Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2020/854 E. 2020/561 K. 24.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/854
KARAR NO: 2020/561
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/08/2019 tarihli ara karar
NUMARASI: 2017/671 Esas
DAVANIN KONUSU: Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
KARAR TARİHİ: 24/07/2020
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK’ nın 353.maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekilince ilk derece mahkemesine sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin davalı Organize Sanayi Bölgesi katılımcıları olduğu, davalı İST. KOSB. Yönetiminin 2004 yılında OSB ifraz ve parselasyonu tamamlanmasına rağmen müvekkillerine ait taşınmazların tapu tescil işlemlerini tamamlamadığı, 03 Mart 2016 tarihli davalı KOSB. Yönetiminin Genel Kurulunun usule aykırı olduğu, buna dair iptal davalarının mevcut olduğu, bu kararla tahsisi iptal edilip geri alınan iki parsel için müvekkillerine herhangi bir ödeme ve bilgilendirme yapılmadığı, müvekkillerinin OSB Genel Kurul üyeliğinin devam ettiği, sonradan yapılan 16/03/2017 tarihli genel kurul toplantısına da müvekkillerinin davet edilmediği, bu toplantının da usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek, taşınmazların tapu sicilinde yapılacak spekülatif ve muvazaalı işlemlerin ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına, müvekkillerinin davalı KOSB. katılımcısı olduklarının tespitine, 16/03/2017 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların ihtiyati tedbir yoluyla yürütülmesinin geri bırakılmasına, iptaline ve yok hükmünde sayılmasına karar verilmesini talep edilmiştir. Davalı vekilince sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davacıların katılımcı olmadıklarından taraf ehliyetleri bulunmadığını, davanın süresinde açılmadığını, dava konusu parseller farklı olduğundan birlikte dava açılamayacağını, müvekkili tarafından yapılan tüm işlemlerin kanuna uygun olduğunu, ayrıca Bakanlığın talimatıyla yapıldığını, davacıların 2001 yılından beri yapmaları gereken inşaatları yapmadıklarını, bu nedenle 11.02.2010 tarihli genel kurulda Organize Sanayi Uygulama Yönetmeliği’nin 108. Maddesi gereğince işlem yapılması için karar alındığını, bu kararın davacılara tebliğ edildiğini, 10/03/2011 ve 15/03/2012 tarihlerinde yapılan ve davacıların da katılımcı oldukları genel kurul toplantılarında da aynı konuda karar alındığını, bu kararlar doğrultusunda 26/04/2012 tarihli yönetim kurulu toplantısında davacıların da aralarında bulunduğu 5 katılımcının tahsislerinin inşaat başlama tarihlerine kadar iptaline, inşaatlara başlanması durumunda ise tahsis iptalinin kaldırılmasına karar verildiğini, buna rağmen davacıların inşaatlara başlamadığını, Bakanlık tarafından yapılan teftiş sırasında da inşaata başlamayanlar hakkında ilgili mevzuat çerçevesinde işlem yapılması talimatının verildiğini, bu doğrultuda 28/05/2015 tarihinde yapılan yönetim kurulu toplantısında davacılara yapılan tahsislerin iptallerinin bildirilmesine karar verildiğini, bu nedenle 16/03/2017 tarihli genel kurula davet edilmediklerini belirtilerek, öncelikle usuli itirazları doğrultusunda aksi halde esas yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince 06.08.2019 tarihli ara karar ile ; “Mahkemece verilen 25/03/2019 tarihli ara kararın, davacılar vekili tarafından 26/04/2019 tarihinde istinaf edildiği, istinaf yoluna başvurma harcı, istinaf karar harcı tamamlatılması hususunda çıkartılan muhtıranın davacı tarafa 05/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı … tarafından 10/05/2019 tarihli dilekçe ile muhtıraya itiraz edildiği, davacının dosyanın harçsız olarak istinaf incelemesine gönderilmesi isteminin 07/06/2019 tarihinde reddine karar verildiği, ara kararın davacılar vekiline tebliğ edildiği, yasal süre içerisinde eksiklik tamamlanmadığından HMK.nun 344. maddesi gereğince davacılar vekilinin istinaf başvuru isteminden vazgeçmiş sayılmasına, istinaf başvurusu için harç yatırılmadığı anlaşıldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, “dair karar verildiği, ara kararın davacılar vekiline 12.08.