Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/2528
KARAR NO: 2023/2550
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/01/2023
NUMARASI: 2022/299 – 2023/67
DAVANIN KONUSU: Alacak
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 20/09/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK’ nın 353.maddesi gereğince dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkil şirketin borcu sebebiyle, alacaklı … Ltd. Şti. tarafından 01/02/2016 tarihinde ihtiyati haciz kararı alınarak İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … E. numaralı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin … San. Ve Tic. Ltd. Şti. makine imal ve ihraç eden bir şirket olup, 09/02/2016 tarihinde sıfır ürün olan “1 adet … hidrolik jant düzeltme, … Pistonlu, … seri nolu … imalat tarihli” makinesi yurtdışına ithal edildiği sırada alacaklı vekilince haczedildiği ve Halkalı Gümrük Müdürlüğü’nde muhafaza altına alındığını ve Halkalı Gümrük Müdürlüğü’nde bulunan depoda sorumlu …’e yediemin olarak bırakıldığını, müvekkil şirket, icra dosyasına ilişkin borcunu 31/01/2018 tarihinde ödediğini ve haczedilerek yediemine bırakılan “1 adet … hidrolik jant düzeltme, … Pistonlu, … seri nolu 2016 imalat tarihli” makinesini geri istediğini, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’ne giderek … E. sayılı dosyasından söz konusu makinenin iadesi talep edildiğinde dosya içerisinde yediemin …’ün 02/06/2016 tarihli istifa dilekçesi sunduğunu ve dilekçenin dosyanın alacaklı vekiline tebliğ edildiğinin görüldüğü, yaşanan bu olayda alacaklı, alacaklı vekili ve yedieminin sorumlulukları bulunduğundan tarafımızca İstanbul Anadolu 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/462 E. Numaralı dosyası ile haczedilen makinenin iadesi için, iadesinin mümkün olmaması halinde değerinin müvekkil şirkete ödenmesine, İstanbul Anadolu 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/462 E. Numaralı Dosyası İle Birleştirilmesine, haczedilerek muhafaza altına alınan müvekkil şirkete ait olan makinenin, müvekkil şirketin borcunun ödenmesi sebebiyle müvekkil şirkete iadesine, söz konusu makinenin davalıda olmaması, bulunamaması veya zayi olması durumlarında ise, mahcuz malın değerinin müvekkil şirkete verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Birleşen dava davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkil şirketin borcu sebebiyle, alacaklı … Ltd. Şti. tarafından 01/02/2016 tarihinde ihtiyati haciz kararı alınarak İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … E. numaralı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin … San. Ve Tic. Ltd. Şti. makine imal ve ihraç eden bir şirket olup, 09/02/2016 tarihinde sıfır ürün olan “1 adet … hidrolik jant düzeltme, … Pistonlu, … seri nolu 2016 imalat tarihli” makinesi yurtdışına ithal edildiği sırada alacaklı vekilince haczedildiği ve Halkalı Gümrük Müdürlüğü’nde muhafaza altına alındığını ve Halkalı Gümrük Müdürlüğü’nde bulunan depoda sorumlu …’e yediemin olarak bırakıldığını, müvekkil şirket, icra dosyasına ilişkin borcunu 31/01/2018 tarihinde ödediğini ve haczedilerek yediemine bırakılan “1 adet … micro 10.30 hidrolik jant düzeltme, … Pistonlu, … seri nolu 2016 imalat tarihli” makinesini geri istediğini, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’ne giderek .. E. sayılı .dosyasından söz konusu makinenin iadesi talep edildiğinde dosya içerisinde yediemin …’ün 02/06/2016 tarihli istifa dilekçesi sunduğunu ve dilekçenin dosyanın alacaklı vekiline tebliğ edildiğinin görüldüğü, yaşanan bu olayda alacaklı, alacaklı vekili ve yedieminin sorumlulukları bulunduğundan tarafımızca İstanbul Anadolu 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/462 E. Numaralı dosyası ile haczedilen makinenin iadesi için, iadesinin mümkün olmaması halinde değerinin müvekkil şirkete ödenmesine, İstanbul Anadolu 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/462 E. Numaralı Dosyası İle Birleştirilmesine, haczedilerek muhafaza altına alınan müvekkil şirkete ait olan makinenin, müvekkil şirketin borcunun ödenmesi sebebiyle müvekkil şirkete iadesine, söz konusu makinenin davalıda olmaması, bulunamaması veya zayi olması durumlarında ise, mahcuz malın değerinin müvekkil şirkete verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde; Dava konusu 1 adet … hidrolik jant düzeltme makinesi … Pistonlu seri no …. İmalat tarihi 2016 olan jant düzeltme makinesinin fiyatının belli olmasına rağmen, belirsiz alacak davası açılamayacağını, ayrıca ihtiyati haciz kararı alınarak 09/02/2016 tarihinde haciz edilen