Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/3094
KARAR NO: 2023/2851
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/12/2020
NUMARASI: 2017/396 Esas – 2020/854 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)|Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 11/10/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla 6100 Sayılı HMK’ nın 353.maddesi gereğince dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava ve birleşen dava dilekçesinde; …’a ait olan İstanbul ili Bağcılar İlçesi … Mh. … sokak no…’da bulunan … No … nolu noktada servis kutu ve borulara, 06.04.2016 tarihinde, davalılar hasar vermesi sebebiyle zarar meydana geldiğini, İstanbul …İcra Müdürlüğünün … E.sayıh dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalıların itiraz ettiğini, %20 kötü niyet/icra inkar tazminatına hükmedilme sini, yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte davalıdan tahsilini, itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalılar davanın reddini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesince; “Davalı … Anonim Şirketi( … Limited Şirketi) nin İstanbul Anadolu … İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, 269,00 USD asıl alacak üzerinden takibin aynen devamına, fazlaya ilişkin asıl alacak ve işlemiş faiz talebinin reddine, b-Davalı İSKİ Genel Müdürlüğü’nün İstanbul Anadolu … İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, 29,89 USD asıl alacak üzerinden takibin aynen devamına, fazlaya ilişkin asıl alacak ve işlemiş faiz talebinin reddine, c-Alacak yargılamayı gerektirdiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine, ” karar verilmiştir. d-Davalı İSKİ Genel Müdürlüğünün kötü niyet tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından reddine, Birleşen dava yönünden; Mahkememizin 2017/396 esas sayılı dosyasından tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla Davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkında açılan davanın kısmen kabulü ile, 269,00 USD alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek 3095 Sayılı Kanun gereğince yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, ” karar verilmiştir. Verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İlk derece mahkemesince; “Davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK’nun 346/1.maddesi gereğince kanuni süre geçtikten sonra yapıldığından REDDİNE,” karar verilmiştir.Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Gaz açma kapama bedeline hükmolunmamasının hatalı olduğunu, bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, eksper raporu ile bilirkişi raporu arasındaki çelişkinin giderilmeden karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüş her ne kadar istinaf dilekçesinin 3. Numaralı paragrafında “Yerel mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi hukuka aykırıdır, kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesigerekmektedir.” şeklinde bir ibare bulunsa da bunun açıkça maddi hata olduğu dilekçenin içeriğiyle örtüşmediği anlaşılmıştır.Davalı İski vekili istinaf dilekçesinde; Müvekkilinin kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi gereğince istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava; Haksız eylemden kaynaklanan tazminat davasıdır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49. maddesi geregince, “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür”. Bu hüküm dikkate alındığında kusur sorumluluğu olarak tanımlanan haksız fiil sorumluluğunun kurucu unsurları; fiil, zarar, illiyet bağı, kusur ve hukuka aykırılıktır. Haksız bir eylemin tazminat sorumluluğu doğurabilmesi için kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil sonucunda zarar doğması, zarar ile fiil arasında da illiyet bağı bulunması gereklidir. Somut olayda davalıların davacının sigortalısına ait hatta hasara neden oldukları sabittir. Haksız eylemde hükmolunacak tazminat zarar görenin gerçek zararıdır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda zarar hesabı gerçek zarar prensibine göre yapılmış olup davacının bu yöndeki istinaf istemi yerinde değildir. İSKİ’nin görevinde bulunan işi yüklenici firmaya yaptırdığı, iş sahibi olarak yapılan işi denetim, kabul ve kontrol yetkisinin bulunduğu , bilirkişi raporunda bu kapsamda yapılan kusur tespitinin dosya kapsamına uygun olduğu anlaşılmakla bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklar ve gerekçe içeriğine göre, ilk derece mahkemesi kararında davanın esasıyla ilgili tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından taraf vekillerinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 15/12/2020 tarih, 2017/396 Esas – 2020/854 Karar sayılı kararına yönelik taraf vekillerinin istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE, 2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince asıl dosya yönünden alınması gereken 269,85 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, peşin yatırılan 179,95 TL’nin mahsubuyla bakiye 89,95 TL harcın davacıdan tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine, yine birleşen dosya yönünden alınması gereken 269,85 TL maktu istinaf karar ve ilam harcının davacıdan tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine, 3- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince asıl ve birleşen dosya yönünden ayrı ayrı alınması gereken 269,85’er TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, ayrı ayrı peşin olarak yatırılan 179,95 TL’nin mahsubuyla bakiye 89,95’er TL harcın davalıdan ayrı ayrı tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine,4- Taraflarca istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,5- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına,6- 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince var ise bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine, 7- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince, miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.11/10/2023