Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/1638 E. 2020/4447 K. 23.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/1638
KARAR NO: 2020/4447
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/01/2018
NUMARASI: 2014/293 Esas- 2018/24 Karar
DAVANIN KONUSU: Trafik kazası nedeniyle araç değer kaybından kaynaklanan itirazın iptali
KARAR TARİHİ: 23/12/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … AŞ nezdinde sigortalı, … Ltd. şirketi adına kayıtlı … idaresindeki … plakalı aracın, 06.05.2013 tarihinde müvekkili adına kayıtlı … plakalı araca asli ve tamamen kusurlu olarak çarpması neticesinde trafik kazasının meydana geldiğini, kaza neticesinde araçta 10.660,00 TL değer kaybı ve aracın tamir süresi boyunca 1.250,00 TL kazanç kaybı meydana geldiğini, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasıyla yürütülen icra takibine haksız ve mesnetsiz olarak itiraz edildiğini, haksız yapılan itirazın iptaline %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı … AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; değer kaybı zararının dolaylı olması sebebiyle poliçe teminatına dahil olmadığını, sigortalı araç sürücüsünün olayın meydana gelmesinde kusurlu olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, değer kaybı tespiti için aracın modeli, yaşı, kilometresi, kullanım şekli, yetkili serviste orijinal parçalarla onarılıp onanlmadığı, oluşan hasarın orijinalliği etkileyip etkilemediği, daha önce uğramış olduğu hasarların dikkate alınması gerektiği vb. bir çok kriterin, konusunda uzman, ehil ve tarafsız bilirkişiler tarafından detaylı ve teknik inceleme yapılması gerektiğini, araçların satış fiyatların belirli kesin bir fiyat olarak değil ancak bir aralık içinde belirlenmesini, talep edilen tazminatın fahiş olduğu ve uğranılan gerçek zararın tespit edilmesi ve zarara uğradığını iddia eden taraf tarafından ispat edilmesi gerektiğini, dava tarihinden itibaren yasal faız istenebileceğini beyanla, davanın reddini savunmuştur. Davalı … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının taleplerinin maddi ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, bahsedilen zararın meydana gelmediğini, ticari araçların zaten yoğun kullanımlarından dolayı zaman içinde ciddi değer kaybına uğradığını, talep edilen tutarların fahiş olduğunu ve bilirkişi heyet raporu alınması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; “davanın kısmen kabulüne, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı ilamsız icra takibine davalı … tarafından yöneltilmiş olan itirazın 8.200,00-TL’lik kısmının iptaline, davalılar … ve … tarafından yöneltilmiş itirazın 9.450,00-TL Asıl Alacak ve 76,28-TL İşlemiş Faiz olmak üzere toplam 9.526,78-TL’lik kısmının iptali ile takibin davalılar bakımından belirlenen meblağlar üzerinden devamına, fazlaya dair talebin reddine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … AŞ vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı … AŞ vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince bilirkişi raporları arasındaki çelişki giderilmeden karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda değer kaybına ilişkin hesaplamaların TSREB ve Hazine Müşteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü nezdinde yapılan çalışmalar değerlendirilmeksizin yapıldığını ileri sürerek kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, trafik kazasıdan kaynaklanan değer kaybı ve kazanç kaybı tazminatına ilişkindir. Somut uyuşmazlıkta, 06/05/2013 tarihinde davacı adına kayıtlı … plakalı araca, davalıların sürücüsü ve işleteni, ZMSS sigortacısı olduğu … plakalı aracın tam kusurlu olarak çarpması neticesinde davacıya ait aracın hasarlanması sebebiyle, değer kaybı tazminatı talebinde bulunmuş olup mahkemece kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dairemizce de benimsenen Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin süregelen uygulamalarına göre değer kaybının belirlenmesi hususunda esas alınan, aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş ikinci el piyasa değeri ile kazadan sonra onarılmış haldeki ikinci el piyasa değeri arasındaki farktır. Bu bağlamda mahkemece hükme esas alınan ve bilirkişi … tarafından düzenlenen (tarih içermeyen) raporun yukarıda ifade edilen kriterlere uygun olduğu, bilirkişi tarafından aracın kaza öncesi ve kazadan sonra onarılmış haldeki piyasa rayicinin belirlenip aradaki fark kadar değer kaybının oluştuğuna ilişkin değerlendirmesinin ve yaptığı hesaplamanın dosya içeriği ile yargısal uygulamalara uygun olduğu sonucuna varılarak davalı … AŞ vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı … AŞ vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 650,77 TL harçtan peşin alınan 104,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 546,77 TL harcın davalı … AŞ’den tahsili ile Hazineye irat kaydına, 3-Davalı … AŞ’nin istinaf başvurusu nedeniyle yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.23/12/2020