malın, yeddiemin’e teslim edildiğini, akabinde davacı borçlu tarafından 31/01/2018 tarihinde dosyanın borcu kapatıldığını ve ilgili icra dairesi dosyasına haricen tahsil beyanının müvekkilinin vekili tarafından icra dairesine bildirildiğini, müvekkilinin herhangi bir kötü niyeti veya haksız kazanç sağlamayana yönelik bir amaç taşımadığını, bu hususta şirkete yeddieminlikten istifa edilmesi veya başka bir hususta tebligat yapılmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde; Müvekkilinin yapılan takipte avukatlık görevini icra ettiğini, yüklendiği görevi, bu görevin kutsallığı ve yüceliğine yaraşır bir özen, dikkat, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık ünvanının gerektirdiği saygı ve güvene yakışır şekilde hareket etmekle yükümlü olduğunu, bu yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davaya konu makinenin nerede olduğunu dahi bilmediğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … davaya cevap vermemiş, duruşmadaki beyanında, o dönemde … isimli iş yerinde çalıştığını, haciz edilen makinenin yediemin olarak kendisine teslim edildiğini, daha sonra şirketten ayrıldığını, şirketten ayrıldıktan sonra icra dairesine giderek yedieminlikten istifa ettiğini bildirdiğini, makinenin depoda durduğunu, daha sonra deponun kapandığını, bu deponun … isimli şirkete ait olduğunu, Halkalı Gümrüğünün içerisinde kaldığını belirtmiştir. İlk Derece Mahkemesince; “… davalı …’ün 02.06.2016 tarihli istifa dilekçesi ile yedieminlik görevinden istifa etmesine karşın İİK 358 maddesi gereği teslim yükümlülüğünü yerine getirmediği ve kendisine teslim edilen hacizli malları teslim etmemesinin kendisine atfolunamıyacak bir sebepten dolayı ziyaı olduğunu ispatlayamadığı birleşen davalı … ise makinenin gümrüksüz antrepoya kabulünü yapmasına rağmen taşınma sırasında makineyi kontrolsüz olarak antrepo sahasına terk etmesi sebebiyle sorumlu olduğu anlaşılmakla asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüyle aynen iade imkanı bulunmadığından aynen iade talebinin reddine, bilirkişi raporuyla tespit edilen 18.500-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … A.Ş.’den ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine…., Dava konusu mahcuz malın muhafazası ve teslimine dair davalılar … ve …’ın makinenin muhafazası ve sonrasında teslimine yönelik herhangi bir kanuni sorumluluk ve yükümlülük yüklenmedikleri böylelikle malın bulunamamasından kaynaklı herhangi bir kusurlu davranışları ve sorumlulukları olmadığından davanın davalılar … ve … yönünden pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine …” karar verilmiştir. Verilen karara karşı davacı ve davalılar … AŞ. Ve … vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Makine değerinin hatalı hesaplandığını, davalılardan alacaklı şırket ve vekilinin de hukuki sorumluluğu bulunduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davalılar … AŞ. Ve … vekili istinaf dilekçesinde;Davanın görevsiz mahkemede açıldığını, müvekkili …’ün istifa dilekçesi sunduğunu, müvekkili şirketin ise yedi emin sıfatını haiz olmadığı için kendisine atfedilecek bir kusur bulunmadığını ve bilirkişi raporunun hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına ve talepleri gibi davanın öncelikle usulden bu mümkün olmazsa husumet ve esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi gereğince istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Dava, yedieminin hukuki sorumluluğuna dayalı olarak maddi tazminat istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK’nın 114/1 ve 115. maddeleri gereğince görev sorunu, öncelikle irdelenmelidir. 2004 sayılı İİK’nın 358. maddesinde; “Üçüncü şahıs, icraca haczolunup kendisine bırakılan malları icra dairesinden istendiği anda evvelki vaziyetinde iade ile mükelleftir. Bu surette eline bırakılan malların kendisine atfolunamayacak bir sebepten dolayı telef ve ziyaını ispat edemeyen üçüncü şahıs hakkında ceza takibinden başka evvelce tespit edilmiş olan kıymetler, hükme hacet kalmaksızın icra dairesince re’sen tazmin ettirilir. Bu kıymetleri tazmin ile mükellef olanlar, icra dairesinin bu baptaki talep ve kararlarına karşı icra mahkemesine, 16’ıncı maddede tayin edilen müddet içinde şikayette bulunabilirler.” hükmü düzenlenmiştir. Maddenin açık hükmü karşısında, icra dairesi işlem yapmakla yetkili olup; buna karşı da icra mahkemesi nezdinde şikayet yolu açıktır. Adli Yargıda Asliye Ticaret Mahkemesinde böyle bir davanın açılmasının yasal dayanağı bulunmadığından davanın davalılar … ve …AŞ. yönünden hukuki yarar yokluğu sebebiyle usulden reddi yerine uyuşmazlığın esası yönünde karar verilmesi yerinde olmamıştır (Benzer mahiyette Yargıtay 4.HD’nin 2015/11259 E.