Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/1869 E. 2023/1224 K. 12.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1869
KARAR NO: 2023/1224
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/03/2021
NUMARASI: 2019/180 Esas – 2021/257 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 12/04/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK’ nın 353.maddesi gereğince dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; 10/07/2018 tarihinde “…, … Sokak NO:… önü Küçükçekmece/İstanbul” adresinde … ile yüklenici firması … Taah.Ltd.Şti. tarafından yapılan çalışma sırasında davacı şirkete ait tesislere hasar verildiğini, davacı şirket personelince arızanın giderilmesi ve enerji verilmesine müteakip hasara maruz kalan tesislerin onarım için kullanılan malzeme ve işçilik gibi bedellerini kapsayan hasar bedeli olan 5.925,30-TL’nin hasar verenler aleyhine tahakkuk ettirildiğini, 10/07/2018 tarihinde, Sefaköy İşletme Müdürlüğü hizmet sahasında bulunan Küçükçekmece ilçesi, …, … Sokak NO:… Küçükçekmece/İstanbul adresinde davalılar tarafından yapılan çalışma sırasında, müvekkil şirkete ait tesislere hasar verildiğini, davacı şirket personelince arızanın giderilmesi ve eneıji verilmesine müteakip hasara maruz kalan tesislerin onarım için kullanılan malzeme ve işçilik gibi bedelleri kapsayan hasar bedeli olan 3.753,37-TL’nin hasar verenler aleyhine tahakkuk ettirildiğini, davalılar tarafından her iki hasar bedelinin ödenmemesi üzerine borçlular aleyhine 9.678,87-TL hasar bedeli, 338,89 -TL işlemiş faizi olmak üzere toplam 10.017,76-TL’nin tahsili amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E, sayılı takip dosyası ile ilamsız takip yapıldığını ve borçluya ödeme emri gönderildiğini, davalıların ödeme emrine itiraz ederek takibi durduğunu borçluların itirazının haksız ve dayanaksız olduğunu beyanla icra dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, kötüniyetli karşı tarafın %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Tic. Taah. Ltd. Şti vekili cevap dilekçesinde; …’ın dava dilekçesinde belirtmiş olduğu iddiaların gerçeği yansıtmadığını, kablo kanalının derinliğinin 80 cm olarak ayarlandıktan sonra en altta 10 cm derinliğinde kum dökülmesi sonrasında kablo bu kumun üstüne yerleştirilmesi gerektiğini, bu kumun üstüne ise sırasıyla uyarı amacı taşıyan kırmızı tuğla (…) döşenmesi gerektiğini, geri kalan boşluğun ise dolgu malzemesi ile doldurulması gerektiğini, kırmızı tuğlanın “20 cm” üstünde olacak şekilde ikaz bandı yerleştirilmesi gerektiğini, bu hasarın meydana gelmesinde tek ve asli kusurlunun davacının kendisi olduğunu, davacı şirketin sadece 45 cm derinlikte kazı yaptığını, elektrik hattının üstüne kum dökmediğini, şerit ve tuğla koymadığını, yapılan her kazıda müvekkil şirket işçilerinin iş kazası tehlikesi yaşamaları nedeniyle asıl mağdur olan taraf müvekkili şirket olduğunu, davacı şirketin ödeme emrine konu ettiği alacakların haksız olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur. Davalı … A.Ş vekili verdiği cevap dilekçesinde; Müvekkili şirket tarafından davacı tarafından dava dilekçesinde belirtilen adreste herhangi bir çalışma yapılmadığını, bu nedenle husumet itirazında bulunduklarını, davayı kabul anlamına gelmemekle kaydı ile davacının genel idare giderlerinden olan işçilik ve vasıta giderlerinin isteyemeyeceğini, bu durum yargıtay içtihatları ile sabit olduğunu, davacının kusur durumunun da araştırılması gerektiğini beyanla davanın reddine, masraf ve vekalet ücretinin davacıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; “… Alınan bilirkişi raporu ile davacı tarafından talep edilen hasar beledinin makul ve … birim fiyatlarına uygun olduğu, onarımın davacının kendi adamları tarafından yaptırılmış ise işçilik ve araç personel bedelinin hasara dahil edilemeyeceği, aksi durumda söz konusu bedelin hasara dahil edilebileceği tespit edilmiştir. Davacı tarafça rapora itiraz dilekçesinde onarım işlemlerinin yüklenici şirket olan Sefaköy İşletme Müdürlüğünün komutasında olan Arıza Onarım ve Bakım birimi tarafından gerçekleştirildiği beyan edilmiş ise de; davacının anonim şirket olduğu, Şirket faaliyetinin devamlılığının sağlanması için sürekli olarak istihdam ettiği işçilerinin bulunmakta olduğu, davacı şirket tarafından dava konusu hasarın giderilmesi için özel olarak işçi tutulup, araç temin edilerek harcama yapıldığına dair her hangi bir delil ve fatura sunulmadığı, bu nedenle davacı tarafça montaj, personel ve araç bedeli olan tutarların talep