Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/3145 E. 2022/2426 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/3145
KARAR NO : 2022/2426
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/05/2022
NUMARASI : 2021/784 – 2022/378
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 27/10/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK’ nın 353.maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin Ümraniye Telekom Müdürlüğü hizmet sahasında davalı İSKİ tarafından yapılan/yaptırılan çalışmalar esnasında müvekkili şirkete ait kablolar ile alt yapı tesislerine hasar verildiğini, müvekkiline verilen hasar nedeniyle, müvekkili şirket personelince hasarın tespit edilerek hasar keşif formu ve malzeme-işçilik cetveli düzenlendiğini, akabinde kamusal hizmet niteliğinde olan iletişimin aksamaması adına, ivedilikle müteahhit firma tarafından zararın giderildiğini, İstanbul Anadolu 21.İcra Müdürlüğü’nün … Esas nolu dosyası üzerinden, İstanbul Anadolu 13.İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyaları üzerinde icra takibi başlatıldığını, takiplere ilişkin ödeme emirlerinin davalıya, tebliğ edildiğini, davalı tarafın borcun tamamına itiraz ettiğini ve takiplerin durduğunu, davalının haksız olan her bir itirazının ayrı ayrı iptali ile takiplerin devamını, davalı aleyhine her bir takip için ayrı ayrı % 20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, her bir takip için ayrı ayrı yargılama giderleri ve ücreti vekaletin de karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın zaman aşımına uğradığı ve husumet ile esas yönünden hukuka aykırı olduğunu bu nedenle reddedilmesinin gerektiğini, haksız fiillerde 1 yıllık zaman aşımı süresinin mevcut olduğunu, dava dilekçesinde davanın dayanağı olarak 2019 yılına ait hasar tespit tutanaklarının gösterildiğini, dava konusu hasara müvekkili idare sebebiyet vermiş olsa dahi 1 yıllık zaman aşımı süresinin geçtiğini, zaman aşımı itirazları nedeniyle davanın reddinin gerektiğini, savunmaları doğrultusunda davanın reddini, davacının yargılama gideri ve ücreti vekalet ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.İlk Derece Mahkemesince;Davanın HMK. 114/1-b maddesi uyarınca yargı yolu caiz olmadığından, idari yargı görevli olduğundan, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
Verilen karara karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Adli yargının görevli olduğunu ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
İstinaf sebepleri ile bağlı kalınarak yapılan incelemede;
Dava; Haksız eylemden kaynaklanan itirazın iptali davasıdır. Davalı kamu kurumu olup kamu hizmeti niteliğindeki çalışmalarını özel hukuk kuralları kapsamında yapmaktadır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu madde 16’ya göre; kendi kuruluş kanunları gereğince özel hukuk hükümlerine göre yönetilmek veya ticari şekilde işletilmek üzere Devlet, il özel idaresi, belediye ve köy ile diğer kamu tüzel kişileri tarafından kurulan kurum ve kuruluşlarının dahi tacir sayılacakları belirtilmiştir.2560 sayılı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğünün Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunda, İSKİ Genel Müdürlüğü’nün genel kurul, yönetim kurulu ve genel müdürlük ile yönetileceği, denetçileri vasıtasıyla denetleneceği, yıllık çalışma ve yatırımlarının bilançolarda belirlenerek genel kurulun onayına sunulacağı ve bütçesinin kamu iktisadi teşebbüslerinde uygulanan bütçe formülünde düzenleneceği belirtilmiştir.Bu kapsamda İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü’nün de 2560 sayılı Kanun kapsamında bir kamu kurumu olduğu ve kamu hizmeti yaptığı ancak, çalışmalarının özel hukuk hükümlerine bağlı bulunduğu ve tacir sıfatını taşıdığı kabul edilmelidir. (Emsal; Yargıtay 17 HD-2015/18972 Esas,2018/9516 Karar sayılı ilamı)Davalının haksız eylem teşkil eden faaliyetinden kaynaklanan dava konusu uyuşmazlığın da, yerleşik yargısal uygulamalarda görüldüğü gibi, adli yargı yerinde çözümlenmesi gerekir. (HGK’nın 21/09/1983 gün ve 1980/11-2721; 1983/823 ile 29/11/1995 gün ve 1995/11-647; 1995/1043 sayılı kararları)Mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, işin esası incelenip varılacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan yazılı gerekçe ile yargı yolu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun değildir.Bu nedenle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK’nın 353/1-a.4 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın görülmesi için dosyanın mahkemesine iadesine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf talebinin yukarıda açıklanan nedenlerle KABULÜ ile, İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 17/05/2022 tarih, 2021/784 Esas – 2022/378 karar sayılı kararının HMK.m.353/1-a/4 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf yasa yoluna başvuran tarafından peşin olarak yatırılan 80,70-TL istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine İADESİNE,
4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yasa yoluna başvuran tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-HMK’nın 359. Maddesinin 4. fıkrası gereği kararın taraflara tebliği işlemi ile harç iade müzekkeresi yazılması işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
HMK. m.353/1-a/4 hükümleri uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 27/10/2022