-2015/14182 K., ,2015/13963 E.-2015/14187 K. Sayılı ilamları ve dairemizin 2019/1532 E-2021/1840 K. Sayılı ilamı).Davalı yediemin … ve yedi emin depo işleteni …AŞ. hakkında İİK m 358 hükmügereğince hükme hacet olmadan işlem yapılabileceği, davacının bu davalılara karşı eldeki davayı açmada hukuki yararının bulunmadığı gözetilerek davanın bu davalılar yönünden de usulden reddine karar verilmesi gerekirken esasa ilişkin karar verilmesi kanuna aykırı olup davalılar vekilinin istinaf talebinin kabulü gerekmiştir. Yukarıda açıklanan hususlar gereğince davacı vekilinin istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine, davalılar … AŞ. Ve … vekilinin istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince kaldırılmasına ancak bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, Asıl davanın davalılar … ve …Ltd. Şti. yönünden HMK’nın 114/d ve 115/2 maddeleri gereğince, davalı … hakkındaki davanın HMK’nın 114/h ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine, Birleşen davanın HMK’nın 114/h ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine yönelik yeniden karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacı vekilinin istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Davalılar … Anonim Şirketi ve … vekilinin istinaf talebinin KABULÜ ile; İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/299 Esas 2023/67 Karar sayılı kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince KALDIRILMASINA, ancak belirtilen hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden bu kapsamda; 3-Asıl davanın davalılar … ve … ŞTİ yönünden 6100 Sayılı HMK’nın 114/d ve 115/2 maddeleri gereğince, davalı … hakkındaki davanın HMK’nın 114/h ve 115/2 maddeleri gereğince DAVA ŞARTI YOKLUĞUNDAN USULDEN REDDİNE, 4- Birleşen davanın 6100 Sayılı HMK’nın 114/h ve 115/2 maddeleri gereğince DAVA ŞARTI YOKLUĞUNDAN USULDEN REDDİNE, 5- İlk derece mahkemesinde yapılan yargılama giderleri ve harca ilişkin; 5/a- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince asıl dosya yönünden alınması gereken 269,85 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 222,01 TL ile tamamlama harcı olarak alınan 93,92 TL’den mahsubuyla fazla alınan 46,08 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, 5/b- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince birleşen dosya yönünden alınması gereken 269,85 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 315,94 TL’den mahsubuyla fazla alınan 46,09 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde birleşen dosya davacısına iadesine, 5/c- Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, 5/d- Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından, bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 5/e- Asıl davada karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/(2). maddesi gereğince 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsiliyle asıl dosya davalılarına verilmesine, 5/f- Birleşen davada karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/(2). maddesi gereğince 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsiliyle, birleşen dosya davalısına verilmesine, 6- İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderleri ve harca ilişkin; 6/a- İstinaf talebi kabul edildiğinden davalı … Lojistik Anonim Şirketi ve … vekili tarafından yatırılan istinaf harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine, 6/b- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince davacı yönünden asıl ve birleşen davalar yönünden ayrı ayrı alınması gereken 269,85 TL maktu istinaf karar ve ilam harcının, peşin yatırılan 1.263,73 TL harçtan mahsubuyla fazla alınan 724,03 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, 6/c- İstinaf yargılaması için … Lojistik Anonim Şirketi ve … vekili tarafından ayrı ayrı yatırılan 492,00 TL’şer istinaf yoluna başvurma harçlarının davacıdan tahsiliyle ayrı ayrı davalılara verilmesine,6/d- Davalı … Lojistik Anonim Şirketi tarafından yatırılan 100,00 TL posta ve tebligat giderinin davacıdan tahsiliyle adı geçen davalıya verilmesine, 6/e- İstinaf incelemesi duruşmasız yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, 7- 6100 Sayılı HMK’nın 333.maddesi gereğince var ise bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine, 8- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b.2. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a.maddesi gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 20/09/2023