edilemeyeceği, gerçek zarar ilkesine göre davacının davalılardan 312,65-TL (48,13-TL+264,52-TL) malzeme bedeli ve 94,32-TL KDV’si olmak üzere toplam 368,93-TL asıl alacağın zararın oluşmasında kusuru bulunan davalı … Ltd. Şti.den talep edebileceği, her ne kadar davalı Türk Telekom tarafından zarar nedeni ile hasar bedelinden yüklenicisi firmanın sorumlu olduğunu savunmuş ise de davalı iş sahibi … TBK’nın 66. maddesi gereğince “adam çalıştıran” sıfatıyla olmak üzere sorumlu olacağı, taraflar arasındaki sözleşmenin bunun aksine olan ve iç ilişkiyi düzenleyen hükümlerinin zarar gören üçüncü kişilere karşı öne sürülmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla davalıların tespit olunan zarar bedelinden müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları anlaşılmıştır. Takip talebinde; davacı tarafça hasar tarihinden itibaren takip tarihine kadar asıl alacağa işleyecek yasal faiz talep edildiği görülmekle, yapılan hesaplamada [(368,93-TL x9x143)/36500=13,09-TL] asıl alacağın haksız fiil tarihi olan 10/07/2018 tarihinden itibaren takip tarihine kadar hesap olunan 13,09-TL işlemiş yasal faizi talep edilebileceği anlaşılmıştır.Açıklanan nedenlerle, davacının davalılardan 10/07/2018 tarihinde “…, … Sokak NO: … – No:… önü Küçükçekmece/İSTANBUL” adresinde meydana gelen hasar nedeniyle takip tarihi itibari ile 368,93-TL asıl alacak, 13,09-TL işlemiş faiz talebinde bulunabileceği, bu tutar yönünden başlatılan icra takibine davalı takip borçlularının vaki itirazının haksız olduğu, dava konusu alacak miktarının belirlenmesi yargılamayı gerektirdiğinden ve likit (muayyen) olmadığından icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceği anlaşılmakla, davanın kısmen kabulüne… …İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına davalılar tarafından 368,93-TL asıl alacak, 13,09-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 382,02-TL alacağa yönelik yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin belirtilen miktarlar yönünden takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yasal faizi ile birlikte kaldığı yerden devamına, fazlaya dair istemin reddine, Alacak niteliği itibari ile likit ve belirlenebilir olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine, …” karar verilmiştir. Verilen karara karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Hükme esas alınan bilirkişi raporunun hatalı olduğunu beyanla Yerel Mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi gereğince istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Dava; Davalı tarafça yapılan alt yapı çalışması sırasında davacının şebeke hattına verilen zararın tazminine ilişkin yapılan takibe itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.Emsal davaya ilişkin Yargıtay 4.Hukuk Dairesi’nce verilen 2018/1089 Esas -2018/5527 Karar sayılı ilamda “Haksız fiil sebebiyle dışarıdan işçi tutulup zararın giderildiği kanıtlanmadığı takdirde maddi hasar montaj bedeli,araç eleman bedeli,etüt koordinasyon bedeline dair bu giderlerin istenemeyeceği”, aynı dairenin 2015/10383 Esas- 2015/12692 karar nolu başka bir ilamında ise “dağıtılamayan enerji bedeli istenemeyeceği,arızanın ilgili yönetmelik kapsamında belirlenen süre içinde giderilmesi ve eşik süresinin aşılmaması sebebiyle eşik kesinti süresi bedelinin de talep edile- meyeceği ” belirtilmiştir. İlk Derece Mahkemesince yaptırılan inceleme sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunun dosya kapsamındaki diğer delillerle, İlk Derece Mahkemesince yaptırılan inceleme sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunun dosya kapsamındaki diğer delillerle örtüşmesine ve denetime elverişli olmasına, uzman bilirkişi raporunda belirtilen maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük görülmemesine göre davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.Dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklar ve gerekçe içeriğine göre, İlk Derece Mahkemesi kararında davanın esasıyla ilgili tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/180 Esas ve 2021/257 Karar sayılı kararına yönelik davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, peşin yatırılan 164,55 TL harcın mahsubu ile bakiye 15,35 TL harcın davacıdan tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine, 3- Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,5-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,6-Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince, miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 12/04/2023