Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2023/2787 E. 2023/2558 K. 20.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/2787
KARAR NO: 2023/2558
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/07/2021
NUMARASI: 2017/770 – 2021/503
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 20/09/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK’ nın 353.maddesi gereğince dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Dava konusu alacak miktarının karşı tarafça ödendiğinin, buna binaen dosyada karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmesi gerektiğinin beyan edildiği, dilekçe ekine de ödeme dekontunu eklendiği, bunun üzerine davalı tarafından da dosyanın konusuz kaldığına ve karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesinin, vekalet ücreti taleplerinin olmadığını içerir 16/02/2022 tarihli dilekçe sunulduğu, tarafların istemlerinden bağımsız olarak kurulan gerekçeli kararda, sehven hata yapıldığı ve davanın açılmamış sayıldığına karar verildiği ve karşı taraf vekillerine vekalet ücretine hükmedildiği, sehven hatalı hükmedilen vekalet ücreti alacağına binaen İSKİ tarafından haksız olarak müvekkili aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığı, sehven hatalı hükmedilen kararın düzeltilmesi ve akabinde de düzeltilen kararın yeniden taraflara tebliğe çıkartılmasını talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; “… Mahkememiz dosyasından 08.07.2021 tarihinde verilen karar ile; “Davacının davasını işlemden kaldırılma tarihinden itibaren 3 ay içinde yenilemediği anlaşıldığından Davanın 6100 Sayılı Kanunun 150.md/5 f Uyarınca Açılmamış Sayılmasına” karar verildiği, mahkememiz kararının davacı vekiline 27.10.2021 tarihinde, davalı İSKİ vekiline 28.10.2021 tarihinde, davalı … San. Tic. Ltd. Şti. vekiline 27.10.2021 tarihinde, davalı …’e 28.10.2021 tarihinde tebliğ edildiği, taraflarca yasal süre içerisinde istinaf yoluna gidilmediği, mahkememiz kararının ve dosyanın 12/11/2021 tarihinde kesinleştiği ve kesinleşme şerhinin düzenlendiği görülmüştür. HMK’nun 304 maddesinde; “(1) Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, mahkemece resen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir. Hüküm tebliğ edilmişse hâkim, tarafları dinlemeden hatayı düzeltemez. Davet üzerine taraflar gelmezse, dosya üzerinde inceleme yapılarak karar verilebilir. (2) Tashih kararı verildiği takdirde, düzeltilen hususlarla ilgili karar, mahkemede bulunan nüshalar ile verilmiş olan suretlerin altına veya bunlara eklenecek ayrı bir kâğıda yazılır, imzalanır ve mühürlenir.” HMK’nun 305 maddesinde; “(1) Hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir. (2) Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez.” HMK’nun 305/A maddesinde; “(1) Taraflardan her biri, nihaî kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde, yargılamada ileri sürülmesine veya kendiliğinden hükme geçirilmesi gerekli olmasına rağmen hakkında tamamen veya kısmen karar verilmeyen hususlarda, ek karar verilmesini isteyebilir. Bu karara karşı kanun yoluna başvurulabilir” hükümleri yer almaktadır. HMK’nun 304 ve 305 ve devamı maddelerinde hükmün tashihi, tavzihi ve tamamlanması koşulları sayılmış olup, iş bu maddelerde yeni bir hüküm oluşturulmasının, hükmün değiştirilmesinin ve genişletilmesinin mümkün olmadığı, davacı vekilinin talebinin tavzih yolu ile düzeltilecek hususlardan bulunmadığı, mahkememizce verilen kararın taraflara tebliğ edildiği, yasal süre içerisinde istinaf yoluna gidilmeyerek mahkememiz kararının kesinleştiği anlaşılmakla davacı vekilinin hükmün tashihi/tavzihi/tamamlanması talebinin reddine ” karar verilmiştir. Verilen karara karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Gerekçeli kararın istemleri doğrultusunda verilmediğinden tashih istemenin zaruri olduğunu, 12/02/2022 tarihinde dosyaya gönderilen dilekçe ile alacak miktarının karşı tarafça ödendiği, vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığı belirtilerek karar verilmesine yer olmadığı talep edildiğini, tarafların istemlerinden bağımsız olarak gerekçeli kararda hata yapılarak davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, hatalı hükmün düzeltilmesi talebinin ek kararla reddedildiğini ve ek kararın hukuka aykırı olduğunu belirterek ek kararın kaldırılarak tashih isteminin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi gereğince istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava; Haksız fiil sebebiyle maddi tazminat talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince 06/04/2021 tarihinde taraflarca takip edilmeyen davanın 6100 sayılı HMK.nun 150.maddesi gereğince işlemden kaldırıldığı ve 3 aylık Kanuni süre içinde yenileme talebi sunulmadığından 08/07/2021 tarihinde davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, verilen kararın taraflara tebliğ edildiği ve istinaf yoluna başvurulmaksızın 12/11/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Davacı vekilince 08/02/2021 tarihinde UYAP üzerinden ibraz edilen dilekçede dava konusu edilen alacağın davalı ….Ltd.Şti.tarafından ödendiği, vekalet ücreti ve yargılama gideri yönünden talepleri olmadığı ve davanın konusuz kaldığı belirtilerek karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi talep edilmiştir. İlk Derece Mahkemesince verilen karar kesinleştikten sonra davacı vekilince 18/10/2022 tarihli dilekçeyle konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmek suretiyle hükmün tashih edilmesi talep edilmiştir. Mahkemece 20/10/2022 tarihli ek kararla HMK.nun 304. ve 305.maddelerinde düzenlenen hükmün tashihi, tavzihi ve 305/a maddesinde düzenlenen hükmün tamamlanması şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince verilen kararın taraflara tebliğ edildiği ve istinaf yasa yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği ve somut olayda hükmün tashihi şartlarının da bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf istemi yerinde değildir. Dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklar ve gerekçe içeriğine göre, ilk derece mahkemesi kararında davanın esasıyla ilgili tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Usûl ve yasaya uygun 08/07/2021 tarihli, İstanbul 1.Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/770 2021/503’nin Karar sayılı kararına yönelik davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85 TL maktu istinaf karar ve ilam harcının peşin yatırılan 80,70 TL’nin mahsubuyla bakiye 189,15 TL harcın davacıdan tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine,3- Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına,5- 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince var ise bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince, miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 20/09/2023