Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/631 E. 2022/1923 K. 08.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/631
KARAR NO: 2022/1923
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/10/2021
NUMARASI: 2021/882 – 2021/978
DAVANIN KONUSU: Tespit
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 08/09/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK’ nın 353.maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde;İkitelli Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü’nün 23/09/2021 tarihli ve … ile … sayılı faaliyetten men kararlarının hukuka aykırı olduğunu belirterek iptaline karar verilmesini talep etmiştir.İlk Derece Mahkemesince;”…ihtilafın mahkememizin görevi dahilinde bulunmayıp idari yargıda çözümlenmesi gerektiği değerlendirildiğinden yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle HMK’nun 114/1-(b), HMK’nun 115. maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan davanın reddine…” karar verilmiştir. Verilen karara karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Uyuşmazlık mahkemesi kararları ile OSB işlemlerinden kaynaklanan uyuşmazlıkların adli yargıda görüleceğinin karara bağlandığını ve görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğunu, OSB Başkanlığının özel hukuk tüzel kişiliğine haiz olduğunu ve tesis ettiği işlemlerin yargısal denetiminin adli yargı mercilerince yapılacağını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf sebepleri ve kamu düzeni gözetilerek yapılan incelemede; Dava; faaliyetten men kararının iptali istemine ilişindir. 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun “Belediyenin görev ve sorumlulukları” başlıklı 14. maddesinde, 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu hükümlerinin saklı olduğu belirtilmiş; Değiştirilen, Eklenen ve Yürürlükten Kaldırılan Hükümler başlıklı 85. maddesinin h bendinde, «…12.4.2000 tarihli ve 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanununun 4 üncü maddesinin altıncı fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. Yürürlüğe giren mevzii imar plânına göre arazi kullanımı, yapı ve tesislerinin projelendirilmesi, inşası ve kullanımıyla ilgili ruhsat ve izinler ile işyeri açma ve çalışma ruhsatları OSB tarafından verilir ve denetlenir. İşyeri açma ve çalışma ruhsatının verilmesi sırasında işyeri açma ve çalışma ruhsatına ilişkin harçlar, OSB tarafından tahsil edilerek ilgili belediye veya il özel idaresi hesabına yatırılır…» 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanununun 3. maddesinin (h) bendinde, Organize Sanayi Bölgesi (OSB), “Sanayinin uygun görülen alanlarda yapılanmasını sağlamak, çarpık sanayileşme ve çevre sorunlarını önlemek, kentleşmeyi yönlendirmek, kaynakları rasyonel kullanmak, bilgi ve bilişim teknolojilerinden yararlanmak, sanayi türlerinin belirli bir plan dâhilinde yerleştirilmesi ve geliştirilmesi amacıyla, sınırları tasdik edilmiş arazi parçalarının imar planlarındaki oranlar dâhilinde gerekli ortak kullanım alanları, hizmet ve destek alanları ve teknoloji geliştirme bölgeleri ile donatılıp planlı bir şekilde ve belirli sistemler dâhilinde sanayi için tahsis edilmesiyle oluşturulan ve bu Kanun hükümlerine göre kurulan, planlanan ve işletilen, kaynak kullanımında verimliliği hedefleyen mal ve hizmet üretim bölgelerini” ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. 4.maddesinin ondördüncü fıkrasında, “Yürürlüğe giren imar plânına göre arazi kullanımı, yapı ve tesislerinin projelendirilmesi, inşası ve kullanımıyla ilgili ruhsat ve izinler ile işyeri açma ve çalışma ruhsatları OSB tarafından verilir ve denetlenir. İşyeri açma ve çalışma ruhsatının verilmesi sırasında işyeri açma ve çalışma ruhsatına ilişkin harçlar, OSB tarafından tahsil edilerek ilgili belediye veya il özel idaresi hesabına yatırılır.” hükmüne, on beşinci fıkrasında ise, “OSB tüzel kişiliği, OSB’nin mevzuata ve imar planına uygun yapılaşmasından sorumludur….”hükmüne yer verilmiştir. 