Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/2228 E. 2022/1902 K. 25.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2228
KARAR NO: 2022/1902
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ:
NUMARASI: 2022/308 – null/null
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/07/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK’ nın 353.maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; haksız fiil nedenine dayalı tazminat isteminde bulunmuş, ayrıca davalıların yangına konu taşınmazlarına ayrıca menkul ve gayrimenkul mallarına, tesiste bulunan malvarlıkları ile 3.şahıslar nezdindeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz konulmasını istemiştir. İlk derece mahkemesince; Davacı vekilinin ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Verilen bu ara karara karşı davacı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. İstinaf nedenleri; ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz şartları mevcut olduğu halde ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkindir.Yapılan incelemede; Dava haksız fiil nedenine dayalı tazminat istemine ilişkindir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 389. maddesinde, “(1) Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. (2) Birinci fıkra hükmü niteliğine uygun düştüğü ölçüde çekişmesiz yargı işlerinde de uygulanır.” hükmü yer almaktadır. Madde metninde belirtildiği üzere, İhtiyati tedbir kararı, ancak uyuşmazlık konusu hakkında verilebilir. (HMK. m. 389/1) İİK 257 maddesi; ”Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yerinde veya 3. Şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacakları ile diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Vadesi gelmemiş borçtan dolayı borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa, borçlu takiplerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizleme, kaçırma veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar yada bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa ihtiyati haciz kararı verilebilir.” hükmünü içermektedir. Madde metninde de belirtildiği üzere, İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın muaccel olması ve ayrıca yaklaşık ispat halinin de mevcut bulunması gerekmektedir. Bu durumda, mahkemenin dosya kapsamın uygun gerekçesine ve takdirine, davacının davaya konu taleplerinin yargılamayı gerektirmesine, ileride yeni oluşacak delillere göre her zaman ihtiyati haciz kararı verilebilmesine, şu haliyle yaklaşık ispat halinin mevcut olmamasına göre ve yukarıda açıklandığı üzere ihtiyati tedbir şartları da oluşmadığından davacı vekilinin istinaf isteminin HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/308 Esas, 16/05/2022 tarihli ara kararına yönelik davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK 353/1/b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 80,70-TL maktu istinaf karar ve ilam harcı peşin olarak alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-Yasa yoluna başvuran tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, 5-HMK’nın 359. Maddesinin 4. fıkrası gereği kararın taraflara tebliği işlemi ile 302. maddesinin 5. fıkrası gereği harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına, HMK. m. 353/1-b/1 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK. m. 362/1-a mad. gereğince, miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 25/07/2022