Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/2927 E. 2022/88 K. 18.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2927
KARAR NO: 2022/88
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/03/2019
NUMARASI: 2016/8 – 2019/217
DAVANIN KONUSU: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 18/01/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK’ nın 353.maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkiline ait Sinanpaşa …, … Cad. No:… Beşiktaş/ İSTANBUL adresinde bulunan … ticaret ünvanına sahip iş yerinin çatısında 25/10/2011 tarihinde çok hasarlı yangın meydana geldiğini, müvekkilinin iş yerinin davalılara ait iş yeleri ile bitişik konumda olduğunu, yangının müvekkilinin çatısında bulunan davalılara ait ekipmanlar nedeni ile meydana geldiğini, davalıların kusurlu hareketleri meydana gelen yangın nedeni ile müvekkilinin katlanmak zorunda kaldığı maddi zararların davalılarca tazmin edilmesinin gerektiğini, tadilatın 3 ay boyunca devam ettiğini, müvekkilinin bu süre içinde müşteri kaybına uğradığını, bırakılan onlarca telefonun yangında zarar görmesi nedeniyle prestij kaybına da uğradığını, bu nedenle fazlaya dair haklarının saklı kalmak kaydıyla şimdilik, 40.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 50.000,00 TL tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalılara ait menkul ve gayrimenkul mallar üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar … şirketi ve … vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin davacı tarafın yanan işyerinin bulunduğu binanın yan tarafında bulunan binanın kiracısı olduğunu bahse konu yangının 25/10/2011 tarihinde meydana geldiğini, davacı tarafın 25/10/2011 tarihli yangına, iş yerinin çatısında bulunan müvekkiline ve diğer davalılara ait klima motoru, elektirik jenaratörleri vs. Ekipmanlarda meydana gelen arızanın neden olduğunu iddia ettiğini, ancak 25/10/2011 tarihli yanıgın raporunda, yangına, yanan binanın çatısı üzerine monte edilmiş olan ve davalılardan … Ltd. Şti ne ait klima motoru, baca fan motorları ve jeneratörlere ait elektrik tesisat kablolarında herhangi bir bir nedenle husule gelen kısa devre kontağının sebebiyet verdiğinin ve müvekkilinin de yangın dolayısıyla tahminen 1.000 TL civarında maddi zararının oluştuğunun tespit edildiğini, bu nedenle meydana gelen yangında müvekkillerinin herhangi bir kusurlarının olmadığını, bu nedenle davada hasım olarak gösterilmemeleri gerektiğini, husumet yönünden davanın reddine, olmadığı takdirde davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Turizm şirketi vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirketin restoran olarak işyeri işletttiğini, davaya konu yangının müvekkili şirkete ait işyerinin çalışma saatleri dışında meydana geldiğini, işyerinin yangının çıkış saatinde kapalı olduğunu, elektrik aksamının bulunduğu bölüm ve panoların işyerinin içinde bulunduğunu, yangın çıkmasının mümkün olmadığını, eğer böyle bir iddia var ise öncelikle tartışılması gereken husus jenaratörün yanması ve jenaratörde bulunan akaryakıtın yanması sonucunu doğuracağını ki davaya konu yangın olayında müvekkili şirkete ait jenaratör ve jenaratörde bulunan yakıtın yanmadığını je jenaratörün hiç zarar görmediğini, İstanbul 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/110 D.iş sayılı dosyasında mahallinde yapılan tespit sonucu hazırlanan raporda yangının ağırlık olarak çatının sağ tarafında meydana geldiği, gelişerek çatının tamamını kapladığı ve 13 nolu bina duvarasında bulunan çeşitli havalandırma motorları, klima dış ünitelerine sirayet ettiğinin tespit edildiğini, yine aynı raporda müvekkili şirketin çalışmasının olmadığı saatte şalterlerin kapalı olduğu ve işyerinde kısa devre halinde kendini devreden çıkaran sistemin mevcut olduğunu ve jenaratörde yangınla alakalı bir emarenin bulunmadığının da tespit edildiğini, bu nedenlerle müvekkiline izafe edilebilecek kusurun bulunmadığını bu nedenle müvekkili yönünden açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Sigorta A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde; yangının meydana geldiği, diğer davalıya ait işyerinin müvekkili şirket tarafından 04/09/2011-2012 tarihleri arasında geçerli olmak üzere Kobi Paket Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, davacının kusur ve zararını ayrıca bu zarar ile müvekkili şirkete sigortalı davalı arasında illiyet bağını ispatla mükellef olduğunu, kusur oranlarının tespit edilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin, diğer davalının sigortacısı olarak üçüncü