5.maddesinin ilk fıkrasında, “OSB, müteşebbis heyetin veya genel kurulun vereceği karar üzerine yönetim kurulunun başvurusu üzerine Bakanlıkça verilen kamu yararı kararı ve sınırları belirlenmiş yetki çerçevesinde kamulaştırma işlemleri yaptırabilen bir özel hukuk tüzel kişiliğidir. OSB; kamulaştırma işlemlerini Valilik, İl Özel İdaresi, Belediye veya Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığına yaptırabilir.” hükmü yer almakta olup; Kanunun 8. maddesinde ise;“ Yönetim kurulu, müteşebbis heyetin en az dördü kendi üyeleri arasından olmak üzere seçeceği beş asıl, beş yedek üyeden oluşur. Genel kurula geçen ve müteşebbis heyetin sona erdiği OSB’lerde, yönetim kurulu yönetmelikle belirlenecek kriterlere göre en fazla on bir asıl ve on bir yedek üyeden oluşur. Yönetim kurulu üyeleri dört yıl için seçilir. Yönetim kurulu üyeleri kendi aralarında bir başkan ve bir başkanvekili seçerler. Yönetim kurulu en az ayda iki defa toplanır ve toplantı salt çoğunluk ile yapılır. Geçerli bir mazereti olmadan üst üste yapılan üç toplantıya veya mazereti olsa dahi altı ay içinde yapılan toplantıların en az yarısına katılmayan üyeler üyelikten çekilmiş sayılırlar. Kararlar salt çoğunlukla verilir. Oyların eşitliği halinde başkanın oyuna itibar edilir. Yönetim kurulu; kanun, yönetmelik, kuruluş protokolü ve benzeri düzenlemeler ile müteşebbis heyetin kararları çerçevesinde OSB’nin sevk ve idaresini yürütmekle görevlidir.” hükümlerine yer verilmiştir. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu 2/a ve b fıkralarında idari dava türleri sayılmıştır. Buna göre; idarî işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan iptal davaları ve idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları olarak sıralanmıştır. 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgesi Kanunu 5. maddesinde Organize Sanayi Bölgesinin bir özel hukuk tüzel kişiliği olduğu açıkça düzenlenmiştir. Yukarıda sözü edilen mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden, davalı Organize Sanayi Bölge Müdürlüğünün özel hukuk tüzel kişiliğine sahip olduğu ve özel hukuk tüzel kişilerince tesis edilen işlemlerin yargısal denetiminin adli yargı yerlerince yapılacağının açık olduğu gözetildiğinde; davalı Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü’nün, davacı tarafından işletilen iş yeri hakkındaki faaliyetten men kararının iptali istemiyle davalı Organize Sanayi Bölge Müdürlüğüne karşı açılan davanın adli yargı yerinde görülmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. (Aynı doğrultuda Yargıtay 4.HD’nin 2021/20551 – E.- 2022/983K.sayılı ilamı) Şu halde; ilk derece mahkemesince, açık yasa hükmü gereği davalı Organize Sanayi Bölge Müdürlüğünün özel hukuk tüzel kişisi olduğu da gözetilerek, uyuşmazlığın esastan incelenip karara bağlanması gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile davanın yargı yolu bakımından görevsizlik nedeni ile usulden reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun değildir. Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1.a-3 maddesi uyarınca kaldırılarak dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin yukarıda açıklanan nedenlerle KABULÜ ile, Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 25/10/2021 tarih, 2021/882 E.- 2021/978 K. sayılı kararının HMK.m.353/1-a/3 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30-TL istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine İADESİNE, 4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 5-İstinaf yasa yoluna başvuran tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, 6-HMK’nın 359. Maddesinin 4. fıkrası gereği kararın taraflara tebliği işlemi ile harç iade müzekkeresi yazılması işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,HMK. m.353/1-a/3 hükümleri uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.08/09/2022