Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/1510 E. 2020/4304 K. 03.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/1510
KARAR NO : 2020/4304
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/12/2017
NUMARASI : 2016/240 (E) – 2017/1184 (K)
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 03/12/2020
Taraflar arasında görülen davada verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmakla; re’sen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ilk derece mahkemesinde ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı … sevk ve idaresindeki davalı … şirketine trafik sigortasıyla sigortalı bulunan … plaka sayılı aracın müvekkillerinin oğlu … çarpması sonucu 29/08/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle … vefat ettiğini belirterek yapılan ödemelerin mahsubundan sonra kalan destekten yoksun kalma tazminatının tahsiline karar verilmesi talebinde bulunmuştur. Davacı vekili ıslah dilekçesiyle her iki davacı bakımından davasının 12.130,41 TL üzerinden ıslah etmiştir. Davalı … vekili diğer savunmaları yanında davacılara yapılan ödeme karşılığında düzenlenen ibraname tarihinden itibaren 2 yıllık süre geçtiğinden bahisle davanın reddini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; davacı … bakımından süresi içerisinde ileri sürülen zamanaşımı savunması nedeniyle davanın reddine, davacı … bakımından ise açılan davanın kabulüyle yapılan ödemenin mahsubundan sonra kalan 6.925,65 TL destek tazminatının davalıdan faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiştir. Karara karşı davalı … tarafından sair istinaf itirazlarıyla birlikte davacı … bakımından da davanın süre nedeniyle reddi gerektiğini, zira ibranamenin düzenlendiği tarihten itibaren 2 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra eldeki davanın açıldığını belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur.Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.KTK madde 111/2 uyarınca; tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmaların yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebileceği, yasanın bu hükmünden yararlanmak için ibra belgesinin iptalinin açıkça ve ayrıca istenmesine gerek olmayıp dava sırasında bu hususun ileri sürülebileceği gibi yapıldığı tarihten itibaren iki yıl içinde hükümlerinin kabul edilmediğine ilişkin bir irade açıklamasının da yeterli olduğu, yasada belirtilen iki yıllık sürenin hak düşürücü süre olduğu ve mahkemece re’sen dikkate alınması gerektiği kabul edilmektedir. (Yargıtay 17. HD 2015/7759E. 2018/1350 K. sayılı kararı ve benzer nitelikteki kararları)Dosyada mübrez 18/05/2017 tarihli müzekkere ekindeki ibranameye göre dava konusu kazaya ilişkin 15/07/2013 tarihli ibraname karşılığında davacı …’a 15/07/2013 tarihinde 3.130,27 TL tazminat bedeli ödenmiş olduğu anlaşılmaktadır. Eldeki dava ise 01/03/2016 tarihinde açılmış bulunmaktadır.Hasar dosyası içeriğinden anlaşıldığı kadarıyla davacıların daha önceden dava konusu taleplerini Midyat 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/345 esas sayılı dosyasına konu ettikleri, davanın 13/11/2012 tarihinde açıldığı, ibranamenin ise bu tarihten sonra düzenlendiği karşısında ibraname tarihinden sonra eldeki davanın açıldığı tarihe kadar dava harici bir yolla ibranamenin kabul edilmediğine ilişkin irade beyanında bulunulduğuna dair dosya kapsamında herhangi bir bilgi ve belge bulunmamaktadır. Bu durumda eldeki davanın ibranamenin düzenlendiği tarihten itibaren KTK’nın 111. maddesinde öngörülen iki yıllık hak düşürücü sürenin dolmasından sonra açılmış olmasına göre bu davacı bakımından davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle karar verilmiş olması doğru olmamıştır. Bu itibarla davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulünün HMK 353/1-b/2. Maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında kararla aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile;A) 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/2. maddesi hükmü uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının KALDIRILMASINA,3- İstinafa başvuran tarafça yatırılan istinaf karar harcının istek halinde iadesine, 4-Davalı … tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf başvuru harcı ile 64,00 TL posta ve tebligat giderinden ibaret 162,10 TL yargılama giderinin, davacılardan alınarak davalıya verilmesine,5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,6-İstinaf talep eden tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, 7-İcranın geri bırakılması talebi kapsamında dosyaya nakit olarak yatırılan 10.942,90 TL teminatın İİK’nın 36/5 maddesi uyarınca davalıya geri verilmesine,B)1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/2 maddesi hükmü uyarınca düzelterek yeniden esas hakkında kararla; davacı … vekili tarafından açılan davanın hak düşürücü süre nedeniyle REDDİNE,2-Davacı … vekili tarafından açılan davanın hak düşürücü süre nedeniyle REDDİNE,3-Peşin alınan (dava açılış ve ıslah harcı toplamı) 69,20 TL’den alınması gereken 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 14,80 TL’nin davacılara iadesene,4-Davacı … bakımından ilk derece mahkemesince verilen hükme karşı istinaf başvurusu bulunmadığından vekalet ücretiyle ilgili ilk derece mahkemesi hükmü tekrar edilerek 1.980,00 TL vekalet ücretinin bu davacıdan alınarak davalıya verilmesine,5-Davacı … tarafından ikame edilen tazminat davasında davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden davaya konu 6.925,65 TL üzerinden Dairemizin karar tarihinde geçerli AAÜT uyarınca belirlenen 4.080,00 TL vekâlet ücretinin adı geçen davacıdan alınarak davalıya verilmesine,6-Davacılar tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerlerinde bırakılmasına,7-Artan gider avansının ilgilisine iadesine,Dair, 6100 sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince her iki taraf bakımından KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliğiyle karar verildi. 03/12/2020