Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/1770 E. 2020/3955 K. 06.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/1770
KARAR NO: 2020/3955
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/06/2017
NUMARASI: 2016/347 Esas – 2017/566 Karar
DAVANIN KONUSU: Sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak
KARAR TARİHİ: 06/10/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın 08/01/2015 tarihinde hasarlanması sebebiyle hasar dosyası açıldığını, sigortalı araç üzerinden rehin şerhi olmasına rağmen aracın onarımının yapılarak toplam 38.522,25 TL ödeme yapıldığını, daha sonra yapılan araştırma neticesinde aracın onarımı için gönderilen 33.791,25 TL tutarındaki parçaların onarım amacıyla kullanılmadığını, var olmayan bir hizmetin fatura edilmesinin söz konusu olduğu tespit edildiğinden toplam 38.522,25 TL alacağın davalılardan sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi yargılama gideri ve avukatlık ücreti ile birlikte müştereken ve mütesilselen tahisiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin oto tamircisi olduğunu, dava konusu araç hasarı nedeniyle işyerine getirildiğini, sadece işçilik ücretinin sigortadan tahsil ettiğini, davacı sigorta şirketi eksperinin, aracın mevcut hali ile müvekkilinin iş yerinde tespitini yaparak hasar raporu düzenlediğini, müvekkilinin araç üzerinde rehin olup olmadığını araştırma durumunun olmadığını, davacının daini mürtehinden onay almadan araç sahibi sigortalıya ödeme yapmasının kendi kusuru olduğunu, olayla ilgisi olmayan müvekkiline sorumluluk yükleme gayretinin doğru olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini beyan etmiştir. İlk derece mahkemesi davanın reddine karar vermiş, davacı … Sigorta Şirketi vekili ile davalı … vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı … Sigorta Şirketi vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalılara yapılan ödemenin dayanağının olmadığını, rehin alacaklısı bankaya da tekrar ödeme yapmak mecburiyetinde oldukları için davalıların sebepsiz zenginleştiklerini beyanla, kararın kaldırılmasını istemiştir. Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili için vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına dair kararın kaldırılmasını ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (AAÜT) uyarınca 4.554,78 TL nispi vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, sebepsiz zenginleşme hukuki sebebine dayalı alacak istemine ilişkindir. Davacı sigorta şirketi, davalı … AŞ’nin maliki, diğer davalı …’ın onarımını yaptığı araca kasko sigorta poliçesi kapsamında kendisine sunulan onarım faturaları gereğince ödemede bulunduğunu, daha sonra aracın rehin hakkı sahibi dava dışı bankaya da ödeme yapmak zorunda kaldığını beyanla kasko sigorta poliçesi sebebiyle davalı araç maliki ve davalı …’dan sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iade talebinde bulunmuş, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesi üzerine davacı vekili ve davalı … vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı vekilinin ileri sürdüğü istinaf sebeplerinin incelenmesinde; davacı sigorta şirketi … numaralı 14/08/2013/2014 vade tarihli poliçesinde rehinli alacaklı olarak … Bankası Gebze Küçük Sanayi Şubesi yazmasına rağmen basiretli bir tacirden beklenmeyecek şekilde davalı araç malikine ödeme yapmıştır. Ödenen bedelin ilk derece mahkemesi kararında da belirtildiği gibi, olaya uygun ve poliçe limitleri içerisinde olduğunu ve buna yönelik bir istinaf itirazı da bulunmadığından, rizikonun doğması ile davacı sigorta şirketi borçlu duruma gelmiştir. Sigorta poliçesinde dava dışı bankanın rehinli alacağı olduğunu kabul eden davacı sigorta şirketinin basiretli tacirden beklenmeyecek biçimde ödemesi karşısında sigortalısına rücu edemeyeceğinin düşünülmesi gerekir. Bu durumda mahkemece davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık yoktur. İstinaf başvuru dilekçesinde lehlerine vekâlet ücretine hükmolunmadığını belirten davalı … vekili, katılmadığı son duruşmadan önce beyan dilekçesiyle birlikte vekâletnamesini de sunmuştur. Vekâlet ücretine hak kazanmak duruşmaya iştirak etme şartına bağlanamayacağından, davalı vekilinin bu yöndeki istinaf talebinin kabulü ile hükmün vekâlet ücreti yönünden düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, B- Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre: 1-Davanın REDDİNE, 2-Karar tarihinde yürürlükte olan Harçlar Kanunu’na göre alınması gerekli 31,40 TL karar ilam harcının dava açılırken yatırılan 657,87 TL peşin harçtan mahsubu ile 626,47 TL bakiye harcın davacıya iadesine, 3-Davalı …, kendisini vekille temsil ettirdiği için AAÜT gereğince 4.554,78 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak, davalı …’a verilmesine, 4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 5-HMK’nın 120. maddesi gereğince davacı tarafça yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının, karar kesinleştikten sonra HMK’nın 333. maddesi gereğince davacı tarafa ya da ahzu kabza yetkili vekillerine iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN 1-Davalı … tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından iadesine, 2-İstinaf aşamasında davalı … tarafından yatırılan 85,70 TL istinaf başvuru harcının davacıdan tahsili ile davalı …’a verilmesine,3- Harçlar Yasasına göre alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcından, peşin yatırılan 31,40 TL karar ve ilam harcını mahsup edilerek, bakiye 23,00 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.06/10/2020