kişilere verilen zarardan doğan sorumluğunun kusur oranında ve geçerli poliçeyle belirlenen komşuluk mesuliyeti limitleriyle sınırlı olduğunu ve davaya konu olayla ilgili soruşturmanın/ceza davasının kusur oranlarının tespiti ve zarar miktarının kesinleşmesi için bekletici mesele yapılmasının gerektiğini, davaya konu alacağın likit bir alacak olmadığını, hasar ve zarara dair bütün yazılı kayıtların ticari defterlerin ibrazı ve buradaki kayıtların birbirini teyit edip etmediğininin bilirkişi marifetiyle araştırılmasının gerektiğini, bu nedenle faize ve faiz başlangıcına da itiraz ettiklerini ve bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; Bu yangının, İntiba restoranın baca borusundan, bacanın komşu bina çatı seviyesinden dışarı çıkması ve periyodik baca temizliği işleminin, uygun sıklıkta ve kalitede yapılmama ve/veya yapılamamasından, kaynaklandığı, dava konusu yangının çıkmasında davalı … Ltd. Şti.’nin %90 (Y.Doksan) oranında kusurlu olduğu, dava dışı … İş Han’ı yasal sahibinin %10 (Y.On) oranında kusurlu olduğu, davalılardan …, … Ltd. Şti.’nin herhangi bir kusurunun olmadığı, davacının toplam zararının 72.398,55 TL. olduğu, davalı İntiba Ltd. Şti.’nin %90 (Y.Doksan) oranında kusur oranına göre davacının zararının 65.158,695 TL. Sinden sorumlu olduğu, olduğu, davalı … Ltd. Şti.’ne ait işyerinin davalı … Sigorta şirketi tarafından 04/09/2011-2012 tarihleri arasında geçerli olmak üzere Kobi Paket Sigorta Poliçesi ile sigortalandığı, sigorta şirketininde sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğu, davalılardan … Sigorta tarafından ibraz edilen … sayılı … Paket Sigorta Poliçesi syf.3 de, kiracının mal sahibine karşı sorumluluğu için 250.000,00-TL,komşuluk sorumluluğu için 250.000,00-TL. verildiği görülmüştür. Buna ek olarak; poliçe özel şartlarında komşuluk sorumluluğunu düzenleyen klozlarda manevi tazminatın teminata dahil edilmediği görülmüştür.Zira dayanak poliçe genel şartları;Yangın Sigortası Genel Şartları: Bu sigorta ile yangının, yıldırımın, infilakın veya yangın ve infilak sonucu meydana gelen duman, buhar ve hararetin sigortalı mallarda doğrudan neden olacağı maddi zararlar, sigorta bedeline kadar temin olunmuştur.  Malik veya Kiracının Komşuluk Sorumluluğu; Malik veya kiracının komşuluk sorumluluğu yangın veya infilak hasarının sirayeti yüzünden komşu bina ve mallarına vereceği zararları karşılar. Yangın veya infilak hasarının sirayeti yüzünden komşulara vereceği zararlar dolayısıyla malik veya kiracının komşulara verilen zararın ve zararın giderilmesi ile ilgili ödenecek tazminatın hesabında esas tutulacak kıymet, Yangın Sigortası Genel Şartları hükümlerine göre bulunacak bina ve muhteviyatının değeridir.Sigorta poliçesi hükümleri, sigortalı tarafından satın alınan rizikonun neler olduğunu ve koşullarını belirler. Uyuşmazlık konusu poliçede de davalılardan … Turizm (sigortalı) yangın poliçesine ek olarak komşuluk sorumluluğu rizikosunu da 250.000,00-TL azami limit ile satın almış durumdadır. Ancak; gerek poliçe genel şartları gerekse de özel şartları uyarınca manevi tazminatın teminat olarak verilmediği anlaşılmıştır. Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlandığından, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde tazminat belirlenmekte olup, MK.nun 4. Maddesi gereğince mahkememizce tarafların sosyo ekonomik durumları,olayın meydana geliş şekli,kusur durumu da dikkate alınarak takdir edilmesi gerektiği anlaşılmakla;davacının davalılardan … Ltd. Şti, …’a yönelik açmış olduğu maddi ve manevi tazminat davasının reddine, davacının davalılardan … Sigorta A.Ş ‘ye yönelik açmış olduğu manevi tazminat davasının reddine, davacının davalılardan … Ltd. Şti ve … Sigorta A.Ş ‘ye yönelik açmış olduğu maddi tazminat davasının dava ve ıslah dilekçesine göre kısmen kabulüne, 65.158,695 TL maddi tazminatın 36.000,00 TL ‘sine davalı … Ltd. Şti’nden olay tarihi olan 25/10/2011 tarihinden, davalı … Sigorta A.Ş ‘den ise 26/01/2012 tarihinden itibaren, 29.158,695 TL ‘sine de ıslah tarihi olan 04/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının davalılardan … Ltd. Şti’ne yönelik açmış olduğu manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, 5.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 25/10/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Verilen karara karşı davacı vekili ile davalı … vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; yerel mahkeme tarafından hükmedilen maddi tazminat miktarlarının ve belirlenen faiz başlangıç tarihlerinin usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiğini, 40.000,00-TL’nin davalı … Ltd. Şti.’nden olay tarihi olan 25.10.2011 tarihinden, davalı … Sigorta A.