Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/1554 E. 2021/217 K. 16.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/1554
KARAR NO: 2021/217
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/12/2017
NUMARASI: 2013/357 (E) – 2017/1215 (K)
DAVANIN KONUSU: Trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarar tazminatı
KARAR TARİHİ: 16/02/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 11.11.2010 tarihinde dava dışı …ün yönetimindeki motosikletle yürekli …’a çarparak yaralanmasına neden olduğunu, kaza nedeniyle hastanede yatarak tedavi gören müvekkilinin hayatı boyunca uğradığı bedensel zafiyeti nedeniyle, aynı işi yapan kişilere kıyasla normal vücut faaliyetlerin yerine getirilmesinde daha fazla efor sarf edeceğini ve bu nedenle çalışma gücünde bir kaybın olduğunu, …’ün sevk ve idaresindeki motosikletin karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesinin olmaması nedeniyle … yönetmeliği gereğince davanın …na karşı açıldığını belirterek, fazlaya dair talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla 5.00,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini talep ettiklerini, zamanaşımı nedeniyle davanın reddi gerektiğini, plakası belirtilmeyen motosikletin tescilsiz ve plakasız olduğunun kuvvetle muhtemel olduğunu davanın kazaya karıştığı açıklanan sürücü …’e ihbar edilmesini talep ettiklerini, davacının müterafik kusurunun tespit edilmesi gerektiğini, kalıcı sakatlık oranının Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi raporuyla belirlenmesini, talep edilen faiz başlangıç ve türünü asla kabul edilmediğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Adana 5’inci Asliye Ticaret Mahkemesi 10.9.2013 gün ve 2013/39 (E) – 2013/11 (K) sayılı kararıyla; dava dilekçesinin yetkisizlik nedeniyle reddine, talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesine karar vermiştir.İlk derece mahkemesince; Sigortacılık Kanunu’nun “…” başlıklı 14.maddesinin 2/b fıkrası ve … Yönetmeliği’nin 9/b addesi gereğince; kaza tarihinde sigortalı olan … plakalı motosiklet sürücüsü ihbar olunanın davacının kızına çarpması ve çocuğun yaralanması nedeniyle açılan davada davacının …’na davasını yöneltemeyeceği açık oyduğu gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili dilekçesinde özetle; öncelikle davanın husumetten reddine karar verilmesi gerekirken, esastan reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, 25.12.2017 tarihli dilekçesiyle HMK’nin124’üncü maddesi uyarınca davaya davalı sıfatıyla … Sigorta AŞ olarak devam edilmesini talep ettiklerini, HMK’nin 124/3-4’üncü maddesinin hükümlerinin açık olduğunu, HMK’de taraf değişikliği için süre ön görülmediğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 355’inci maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarar tazminatı istemine ilişkindir. HMK’nin 124’üncü maddesi uyarınca Kanunlarda yer alan özel hükümler saklı kalmak üzere bir davada taraf değişikliği ancak karşı tarafın rızası ile mümkündür. Ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi karşı tarafın rızası aranmaksızın hakim tarafından kabul edilir. Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hakim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir. Bu durumda hakim davanın tarafı olmaktan çıkarılan ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen kişi lehine yargılama giderlerine hükmeder. Somut uyuşmazlıkta, davacılar vekili dava dilekçesinde, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) poliçesi bulunmayan, dava dışı …’ün yönetimindeki motosikletin müvekkili …’a çarparak yaralanmasına neden olduğunu ileri sürmüştür. Nitekim getirtilen Diyarbakır 2’inci Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/458 (E) sayılı dava dosyasında bulunan aynı zamanda motosikleti kullanan dava dışı … ile tanık …’un ifadelerinde motosikletin plakası yazılı olmadığı gibi, kolluk tarafından düzenlenen olay yeri basit kroki ve görgü tespit tutanağı içeriğinde de yer almadığı anlaşılmış, dava dışı …’ün kullandığı motosikletin plakasının yargılama sırasında Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğünce, ZMSS sigortacısının ise Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi tarafından bildirilmesi üzerine dava dışı … Sigorta AŞ tarafından ZMSS poliçesi ile sigortalandığı belirlenmiştir. Bu itibarla somut uyuşmazlıkta davalı tarafın yanlış gösterilmesinin kabul edilebilir bir yanılgıya dayalı olduğu gibi, dürüstülük kuralına da aykırı olmadığının anlaşılması karşısında HMK’nin 124’üncü maddesi uyarınca taraf değişikliğinin kabul edilerek yargılamaya devam olunması ve olaşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken taraf değişikliği talebinin reddine karar verilerek yazılı biçimde hüküm kurulması doğru kabul edilmemiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile, yukarıda esas ve karar numarası belirtilen ilk derece mahkemesi kararının HMK’nin 353/1-a/6’ncı maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-İstinaf başvurusu için yatırılan karar ve ilam harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davacı vekili tarafından sarfedilen istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf talep eden tarafından istinaf aşaması için yatırılan gider avansının yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nin 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.16/02/2021