Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/1639 E. 2021/173 K. 09.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/1639
KARAR NO : 2021/173
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/12/2017
NUMARASI: 2015/702 (E) 2017/1041 (K)
DAVANIN KONUSU: Trafik kazası nedeniyle Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısı davacının ödediği destekten yoksun kalma tazminatının rücuen tahsiline yönelik icra takibine itirazın iptali
KARAR TARİHİ: 09/02/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müteveffa … mirasçıları davalılar … ile … tarafından müvekkili … AŞ aleyhine açılan İstanbul 13’üncü Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/479 (E) sayılı destekten yoksun kalma tazminatı davasında verilen ve Yargıtay’ın hükmü onamasının ardından kesinleşen karar nedeniyle ilamın takibe konulduğu İstanbul …’uncu İcra Müdürlüğünün … (E) sayılı dosyasına müvekkili şirket tarafından 12/08/2013 günü 143.467,00 TL ödendiğini, Mahkeme kararında müşterek sorumluluğa hükmedilmesi nedeniyle müvekkili şirket tarafından kusur oranı çerçevesinde diğer davalılar … Sanayi ve Ticaret AŞ ile … Sanayi ve Ticaret AŞ’ye rücu yazısı gönderilmesinin ardından adı geçen şirketlerin de davalılar … ile … 175.713,73 TL ödediklerinin ortaya çıktığını, bu nedenle ilgili şirketlerin kusuruna isabet eden 56.186,80 TL’nin ödenmesi için başlatılan icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Sanayi ve Ticaret AŞ ile … Sanayi ve Ticaret AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketlerden … Sanayi ve Ticaret AŞ’nin sorumluluğu oranında, diğer müvekkili şirket … Sanayi ve Ticaret AŞ’nin ise müteselsil sorumlu olması nedeniyle tazminatın ödenmek zorunda kalındığını, mükerrer rücuen tazminat talep edilmesinin yasal dayanağının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; görevli ve yetkili mahkemenin Büyükçekemece Asliye Hukuk Mahkemesi olduğun, açılan davanın kesin hüküm nedeniyle reddi gerektiğini, sigorta şirketinin meydana gelen ölüm sebebiyle, müteveffanın kusuru olsa dahi destekten yoksun kalma tazminatının tamamından nihai olarak sorumlu olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince: “Davanın davalılar … Sanayi ve Ticaret AŞ ile … Sanayi ve Ticaret AŞ yönünden reddine, davanın davalı … yönünden kabulü ile, İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına davalı …’nın yapmış olduğu itirazın iptali bu kişi yönünden takibin aynen devamına, alacağın likit olmaması nedeniyle icra inkar tazminatı talebinin reddine” karar verilmiştir. Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle kesin hüküm dava şartına uyulmadığını, İstanbul …’uncu İcra Müdürlüğünün takip dosyasında …’ya velayeten … ve …’ya takip yapılmasına rağmen sadece … hakkında karar verildiğini, Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı çevresi dışındaki İstanbul …’uncu İcra Müdürlüğünün takip dosyası hakkında karar vermesinin dava şartına aykırı olduğunu, İstanbul 4’üncü Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkisizlik kararı kapsamında yargılama giderlerinin hükmolunması gerektiğini, yerel mahkemece davanın esasına davalılar arasındaki işçi-işveren ilişkisi trafik iş kazası olduğuna vakıf olunmadan davada izlenen yol ve yöntemde hataya düşüldüğünü belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Katılma suretiyle istinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili dilekçesinde özetle; davalı …’nın aynı tazminatı mükerrer aldığının ve sebepsiz zenginleştiğinin ortaya çıktığını, davalılar … Sanayi ve Ticaret AŞ ile … Sanayi ve Ticaret AŞ’nin kusur oranında müvekkili şirkete tazminat ödeme yükümlülüğü bulunduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 355’inci maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, trafik kazası nedeniyle Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısı davacının ödediği destekten yoksun kalma tazminatının rücuen tahsili istemine ilişkindir. Yargıtay 17’inci Hukuk Dairesinin 24/06/2013 gün ve 2012/11444 (E) – 2013/9852 (K) sayılı kararıyla onanarak kesinleşen İstanbul 13’üncü Asliye Hukuk Mahkemesinin 08/05/2012 gün ve 2010/479 (E) – 2012/169 (K) sayılı kararıyla … için 72.999,77 TL, … için 4.881,34 