Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/64 E. 2022/197 K. 28.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/64
KARAR NO: 2022/197
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/07/2021 (Ara Karar)
NUMARASI: 2020/178 Esas
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 28/01/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK’ nın 353.maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalılara ait … gazetesinin 25/11/2019 tarihli sayısında müvekkilleri hakkında gerçek dışı, rencide edici haberler yapıldığını, bundan dolayı maddi manevi tazminat talep ettiklerini, dava konusu haberin hukuka aykırılığının tespiti ile davalıların bir daha müvekkilleri hakkında böyle bir haber yapmamalarına yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmişir. İlk Derece Mahkemesince; “… HMK’nın 390. Maddesinin 3. fıkrasında “Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. ” hükmü bulunmaktadır.” Anılan madde hükmü gereğince davacının haklılığını yaklaşık olarak ispat etmesi gerekmekte olup , “uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir” hükmü de birlikte değerlendirildiğinde; mevcut davada davacının sunduğu belgeler ve beyanlardan dava konusu olan haberle ilgili değil ” yayınlar” olarak genel nitelikte tedbir talep edildiği ve yaklaşık ispat koşulunun oluşmadığı anlaşılmış olup, talebin yargılamayı gerektirmesi de dikkate alınarak talebin reddine ….” karar verilmiştir. Verilen karara karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; … gazetesinin 25.11.2019 tarilhi nüshasında yayınlanan “…” başlıklı haberin müvekkillerinin kişilik haklarını ihlal edici nitelikte olduğunu, ihtiyati tedbirin reddine yönelik ara kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf sebepleri ile bağlı kalınarak yapılan incelemede; Yapılan incelemede; dava basın yoluyla kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan tazminat talebine ve yayınların durdurulmasına yöneliktir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 389. maddesinde, “(1) Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. (2) Birinci fıkra hükmü niteliğine uygun düştüğü ölçüde çekişmesiz yargı işlerinde de uygulanır.” hükmü yer almaktadır. Şu durumda, mahkemenin dosya kapsamına uygun gerekçesine ve takdirine; dava konusu talebin yargılamayı gerektirmesine, ileride oluşacak delillere göre her zaman ihtiyati tedbir kararı verilebilmesine göre; davacı vekilinin istinaf isteminin HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2020/178 Esas sayılı dosyasından verilen 02/07/2021 tarihli ara karara karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK 353/1/b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 80,70-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, peşin yatırılan 59,30-TL harcın mahsubu ile kalan 21,40-TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına, 3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 4-Yasa yoluna başvuran tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, 5-HMK’nın 359. Maddesinin 4. fıkrası gereği karar kesin nitelikte olduğundan kararın taraflara tebliği işleminin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına, HMK. m. 353/1-b/1 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK. m. 362/1-a mad. gereğince, miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 28/01/2022