Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2023/1143 E. 2023/1158 K. 05.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1143
KARAR NO: 2023/1158
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/01/2023 Ara Karar
NUMARASI: 2023/5 Esas
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 05/04/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla 6100 Sayılı HMK’ nın 353.maddesi gereğince dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı şirketin iş yerinde çıkan yangının müvekkilinin iş yerine sirayet ederek zarar verdiğini, davalı … adına kayıtlı bulunan İstanbul ili Avcılar ilçesi … Mahallesi … Pafta, … Parsel üzerine 3 şahıslara devir ve temlikinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, müvekkilinin ciddi zarara uğramış olduğundan davalı şirket aleyhine 850.000,00 TL üzerinde öncelikle teminatsız bir şekilde mahkeme aksi kanaatte olması halinde teminatlı bir şekilde ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; “Somut olayda, davacı vekili her ne kadar davalı … adına kayıtlı bulunan İstanbul ili Avcılar ilçesi … Mahallesi … Pafta, … Parsel üzerine 3 şahıslara devir ve temlikinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep etmiş ise de, davanın konusunu teşkil etmeyen gayrimenkul, menkul ve alacakları bakımından ihtiyati tedbir verilemeyeceğinden, davanın niteliği gereği konunun yargılamayı gerektirdiği anlaşılmış olmakla ihtiyati tedbir talebinin reddine, müvekkilinin ciddi zarara uğramış olduğundan davalı şirket aleyhine 850.000,00 TL üzerinde öncelikle teminatsız bir şekilde mahkeme aksi kanaatte olması halinde teminatlı bir şekilde ihtiyati haciz kararı verilmesi talebinin ise talep sahibinin ihtiyati haciz talebinin ibraz edilen bilgi ve belgeler göz önüne alındığında mahkemece yaklaşık ispat ölçüsüne varan delil değerlendirmesi yapılmasına yeterli bulunmadığından HMK’nın 389. ve devamı maddesi ile davanın esasını kapsar mahiyette karar verilemeyeceğinden İhtiyati Haciz talep edenin, borçlu şirketin mal kaçırdığı ya da kaçırmaya teşebbüs ettiği yönünde delil sunulmadığı bu konuda yani borçlu şirketin alacağın tahsilini olanaksız kılacak şekilde mal kaçırdığı hususunun yaklaşık ispat olarak tespit olunamadığı ve İİK’nun 257/1 maddesindeki yasal şartların gerçekleşmediği anlaşılmakla talebin reddine karar vermek gerekmiştir. ” karar verilmiştir. Verilen karara karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Davalılar aleyhine ihtiyati haciz koşullarının bulunduğunu ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi gereğince istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava; Haksız eylemden kaynaklanan tazminat davasıdır. Davalı …’a ait taşınmaz üzerine tedbir konulması yönündeki talep yönünden yapılan incelemede; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 389. maddesinde, “(1) Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. (2) Birinci fıkra hükmü niteliğine uygun düştüğü ölçüde çekişmesiz yargı işlerinde de uygulanır.” hükmü yer almaktadır. Madde metninde belirtildiği üzere, İhtiyati tedbir kararı, ancak uyuşmazlık konusu hakkında verilebilir. (HMK. m. 389/1). Alacak davalarında, davalı malları üzerine alacak miktarıyla sınırlı olmak üzere ihtiyati haciz konulabileceği ise, yasa da ayrıca düzenlenmiştir(İİK. M.257 vd.). Açıklandığı üzere; davacı vekilinin uyuşmazlık konusu olmayan mallar üzerine ihtiyati tedbir konulması yönündeki isteminin reddine ilişkin verilen ara karar usul ve yasaya uygun olduğundan, davacı vekilinin bu yöndeki istinaf talebi yerinde değildir. Davalı … Ticaret Anonim Şirketi hakkında talep edilen ihtiyati haciz talebi yönünden yapılan incelemede; İİK 257. maddesi; ”Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yerinde veya 3. Şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacakları ile diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Vadesi gelmemiş borçtan dolayı borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa, borçlu takiplerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizleme, kaçırma veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar yada bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa ihtiyati haciz kararı verilebilir.” hükmünü içermektedir. Madde metninde de belirtildiği üzere, İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın muaccel olması ve ayrıca yaklaşık ispat halinin de mevcut bulunması gerekmektedir. Bu durumda, mahkemenin dosya kapsamın uygun gerekçesine ve takdirine, davacının davaya konu taleplerinin yargılamayı gerektirmesine, ileride yeni oluşacak delillere göre her zaman ihtiyati haciz kararı verilebilmesine göre davacı vekilinin istinaf istemi yerinde değildir. Dosyadaki belgelere, ilk derece mahkemesi kararında, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2023/5 Esas 03/01/2023 tarihli ara kararına yönelik davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince davacıdan alınması gereken 179,90 TL maktu istinaf karar ve ilam harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3- Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına,5- 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince var ise bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,6- Karar tebliği, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/(1)-f. ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 05/04/2023