TL’nin davacı … AŞ’den tahsiline karar verilmesi üzerine, davacı … AŞ’nin anılan ilamın takibe konulduğu İstanbul …’inci İcra Dairesinin … (E) sayılı dosyasına 12/08/2013 günü 140.467,00 TL ödediği, Yargıtay 21’inci Hukuk Dairesinin 25/03/2013 gün ve 2012/20023 (E) – 2013/5531 (K) sayılı kararıyla düzeltilerek onanmasına karar verilmesi suretiyle kesinleşen Bakırköy 11’inci İş Mahkemesinin 19/07/2012 gün ve 2008/915 (E) – 2012/323 (K) sayılı kararıyla; … için 30.000,00 TL manevi tazminatın, … için 15.000,00 TL manevi tazminatın, … için 15.000,00 TL manevi tazminatın, … için 7.500,00 TL manevi tazminatın, … için 7.500,00 TL manevi tazminatın … için 55.688,53 TL, … için 1.665,57 TL davalılar … Sanayi ve Ticaret AŞ, … Sanayi ve Ticaret AŞ, … müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi üzerine, anılan ilamın takibe konulduğu İstanbul …’üncü İcra Dairesinin … (E) sayılı takip dosyasına davalı … Sanayi ve Ticaret AŞ vekili tarafından 01/10/2012 günü 175.714,00 TL parayı ödediği, davacı … AŞ’nin mükerrer tahsil edildiğini ileri sürdüğü 56.186,80 TL’nin tahsili için İstanbul 19’uncu İcra Dairesinin 2013/24939 (E) sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine başladığı, davalılar …, …. ve dava dışı … vekili ile … Sanayi ve Ticaret AŞ ve … Sanayi ve Ticaret AŞ vekilinin 29/11/2013 günü borca itiraz etmeleri üzerine takibin durduğu, davacı … AŞ vekilinin ise 2004 sayılı İcra İflas Kanununun (İİK) 67’nci maddesinin 1’inci fıkrasında öngörülen 1 yıllık süre içerisinde 26/05/2014 günü eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (TBK) 61’inci maddesi uyarınca, birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır. Aynı Kanunun 62’inci maddesine göre, tazminatın aynı zarardan sorumlu müteselsil borçlular arasında paylaştırılmasında, bütün durum ve koşullar, özellikle onlardan her birine yüklenebilecek kusurun ağırlığı ve yarattıkları tehlikenin yoğunluğu göz önünde tutulur. Tazminatın kendi payına düşeninden fazlasını ödeyen kişi, bu fazla ödemesi için, diğer müteselsil sorumlulara karşı rücu hakkına sahip ve zarar görenin haklarına halef olur. Somut uyuşmazlık, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ışığında değerlendirildiğinde, davalılar … Ticaret AŞ, … Sanayi ve Ticaret AŞ’nin meydana gelen olay nedeniyle davalılar …, … ve dava dışı …’ya ödemekle yükümlü oldukları destekten yoksun kalma tazminatını ödedikleri, böylece sorumluluklarının sona erdiğinin anlaşılması karşısında; davalılar … Sanayi ve Ticaret AŞ ve … Sanayi ve Ticaret AŞ’ye yönelik davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından, davacı … AŞ vekilinin bu yöne ilişkin istinaf talebi yerinde görülmemiştir. İstanbul 13’üncü Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/479 (E) – 2012/169 (K) sayılı davasının, istinaf kanun yolu incelemesine konu Bakırköy 6’ncı Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/702 (E) sayılı davasıyla taraflarının, konusunun ve sebebinin farklı olması nedeniyle kesin hüküm oluşturmayacağından; İİK’nin 67’nci maddesinde öngörülen itirazın iptali davasında mutlak yetki koşulunun bulunmadığından; usule ilişkin nihai kararla davanın esası hakkında herhangi bir karar verilmediği karar verilmediği gözetildiğinde, HMK’nin 326, 331/2 ile 332’inci maddeleri birlikte değerlendirildiğinde henüz yargılamayı sona erdirmeyen görevsizlik yetkisizlik veya gönderme kararları üzerine yetkili mahkeme de davaya devam edildiği hallerde uyuşmazlığın esası hakkında verilecek nihai kararda haklılık durumuna göre yargılama giderlerinin hüküm altına alınması yerinde olacağının anlaşılması karşısında, İstanbul 4’üncü Asliye Ticaret Mahkemesinin 04/05/2015 gün ve 2014/178 (E), 2015/298 (K) sayılı mahkemenin yetkisiz olması nedeniyle dava dilekçesinin yetki yönünden reddi kararına ilişkin davalı … lehine vekâlet ücretine hükmolunmamasında isabetsizlik bulunmadığından davalı … vekilinin bu konulara yönelen istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir. (Aynı yönde Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 28/02/2019 gün ve 2017/2 -3004 (E) – 2019/217 (K) sayılı karar) İstanbul 13’üncü Asliye Hukuk Mahkemesinin 08/05/2012 gün ve 2010/479 (E) – 2012/169 (K) sayılı kararıyla … için hükmolunan 72.999,77 TL, … için hükmolunan 4.881,34 TL olmak üzere toplam 77.881,11 TL tazminatın, davacı … AŞ’den İstanbul …’inci İcra Dairesinin … (E) sayılı takip dosyasıyla davalı …’nın kendi adına asaleten, oğlu …’ya velayeten tahsil edildiğinin, davacı … AŞ’nin 56.186,80 TL’nin tahsili için İstanbul …’uncu İcra Dairesinin … (E) sayılı dosyasıyla davalılar … ve …’ya yönelik ilamsız icra takibine başladığının ve davalı … yönünden de itirazın iptali davası açtığının anlaşılması karşısında, davalılar … ve … yönünden itirazın iptaline karar verilmesi gerekirken, yalnız davalı … yönünden itirazın iptaline karar verilmesi isabetli değildir. Bu itibarla davalılar … ve … vekilinin bu konuya yönelik istinaf nedeni yerindedir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :A-Davacı … AŞ vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1-b/1’inci maddesi gereğince esastan reddine,B-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, yukarıda esas ve karar numarası belirtilen ilk derece mahkemesi kararının, HMK’nin 353/1-b/2’nci maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, Buna göre:1-Davacı … AŞ vekilinin, davalılar …Sanayi ve Ticaret AŞ ve … Sanayi ve Ticaret AŞ’ye karşı açtığı itirazın iptali davasının reddine,2-Davacı … AŞ vekilinin, davalılar … ve … karşı açtığı itirazın iptali davasının kabulüne, davalılar … ve …’nın İstanbul …’uncu İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yaptıkları itirazın itirazın iptali ile takibin davalılar … ve … yönünden devamına, 3-Alacak miktarının önceden belirlenebilir nitelik taşımadığı, böylece İİK’nin 67’nci maddesinin, 2’nci fıkrasında öngörülen koşulların oluşmadığı anlaşıldığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine, 4-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 3.838,12 TL karar harcından, peşin ödenen 678,65 TL karar ve ilam harcı ile icra veznesine yatırılan 280,90 TL harcın mahsup edilerek, bakiye 2.878,57 TL karar ve ilam harcının davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına, 5-Davacı tarafından ödenen başvurma harcı 25,20 TL, peşin karar ve ilam harcı 678,65 TL olmak üzere toplam 703,85 TL harcın, davalılar … ve … müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek, davacıya verilmesine,6-Davacı tarafından sarfedilen 748,00 TL yargılama giderinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek, davacıya verilmesine,7-Davalılar … ve … tarafından sarfedilen yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,8-İlk derece mahkemesinin hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 6.530,55 TL vekâlet ücretinin, davacı … AŞ’den tahsil edilerek, kendilerini vekille temsil ettiren davalıar …Sanayi ve Ticaret AŞ ve … Sanayi ve Ticaret AŞ’ye verilmesine,9-İlk derece mahkemesinin hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 6.530,55 TL vekâlet ücretinin, davalılar … ile …’dan tahsil edilerek, kendisini vekille temsil ettiren davacı … AŞ’ye verilmesine,10-Davacı ve davalı … tarafından dosyaya yatırılan gider avansından artan miktarın kararın kesinleşmesinin ardından, HMK’nin 333’üncü maddesi uyarınca ilk derece mahkemesince kendiliğinden yatıran tarafa geri verilmesine,B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN ;1-Davalı … tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar ve ilam harcının, istem halinde ilk derece mahkemesi tarafından geri verilmesine,2-İstinaf kanun yolu aşamasında davalı … tarafından sarf edilen 98,10 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı ile 14,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 112,10 TL yargılama giderinin, davacıdan tahsil edilerek, davalı …’ya verilmesine, 3-Davacı … AŞ tarafından istinaf kanun yolu incelemesi için sarfedilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının, davacı tarafından peşin yatırılan 959,53 TL karar ve ilam harcından mahsubu ile bakiye 900,23 TL harcın istem halinde davacı … AŞ’ye geri verilmesine,5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,6-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran taraflara iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nin 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 09/02/2021