Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2023/789 E. 2023/857 K. 15.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/789
KARAR NO: 2023/857
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/02/2022
NUMARASI: 2021/98 Esas – 2022/167 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 15/03/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK’ nın 352.maddesi gereğince dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin verdiği elektrik dağıtım hizmeti için gerekli altyapı bağlantılarının davalı kurumca yapılan kazı çalışması esnasında hasara uğradığını, müvekkilinin bu işlem sonucu zarara uğradığını, bu zararının olay yerinde tutulan tutanak ile belirlendiğini, davalı yanın bu zarardan sorumlu olduğunu, ancak zararı ödemediğini, bunun üzerine davalı kurum aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalının borca ve ferilerine itiraz ederek takibi durdurduğunu, arabulucuya başvurulduğunu anlaşamamaları üzerine huzurdaki davanın açılarak yapılan itirazın iptalini, takibin kaldığı yerden devamını, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacının dava konusu zararının oluşumunda müvekkili kurumun kusurunun olmadığını, müvekkili kurumun altyapıya yönelik işlemlerini yüklenici firmalara verdiğini, dava konusu kazıların bu alt yüklenici firmalar ve elemanları tarafından yapıldığını, davanın bu sebeple müvekkili kurum aleyhine açılamayacağını bu sebeple icra dosyasına da itiraz ettiklerini, hasarın oluşumunda müvekkili kurumun sorumlu tutulması halinde davanın idare mahkemelerinde görülmesi gerekeceğini, bu sebeplerle husumet itirazında bulunduklarını, oluşan zararla müvekkili idarenin illiyet bağının bulunmadığı bu sebeplerle davanın reddine karar verilmesini, davanın yüklenici firmalara ihbar edilmesini, davacı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; “…İcra İflas Kanununun 67/2 maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Hükmü yer almakta olup kusur yönünden inceleme yapılması gerekmesi nedeni ile alacağın likit olmadığından tazminat talebinin reddi.. …davanın kısmen kabulü ile; İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasındaki davalı itirazlarının kısmen iptali ile, takibin 3.528,92 TL’ asıl alacak ve 147,04TL faiz olmak üzere takibin toplam 3.675,97 TL üzerinden devamına, 3.528,92 TL’ asıl alacağa takip tarihinden itibaren %9 yasal faiz işletilmesine, Fazlaya ilişkin istemin reddine, alacak likit olmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine …” karar verilmiştir. Verilen karara karşı davalı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; Müvekkilinin kusuru bulunmadığını, hasar mahallinde müvekkilinin bir çalışmasının olmadığını, davaya konu zarardan yüklenici firma sorumlu olduğundan davanın husumet bakımından reddi gerektiğini, haksız fiil sebebiyle şartlarının oluşmadığını belirterek kararın kaldırılmasına ve davanın tümden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi gereğince istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Dava, haksız fiile dayalı maddi zararın tazmini için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Dava dilekçesinde, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E., … E. ve … E sayılı dosyalarına vaki itirazın iptali talep edilmiş olup, ilk derece mahkemesince 2020/20481 E. ve 2020/20487 E sayılı dosyaları yönünden tefrik ile ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde, … E sayılı icra takip dosyasında 10.920,72 TL alacak yönünden itirazın iptali talebinde bulunmuş ilk derece mahkemesince 3.675,97 TL yönünden davanın kabulüne karar verilmiş bu karara karşı davalı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. 29906 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6773 sayılı kanunun 41. maddesi ile değişik HMK’nın 341/2 madde hükmü gereğince miktar ve değeri 3.000,00 TL’yi geçmeyen mal varlığına ilişkin davalar kesin olup, hüküm tarihi itibariyle kesinlik sınırı 8.000,00 TL’ye çıkartılmıştır. Bu durumda, davalının istinaf talebine konu olan ve kabule ilişkin bulunan 3.675,97 TL miktar itibariyle kesin olup, yasa yolu kapalı bulunmaktadır. Yukarıda açıklanan hususlar gereğince itirazın iptaline dair davanın 10.920.72 TL alacak için açılmış olup kabul edilen değerin 3.657,97 TL, reddedilen kısmın ise 7.244,75 TL olduğu, 6100 Sayılı HMK’nın 341/(4). maddesine göre ”Alacağın tamamının dava edilmiş olması durumunda, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü üçbin (karar tarihi için 8.000,00 TL) Türk Lirasını geçmeyen taraf, istinaf yoluna başvuramaz” hükmü gereğince davalı aleyhine kabul edilen miktar 8.000,00 TL altında kaldığı anlaşıldığından ilk derece mahkemesi kararının verildiği tarih itibarı ile öngörülen kesinlik sınırının altında kaldığı, itirazın iptali yönünden ilk derece mahkemesince verilen kararın kesin nitelikte olduğu, dolayısıyla istinaf edilmesinin mümkün olmadığı 6100 Sayılı HMK’nın 346/1. maddesi gereğince miktar itibariyle ret kararının mahkemesince verilmesi gerekli ise de temyiz(istinaf) merciine de aynı yetkinin tanındığı 01/06/1990 gün ve 1989/03-1990/04 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı da gözetilmek suretiyle, davalı vekilinin istinaf dilekçesinin 6100 Sayılı HMK’nın 341/2., 346/1. ve 352/1-b. maddeleri gereğince reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davalı vekilinin istinaf dilekçesinin ilk derece mahkemesi kararının miktar itibariyle kesin nitelikte olması sebebiyle 6100 Sayılı HMK’nın 341/2., 346/1. ve 352/1-b. maddeleri gereğince REDDİNE, 2- İstinaf talebi incelenmediğinden davalı tarafından yatırılan istinaf karar ve ilam harcının istek halinde kendisine iadesine,3- Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, 4- Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,5- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 341/2., 346/1. ve 352/1-b. maddeleri gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince, miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 15/03/2023