Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/2044 E. 2021/892 K. 04.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/2044
KARAR NO : 2021/892
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/12/2017
NUMARASI : 2014/808 (E) 2017/1259 (K)
DAVANIN KONUSU: Trafik kazasından kaynaklanan hasar tazminatı
KARAR TARİHİ: 04/06/2021
Yukarıda yazılı İlk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi hasar tazminatı istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince; “davanın kısmen kabulü ile; 10.800,00 TL hasar tazminatının davalı … yönünden 28/09/2012 , davalı … yönünden 18/10/2012 tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek avans faizi ile ve davalı … şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafın fazlaya ilişkin 7.200,00 TL’lik istemin reddine” karar verilmiştir.Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davalı … vekili dilekçesinde özetle; hukuka aykırı kusur tespitini içeren bilirkişi raporunun hükme esas alınamayacağını; kusur tespitinde tanık anlatımlarının dikkate alınmadığını; kusur ve hesap yönünden haksız ve hukuka aykırı bilirkişi raporlarının hükme esas alındığını; hükmedilen faiz türünün yasaya aykırı olduğunu; davanın açılmasına neden olmayan müvekkilinin yargılama masrafları ve giderlerinden sorumlu tutulamayacağını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 355’inci maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Mahkemenin hükmüne esas aldığı bilirkişiler tarafından düzenlenen 28/01/2016 tarihli raporda davalı sürücü … yönetimindeki … plakalı araç ile davacıya ait … plakalı aracın kaza sırasındaki konumları ve sürücülerinin davranışları irdelenerek, davalı sürücünün ve … plakalı araç sürücüsü dava dışı …’ın olayın meydana gelmesindeki kusur oranlarının yasal dayanaklarıyla birlikte, eylemler ile sonuç arasındaki nedensellik bağını ortaya koyacak biçimde, dosya kapsamından anlaşılan oluşa, bilimsel ölçütlere, usul ve kanuna uygun olarak saptanması; bilirkişiler tarafından düzenlenen 28/01/2016 ve 27/10/2017 tarihli raporlarda da rizikonun gerçekleşmesi nedeniyle zarar gören otomobilin onarım maliyetinin, dosyaya eklenen ekspertiz raporu ve kolluk tarafından düzenlenen Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağı içeriğinden anlaşılan somut olgu ve ölçütlere dayalı biçimde belirlendiği gibi onarım bedellerinin piyasa rayiçlerinde olduğu, aracın kaza tarihindeki hasarsız emsalleriyle uğramış olduğu hasar ve sonrasındaki onarımının ardından satılması durumunda 2’nci el satış takribi bedelindeki düşüş yani değer kaybı ile hasarlı durumdaki satış bedelinin piyasa koşullarına uygun biçimde belirlendiğinin anlaşılması karşısında, HMK’nin 279’uncu maddesine uygun düzenlenen ve dosya kapsamına uygun somut olgu ve ölçütlere dayanan, yeterli gerekçeyi de taşıyan bilirkişilerin raporlarının hükme esas alınmasında hukuka aykırılık bulunmadığından davalı … vekilinin bu konulara yönelen istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir.Olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla zarar gören, haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir. Diğer yandan davacı ile davalı … şirketinin tacir oldukları gözetildiğinde ticari faize hükmolunması doğru olduğu gibi haksız eylem tarihi itibarıyla temerrüde düşmüş kabul edilen davalı …’in yargılama giderlerinden sorumlu tutulmasında isabetsizlik bulunmadığından adı geçen davalı vekilinin bu konulara yönelen istinaf başvurusu da yerinde değildir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:1-Davalı … vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1-b/1’inci maddesi gereğince esastan reddine,2-Harçlar Kanununa göre alınması gereken 737,74 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 184,44 TL karar ve ilam harcı mahsup edilerek bakiye 553,30 TL karar ve ilam harcının davalı …’den tahsil edilerek Hazineye verilmesine,3-Davalı … tarafından istinaf başvurusu nedeniyle sarfettiği yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nin 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 04/06/2021