 TL’ye satıldığının kabul edilerek, zarar miktarının hesaplanmasının hatalı olduğunu, aracın rayiç değerinin bilirkişi raporuyla 22.500,00 TL olarak tespit edildiğini, 16.000,00 TL satış bedeli ve müvekkili tarafından 14/04/2014 tarihinde davacı tarafa yapılan 3.000,00 TL’lik ödeme, 22.500,00 TL’den düşüldüğünde gerçek zarar bedelinin 3.500,00 TL olması gerektiğini, kararın bu yönlerden usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dosya kapsamından, davalı … Sigorta AŞ’nin ZMS sigortacısı ve davalı …’nin sürücüsü olduğu … plakalı aracın, 20/01/2014 tarihinde, davacının maliki olduğu … plakalı araca çarpması nedeniyle meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası neticesinde davacıya ait aracın hasar gördüğü; davalı Sigorta Şirketi’nin yönlendirmesi sonucunda davacıya ait aracın, davalı Sigorta Şirketi’nin anlaşmalı olduğu serviste onarımının yapıldığı, ancak yapılan onarımın eksik ve hatalı olması nedeniyle, davacının aracını, … yetkili servisine götürdüğü ve yetkili servis tarafından istenilen onarım bedelinin davacı tarafça karşılanamaması üzerine, davacının aracını satmak zorunda kalması nedeniyle, işbu davada davacının değer kaybı ve araç hasar tazminatı talebinde bulunduğu ve Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, yukarıda belirtildiği şekilde karar verildiği anlaşılmıştır. Mahkemece karara dayanak yapılan 22/05/2017 tarihli bilirkişi raporunda davacıya ait aracın kazasız rayiç piyasa değerinin 22.500,00 TL olduğu tespit edilmiştir. Aracın rayiç piyasa değerinin 22.500,00 TL olduğu her iki tarafın kabulündedir. Dosyada bulunan Afyonkarahisar … Noterliğinin … yevmiye numaralı ve 15/04/2014 tarihli “Araç Satış Sözleşmesi”ne göre davacıya ait aracın 16.000,00 TL bedel ile dava dışı …’a satıldığı sabittir. Yine dosyadaki belgelere göre davalı Sigorta Şirketi tarafından, 14/04/2014 tarihinde davacıya 3.000,00 TL ödeme yapıldığı tespit edilmiştir. Karara dayanak yapılan bilirkişi raporunda da, davacıya 14/04/2014 tarihinde 3.000,00 TL ödeme yapıldığı ve davacıya ait aracın 16.000,00 TL’ye satıldığı, yani davacının eline geçen miktarın 19.000,00 (16.000,00 + 3.000,00) TL ve aracın kazasız rayiç piyasa değerinin ise 22.500,00 TL olduğu belirlenmiştir. Buna göre, Mahkemece, davacının karşılanmayan araç hasar tazminatı olan 3.500,00 (22.500,00 – 19.000,00) TL’sine hükmedilmesi gerekirken, 6.000,00 TL’ye hükmedilmesi doğru olmadığından, davacı vekilinin bu yöndeki istinaf iddia ve itirazı yerinde görülmüştür.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A-)Davalı … Sigorta AŞ. vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, Buna göre: 1-)Davanın kısmen kabulüne, 2-)3.500,00 TL hasar tazminatının davalı Sigorta Şirketi yönünden 01/04/2014 tarihinden, diğer davalı yönünden kaza tarihi olan 20/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 3-)Harçlar Kanunu’na göre alınması gerekli 239,08 TL karar ilam harcından peşin alınan 131,67 TL harcın mahsubu ile bakiye 107,41 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, 4-)Davacı tarafından yatırılan 131,67 TL harcın (başvurma+peşin) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 5-)Kabul edilen miktar yönünden, davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, AAÜT’nin 13/2. maddesi gereğince 3.500,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 6-)Reddedilen miktar yönünden, davalı … Sigorta Anonim Şirketi kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, AAÜT’nin 13/3. maddesi gereğince gereken 2.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı … Sigorta Anonim Şirketi’ne verilmesine, 7-)Davacı tarafından yapılan 131,67 TL ilk gider, 700-TL bilirkişi ücreti, 503,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.335,17 TL yargılama giderinden, -davanın kabul ve ret oranı itibarıyla- 718,94 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, 8-)HMK.’nın 333. maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN: 1-)Davalı … Sigorta AŞ tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından iadesine, 2-)İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan 98,10 TL istinaf başvuru harcının davacıdan tahsili ile davalı … Sigorta AŞ’ye verilmesine, 3-)İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-)İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.22/04/2021