Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/1803 E. 2021/631 K. 20.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO : 2019/1803
KARAR NO : 2021/631
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/09/2017
NUMARASI: 2016/190 (E) – 2017/725 (K)
DAVANIN KONU: Trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı
KARAR TARİHİ: 20/04/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; sürücüsü dava dışı … sevk ve idaresindeki… plaka sayılı motosikletin seyir halinde iken yolun karşısına geçmeye çalışan davacının desteği … çarparak ölümüne neden olduğunu belirterek, belirsiz alacak davası niteliğinde 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından 21/05/2008 günü 8.822,00 TL tazminat ödenen davacının Adıyaman …’üncü Noterliğinin … yevmiye numaralı ibranamesi ile müvekkilini ibra ettiğini, 2 yıllık hak düşürücü süreninde geçtiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.İlk derece mahkemesince: “Davanın kabulü ile, 1.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine” karar verilmiştir.Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili dilekçesinde özetle; ödeme tarihinden itibaren iki yıl içinde dava açılmaması nedeniyle hak düşürücü süre dolduğundan öncelikle ve başkaca hiçbir araştırma ve değerlendirmeye gerek olmaksızın, davalı hak düşürücü süre sebebiyle reddine karar verilmesi gerektiğini; bilirkişi tarafından belirlenen kusur oranı bakımından hesap raporununda herhangi bir ayrım yapılmamasının hatalı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.İlk derece mahkemesince 26/04/2018 gün ve 2016/190 (E) 2017/725 (K) sayılı ek kararla, kararın kesin olduğu gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 346’ıncı maddesi uyarınca istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili dilekçesinde özetle; bilirkişi raporuyla belirlenen miktara ve davacının kısmi dava açmış olmasına göre ilk derece mahkemesince verilen kararın kesin olmadığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak istinaf başvurusunun incelenmesini talep etmiştir.Davacı vekilinin trafik kazasında kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatının, davanın açıldığı tarihte alacağın miktarının veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenmesine olanak bulunmadığından HMK’nin 107’nci maddesi uyarınca belirsiz alacak davası niteliğinde açması, dava değerinin ise yalnızca ödenecek harcın belirlenmesi bakımından 1.000,00 TL olarak belirtilmesi, tahkikat aşamasında alınan bilirkişi raporunda ise destekten yoksun kalma tazminatı tutarının 81.047,05 TL olarak belirlendiğinin anlaşılması karşısında; ilk derece mahkemesince verilen ve kesin olmayan 15/09/2017 gün ve 2016/190 (E), 2017/725 (K) sayılı kararın HMK’nin 341/1-b/3 maddesi uyarınca istinaf kanun yolu kapsamında incelenebilecek nitelikte olduğundan, istinaf dilekçesinin reddine ilişkin 26/04/2018 gün ve 2016/190 (E) 2017/725 (K) sayılı ek kararın kaldırılmasına karar verilerek HMK’nin 355’inci maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.Davalı … tarafında dosyaya gönderilen hasar dosyası içinde yer alan “Adıyaman 4’üncü Noterliğinde” düzenlenen 21/05/2008 gün ve … yevmiye numaralı “Makbuz ve İbraname” başlıklı belgenin incelenmesinde, destek alacaklısı davacı …’in destek …’in ölümü nedeniyle 7.823,00 TL tazminatı davalı … Hesabından Nakden ve defaten aldığını, işbu tazminatı almakla kendilerini ve zimmetini kesin ve dönüşümsüz ibra ettiğini, kendilerinden 22/01/2008 tarihinde meydana gelen kaza ile ilgili başkaca bir alacağının kalmadığını beyan ettiği anlaşılmıştır.2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun (KTK) 111’inci maddesinin 2’nci fıkrası uyarınca, tazminat miktarlarına ilişkin olup da,yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde iptal edilebilir. Somut uyuşmazlık yukarıda yapılan açıklamalar ışığında değerlendirildiğinde, davalı … tarafından, 22/01/2008 tarihinde meydana gelen kazada desteğin ölümü nedeniyle, destek alacaklısı davacıya 7.823,00 TL ödendiği ve destek alacaklısı davacının davalı … Hesabını ibra ettiği, eldeki davanın ise 2918 sayılı KTK’nin 111/2’nci maddesinde öngörülen iki yılık hak düşürücü süre geçtikten sonra 22/02/2016 gün açtığının anlaşılması karşısında davanın hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi yerinde görülmemiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :A- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, yukarıdaesas ve karar numarası belirtilen ilk derece mahkemesi kararının, HMK’nin 353/1-b/2’nci maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, Buna göre:1-Davacı … tarafından, davalı … Hesabına karşı belirsiz alacak davası niteliğinde açılan destekten yoksun kalma tazminatı davasının, 2918 sayılı KTK’nin 111/2’nci maddesinde öngörülen hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle reddine,2-Harçlar Kanununa göre alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 29,20 TL karar ve ilam harcından mahsubu ile bakiye 30,10 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,3-Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderlerini üzerinde bırakılmasına, 4-Dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2’nci maddesi uyarınca belirlenen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek, kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine, 5-Artan gider avansının HMK’nin 333’üncü madde uyarınca ilk derece mahkemesince kendiliğinden yatıran tarafa geri verilmesine, B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN ;1-Davalı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar ve ilam harçlarının, istem halinde ilk derece mahkemesi tarafından yatıran tarafa iadesine,2-İstinaf kanun yolu aşamasında davacı tarafından sarf edilen 196,20 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı ile 77,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 273,20TL yargılama giderinin davacıdan tahsil edilerek, davalıya verilmesine, 3-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,4-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, 5-İcranın geri bırakılması talebi kapsamında davalı … tarafından yatırılan teminat mektubunun İİK m.36/5 uyarınca iadesine,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nin 361’inci maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde, dairemize ya da bulunulan yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilecek dilekçeyle Yargıtayda temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.20/04/2021