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı asil … tarafından 19.08.2019 tarihinde istinaf kanun yoluna başvurulduğu, adli yardım talebinde bulunulduğu nedeniyle harç yatırılmadığı anlaşılmıştır. Davacı … istinaf dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin reddine dair karara karşı yaptıkları istinaf başvurusunda düzenlenen muhtıranın usul ve yasaya aykırı olduğunu, muhtıraya yaptığı itiraz üzerine, ilk derece mahkemesince 07/06/2019 tarihli ara karar ile istinaf isteminden vazgeçmiş sayılmasına karar verildiğini, 07/06/2019 tarihli ara kararla taraflarına HMK’nın 344. maddesi gereğince kesin süre verilmediğini, 07/06/2019 tarihli kararla kesin süre verilmiş gibi bu karardan iki ay sonra istinaf başvurusundan vazgeçmiş sayılmasına karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, muhtıranın ve 07/06/2019 tarihli kararın yasanın aradığı yönteme uygun kabul edilmesinin mümkün olmadığını, HMK’nın 344. maddesi gereğince istinaf başvurusundan vazgeçmiş sayılması ve başvurunun yapılmamış sayılmasına dair karar verilmesinin yasaya aykırı olduğunu, İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/677 Esas sayılı dava dosyasına konu genel kurul kararı mucibince belirlenen bedelin henüz taraflarına ödenmediğini, davalı yönetimin, maliki olduğu arsa ile ilgili tüm tasarruf haklarını kısıtladığını, istinaf başvurusuna ilişkin yargılama giderlerini süresi içerisinde karşılayamayacağını, adli yardım talebinde bulunmak zorunda kaldığını beyan ederek, adli yardım talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesinin 06/08/2019 tarihli kararının kaldırılarak, ihtiyati tedbir taleplerinin reddine ilişkin ara karar aleyhine yaptıkları istinaf başvurusunun incelemesi ve kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf edilen karar; 06.08.2019 tarihli istinaf talebinin reddine dair verilen ek karardır. Dava dosyası daha evvel Dairemizin 2019/2249 Esasını almış olup, dava dosyasında davacının adli yardım talebi HMK’nın 336/3.madde ve fıkrası ile 337/1.madde ve fıkrasının 2.cümlesi (Ek cümle: 11/04/2013 – 6459 S.K./23.md) düzenlemeleri gereğince, duruşma açılmak suretiyle değerlendirilmiş, 18/02/2020 tarihli ara kararla bu istemin yasal şartlar oluşmadığından reddine karar verilmiş, bu ret kararına karşı yapılan itiraz da İstanbul BAM 5. H.D.’nin 2020/1 D.İş E-K sayılı 18/03/2020 tarihli kararıyla reddedilmek suretiyle adli yardım talebinin reddi kararı kesinleşmiş ve yine davacının 06/08/2019 tarihli ek kararı yönünden HMK’nın 344.maddesine göre harç eksikliğinin giderilmesi yönünden HMK’nın 352.maddesi uyarınca dava dosyasının geri çevrilmesine karar verilmiş, eksik harç tamamlanarak dava dosyası Dairemizin 2020/854 Esasını almıştır. İlk derece mahkemesince 30.04.2019 tarihli harç ve masraf tamamlanmasına yönelik davacı tarafa muhtıra çıkartılmış, davacı asil tarafından 10.05.2019 tarihinde muhtıraya karşı itiraz dilekçesi sunulmuş, mahkemece 07.06.2019 tarihinde davacının muhtıraya itirazının ve dosyanın harçsız olarak istinafa gönderilmesinin reddine karar verilmiştir. Yine mahkemece 06.08.2019 tarihli ek karar ile yasal süre içerisinde eksiklik tamamlanmadığından istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş, davacı asil tarafından 19.08.2019 tarihli istinaf dilekçesi ile istinafın reddine dair verilen kararının kaldırılması talebinde bulunulmuştur. Dairemizin 2019/2249 Esas 2020/464 Karar 10.06.2020 tarihli kararı ile davacının adli yardım talebi reddedilerek kesinleştiğinden ve davacının harç ve masraf tamamlanmasına yönelik muhtıraya rağmen harcı süresinde yatırmadığından ilk derece mahkemem kararı yerinde olup istinaf talebinin HMK’nın 353/1(b)1 maddesi gereğince reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/671 Esas, 06/08/2019 tarihli ara kararı usul ve yasaya uygun olduğundan davacı …’ın istinaf başvurusunun 353/1(b)1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 54,40 TL istinaf karar harcının, peşin alındığından yeterliliğine, başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından yatırılan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 4-Davacı tarafından ayrıca yatırılan istinaf gider avansı bulunmadığından, iade konusunda karar verilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına, 6-HMK’nın 359.maddesinin 3. fıkrası gereği kararın taraflara tebliği işleminin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-f. maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.24/07/2020