Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/1862 E. 2021/533 K. 08.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/1862
KARAR NO: 2021/533
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/03/2018
NUMARASI: 2017/403 (E) 2018/298 (K)
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
KARAR TARİHİ: 08/04/2021
Taraflar arasında görülen davada verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmakla; re’sen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ilk derece mahkemesinde ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dilekçesinde özetle; 09/12/2015 tarihinde, davalı tarafından trafik sigortasıyla teminat altına alınan … plakalı aracın, dava dışı …’a ait … plaka sayılı araca çarparak maddi hasarlı trafik kazasına sebebiyet verdiğini ve müvekkili tarafından araçta meydana gelen değer kaybı alacağının temlik alındığını belirterek şimdilik 654,00 TL değer kaybı ve ekspertiz masrafından oluşan tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesi talebinde bulunmuştur. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, değer kaybı nedeniyle 4.363,43 TL ödeyerek sorumluluklarını yerine getirdiklerini belirterek davanın reddini talep etmiştir.İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, yapılan ödemenin değer kaybına ilişkin ödeme olduğu hususunda bir ispat ortaya konulamadığından tespit edilen 7.215,00 TL değer kaybının faiziyle birlikte davalı taraftan tahsiline karar verilmiştir.Karara karşı davalı vekili tarafından 12/07/2016 tarihinde 4.363,43 TL değer kaybı ödemesi yaparak sorumluluklarının kalmadığını, ayrıca hasar ödemesi de yaptıklarını, kusurun tamamının müvekkil şirket sigortalısına izafesinin doğru olmadığını, değer kaybı hesabının Yargıtay içtihatlarına uymadığını belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur.Dava, trafik kazasından kaynaklı temlik alınan değer kaybı tazminatı istemine ilişkindir. Dosyada mübrez 29/01/2018 tarihli rapor ve 26/02/2018 tarihli raporunda, … plaka sayılı aracın sürücüsü …’ın tali yoldan gelerek ana yoldan gelen araca geçiş hakkını vermemiş olması nedeniyle davalı araç sürücüsüne tam kusur izafe edildiği, değer kaybına ilişkin değerlendirmenin de 01/06/2015 tarihli genel şartlarda öngörülen hesaplama yöntemiyle yapıldığı, bilirkişi rapor ve ek raporun bu haliyle oluş, usul ve yasaya uygun, hüküm vermek bakımından yeterli bulunduğu görülmektedir. Bu yöne ilişkin istinaf itirazlarında isabet yoktur. Ne var ki, davalı tarafından …’a yapılan 4.363,43 TL ödemenin hasara ilişkin mi yoksa değer kaybına ilişkin mi olduğu hususunda araştırma yapılmadan karar verilmiş olması doğru olmamıştır. Şöyle ki, davalı tarafın ibraz ettiği hasar dosyasında, değer kaybına ilişkin alacağını temlik eden …’ın talebi doğrultusunda … plaka sayılı araç hakkında düzenlenen 09/12/2015 tarihli ekspertiz raporunda 4.522,00 TL değer kaybı hesaplaması yapılmıştır. Bununla birlikte değer kaybı oluşan araçtaki hasar miktarı ise 2.540,51 TL olarak hesaplanmıştır. Bu durumda yapılan ödeme miktarının, araçta oluşan hasar miktarıyla örtüşmediği, ödemenin bu miktarın üzerinde kaldığı görülmektedir. O halde, … plaka sayılı aracın kasko sigortacısı olan … Sigorta’dan (07/12/2015 tarihli kaza nedeniyle oluşan hasarla karıştırılmamak kaydıyla) 09/12/2015 tarihli kaza nedeniyle sigortalısına hasar ödemesi yapılıp yapılmadığı sorulup, hasar ödemesi yapılmış ise davalı … tarafından …’a yapılan ödemenin, değer kaybına ilişkin olduğunun kabul edilmesi, aksi durumda ise yani ödeme yapılmamış ise ödemenin ilk önce hasar bedeline mahsup edilmesi, kalan kısmın ise değer kaybına mahsup edilmesi gerektiği hususlarının değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi amacıyla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan gerekçe ile;1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, 3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın KARARI VEREN MAHKEMEYE GÖNDERİLMESİNE, 4-Peşin yatırılan istinaf karar ve ilam harcının istinaf kanun yoluna başvurana iadesine, 5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, Dair, 6100 sayılı HMK’nun 7251/39 md. ile değişik 362/1-g maddesi gereğince her iki taraf yönünden KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliğiyle karar verildi. 08/04/2021