Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2023/1604 E. 2023/1803 K. 31.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1604
KARAR NO: 2023/1803
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/02/2020
NUMARASI: 2017/145 Esas – 2020/147 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar sebebiyle)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 31/05/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla 6100 Sayılı HMK’ nın 353.maddesi gereğince dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili sigorta şirketi nezdinde Ticari Paket Sigorta Poliçesi ile sigortalı …’a ait servis kutu ve borularının davalı tarafından hasara uğratılmış ve bu sebeple sigortalısına 14/02/2016 tarihinde 3.851,47 USD hasar tazminatı ödenmiş olduğu, davacı müvekkil sigorta şirketinin ödediği 3.851,47 USD ‘sinin davalı/borçludan rücuen tahsilini teminen davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi yapmış olduğu, davalılar/borçluların icra takibine kötü niyetle itiraz ettiğinden ve bu sebeple icra takibi durduğundan iş bu davayı açtıklarını, davalıların İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına vaki itirazın iptaline, %20 kötüniyet (icra inkar) tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacının zarar iddiasını ve sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat etmesinin gerektiği, diğer davalı müteahhit firma ile idare arasında yapılan sözleşmede yüklenicinin 3’üncü şahıslara verdiği zararlardan dolayı doğrudan doğruya sorumlu olduğunu, müteahhit firmanın haksız eylemleri sonucu oluşan zararlardan hukuken müteahhit firmanın sorumlu olduğunu, …’nin sorumlu olmadığı, yüklenici firma … İnşaat … numaralı iş emri ile … Mah. … Sok. No:…’de rabıt imalat çalışması yaptığı, bu çalışma sırasında da herhangi bir doğalgaz tesisatına zarar vermediği, kazı tranşesinin hiçbir alt yapı tesisine zarar verilmeden kapatıldıktan sonra, bina iç tesisatının, binayı yapan müteahhit firma tarafından parsel bacasına irtibatlandırılması esnasında doğalgaz hatlarına zarar verildiğinin tespitinin yapıldığının dilekçe ile beyan edilmiş olduğu, dava dosyasına sunulan tüm delillerin tek taraflı düzenlendiğinin açık olduğu, olayda davacı sigortacı ve dava dışı sigortalının hasarın ortaya çıkmasına neden olan kusur durumu tespit edildikten sonra zarar görenin müterafik kusuru ve tenkis hususunun değerlendirilmesinin gerektiğini beyan edilmiştir. İlk Derece Mahkemesince; “Teknik bilirkişi raporuna göre davalı … San. Tic. Ltd. Şti tarafından … Mah. … Sok. No:… Kağıthane adresinde yapılan rabıt imalat çalışması sırasında, iş makinesi ile tranşe açılırken, …’ın yer altı dağıtım hattı polietilen boruları delinmek suretiyle … hattına zarar verilmiş, … tarafından her binanın önüne servis kutusu montajı yapıldığını, bina doğalgaz kolon tesisatı borulaması ise … tarafından binanın önüne monte edilen servis kutusundan başlar ve servis kutusunda bulunan regülatöre yapılan bağlantı ile gaz bina içerisine alındığını, bu süreçte binaya kolan tesisatı çeken tesisatçı firmanın PE hattına müdahalesi olmayacağı, ek raporda; kök raporda davacının alacak tutarı 11.271,72 TL olarak tespit edildiği 25/06/2016 ödeme tarihi itibari ile TCMB döviz kuru 1 USD =2.9266 TL olduğu, (11.271,72 TL)/(2.9226)= 3.851,47 USD olduğu, bildirilmiştir. Hasarın alt işveren … şirketince verildiği iş bu haksız fiilden asıl işveren …’ nin … şirketi ile aralarındaki sözleşme gereğince müşterek müteselsil sorumlu olduğu anlaşılmıştır. Yapım, onarım, bakım kazı çalışmaları asıl işveren davalı … gözetim ve denetimindedir. Aksine dair dosya kapsamına sunulu bilgi ve belge bulunmamaktadır. Bu nedenle davacının takip ve dava hakkının bulunduğu anlaşılmıştır-Davacının davasının kabulü ile; İstanbul … İcra Dairesi’nin … E. Say. Takibe yapılan itirazın iptaline, takibin kaldığı yerden devamına, davacı lehine 2.840,86 TL tazminatın davalı …’den alınarak davacıya verilmesine, ” karar verilmiştir. Verilen karara karşı davalı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; Haksız fiilde dövize bağlı takip yapılamayacağını, yüklenicinin kusurundan sorumlu olmadıklarını, işçilik ve araç gideri talep edilemeyeceğini, hasar tarihinden faiz işletilemeyeceğini ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi gereğince istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava; Haksız eylemden kaynaklanan alacağa yönelik itirazın iptali davasıdır. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde hukuka aykırı bir durum tespit edilmediğinden davalı vekilinin istinaf talebi yerinde görülmemiştir. Dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklar ve gerekçe içeriğine göre, ilk derece mahkemesi kararında davanın esasıyla ilgili tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı,özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmadığı, TTK’nın 1472 maddesi gereğince Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Buna göre davacının fiili olarak ödediği bedeli takibe konu ettiği, kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davalının yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 13/02/2020 tarih, 2017/145 Esas – 2020/147 Karar sayılı kararına yönelik davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 970,29 TL nispi istinaf karar ve ilam harcının peşin alınan 242,57 TL’nin mahsubuyla bakiye 727,72 TL istinaf karar ve ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine, 3- Davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına, 5- 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince var ise bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine, 6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince, miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 31/05/2023