Ş.’den ise 26.01.2012 tarihinden itibaren, 25.158,695-TL’nin ise ıslah tarihi olan 04.06.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi gerektiğini, yerel mahkemenin manevi tazminat talebi yönünden davacı aleyhine hükmetmiş olduğu vekalet ücretinin lehine hükmetmiş olduğu vekalet ücretinden fazla olamayacağını beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı … Ltd. Şti. vekili istinaf dilekçesinde; yerel mahkemenin dosyayı yeterli şekilde incelemediğini, bilirkişilerin tarafsızlığını kaybettiğini, itiraz üzerine tekrar aynı bilirkişilerden rapor aldırılmasının adil yargılanma hakkının açıkça ihlali olduğunu, ceza dosyasının sonucunun beklenmesi gerektiğini, ceza dosyasının sonucunun hukuk davasının sonucunu doğrudan etkileyeceğini savunarak kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf sebepleri ile bağlı kalınarak yapılan incelemede; Dava; haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasıdır. Uyap üzerinden yapılan sorgulamada dava konusu yangınla ilgili İstanbul 37. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/506 Esas sayılı dosyada verilen mahkumiyet kararının istinaf incelemesinde kaldırıldığı anlaşılmıştır. Uyap üzerinden yapılan sorgulamada dava konusu yangınla ilgili İstanbul 37. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/506 Esas sayılı dosyada verilen mahkumiyet kararının istinaf incelemesinde ön ödeme, HAGB ve basit yargılama hükümlerinin uygulanması gerektiğinin değerlendirilmesi gerekçeleriyle kararın kaldırıldığı, buna göre sübuta ilişkin bir kaldırma gerekçesinin bulunmadığı anlaşıldığından ceza dosyası sonucunun beklenmesi gerektiğine ilişkin istinaf yerinde görülmemiştir. Davacı vekilinin maddi tazminat ve faiz başlangıç tarihlerine ilişkin istinafının incelenmesinde; Davacı vekili dava dilekçesinde fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 40.000,00-TL maddi, 10.000,00TL manevi olmak üzere toplam 50.000,00-TL hasar tazminatının davalı sigorta şirketinden sigorta limiti ile sınırlı olmak koşulu ile ihbar tarihinden itibaren diğer davalılar için ise kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, maddi tazminat alacağını 72.398,55-TL’nin olay tarihinden itibaren davalılardan müştereken müteselsilen tahsili talepli ıslah etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre, davalı … Ltd. Şti.’nin %90 kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda davacının 72.398,55-TL olarak ıslah ettiği talebinin kısmen kabulü ile 40.000,00-TL alacağın davalı … Ltd. Şti.’nden olay tarihi olan 25/10/2011 tarihinden, davalı sigorta şirketinden ihbar tarihi olan 26/01/2012 tarihinden işleyecek yasal faiziyle, 25.158,695-TL’nin ise ıslah tarihi olan 04.06.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Ltd. Şti. ve … Sigorta A.Ş’den müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmesi gerekmektedir. Manevi tazminata ilişkin istinafın incelenmesinde; Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir. Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri, bilinçsizleri ve acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır. Bunlar, kişilik değerlerinin zedelenmesi (TMK 24), isme saldırı (TMK 26), nişan bozulması (TMK 121), evlenmenin feshi (TMK158), bedensel zarar ve ölüme neden olma (BK 47) durumlarından biri ile kişilik haklarının zedelenmesidir (BK 49). Bunlardan TMK’nın 24. maddesi ile BK’nın 49. maddesi daha kapsamlıdır. TMK’nın 24. maddesinin belli yerlere yollaması nedeniyle böyle bir durumun bulunduğu yerde, onu düzenleyen kurallar (örneğin; TMK 26, 174, 287); bunların dışında BK’nın 49. maddesi uygulanır. TMK’nın 24. ve BK’nın 49. maddesinde belirlenen kişisel çıkarlar, kişilik haklarıdır. Kişilik hakları ise, kişisel varlıkların korunmasıyla ilgilidir. Kişisel varlıklar, bedensel ve ruhsal tamlık ve yaşam ile nesep gibi insanın, insan olmasından güç alan varlıklar ya da kişinin adı, onuru ve sır alanı gibi dolaylı varlıklar olarak iki kesimlidir. Dosya kapsamından, davacının manevi tazminat isteminin, davalının mala zarar verme eylemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Mala zarar verme eylemi, davacının cismani zararına neden olmadığı gibi, TBK 58. maddesine göre (818 sayılı mülga BK’nun m.49) kişinin sosyal, fiziki ve kişilik değerlerine saldırı oluşturacak nitelikte bir eylem de değildir. (Yargıtay 4. H.D Esas No: 2016/14131 – Karar No: 2019/172) Açıklanan nedenlerle manevi tazminat talebinin tümden reddi gerekirken kısmen kabulü doğru değildir. Davacı vekilinin manevi tazminat vekalet ücretine ilişkin istinafının incelenmesinde;2019 yılı AAÜT 3/2; “Müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur.” şeklindedir. Aynı tarifenin 10. maddesinde ise; “Davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına bu Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez. Bu davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, bu tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur. Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir.” düzenlemesi mevcuttur. Buna göre manevi tazminatın reddi nedeniyle davalılar lehine tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle; taraf vekillerinin istinaf istemlerinin kabulü ile manevi tazminatın tümden reddi ile davalılar lehine manevi tazminat yönünden tek vekalet ücretine hükmedilmesine ayrıca maddi tazminat ve faiz başlangıç tarihlerine ilişkin olarak da yeniden hüküm kurulmak üzere ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; A- Davacı vekili ile davalı … Tic. Ltd. Şti. vekili istinaf başvurusunun KABULÜ ile; İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 12/03/2019 tarih 2016/8 Esas – 2019/217 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-b/2.maddesi gereğince yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, yeniden hüküm oluşturularak; 1-Davacının davalılar … Ltd. Şti ile davalı …’a yönelik açmış olduğu maddi tazminat talebinin REDDİNE, 2-Davacının tüm davalılara yönelik açmış olduğu manevi tazminat talebinin REDDİNE, 3-Davacının 72.398,55-TL olarak ıslah ettiği talebinin KISMEN KABULÜ ile, 65.158,695-TL alacağın 40.000,00-TL’sinin davalı … Ltd. Şti.’nden olay tarihi olan 25/10/2011 tarihinden, davalı … Sigorta A.Ş’den ihbar tarihi olan 26/01/2012 tarihinden işleyecek yasal faiziyle, kalan 25.158,695-TL’nin ise davalı … Ltd. Şti. ve … Sigorta A.Ş’den ıslah tarihi olan 04/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine 4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 4.450,99-TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 742,50-TL harç ile ıslah edilen 553,29-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 3.155,20-TL nin davalılar … Ltd. Şti ile davalı … Sigorta A.Ş’den alınarak hazineye gelir kaydına, 5-Davacı tarafça yatırılan 21,15-TL başvurma harcı ile 742,50-TL peşin harç, 553,29-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 1.316,94-TL harç giderinin davalılar … Ltd. Şti ile davalı … Sigorta A.Ş’den alınarak davacıya verilmesine, 6-Davacı tarafça yapılan 2.360,80-TL yargılama giderinin davanın kabul edilen bölümü üzerinden hesaplanan 2.124,72-TL sinin davalılar … Ltd. Şti ile davalı … Sigorta A.Ş’den alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, 7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davanın maddi tazminatın kabul edilen bölümü üzerinden belirlenen 9.270,63-TL vekalet ücretinin davalılar … Ltd. Şti ile davalı … Sigorta A.Ş’den alınarak, davacıya verilmesine, 8-Davalılar … Ltd. Şti ile davalı … Sigorta A.Ş kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden, yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maddi tazminatın reddedilen bölümü üzerinden belirlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, adı geçen davalılara verilmesine, 9-Davalılar … Ltd. Şti ile davalı … kendisini vekil ile temsil ettiğinden yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maddi tazminat talebinin reddi nedeniyle 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalılara verilmesine, 10-Tüm davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden, yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca manevi tazminat talebinin reddi nedeniyle belirlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalılara verilmesine, 11-Yargılama sırasında gider avansı yatırılması halinde arta kalan kısmın yatıran tarafa iadesine, B- İstinaf incelemesi bakımından; 1-Davacı tarafından peşin yatırılan 44,40-TL, davalı … Ltd. Şti tarafından yatırılan 309,09-TL istinaf karar ve ilam harcının, istem halinde yatıranlara iadesine, 2-Dosya üzerinden inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 3-İstinaf aşamasında istinaf yasa yoluna başvuran taraflarca yapılan giderlerin takdiren üzerlerinde bırakılmasına, 4-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, 5-HMK’nın 359. Maddesinin 4. fıkrası gereği kararın taraflara tebliği işlemi ile 302. maddesinin 5. fıkrası gereği harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.18/01/2022