Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2020/528 E. 2022/362 K. 09.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/528
KARAR NO: 2022/362
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/06/2019
NUMARASI: 2017/1114 Esas – 2019/637 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/02/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK’ nın 353.maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; 17/10/2015 tarihinde Pendik … Müdürlüğü hizmet sahası… Mah. … Cad. No:… adresinde … adına altyapı çalışması kapsamında kazı çalışması yapan … tarafından şirketlerine ait güzergahın hasara uğradığını, söz konusu zararlar ilgili İstanbul Anadolu 6. ATM’nin 2015/2039 D. İş sayılı dosyasında tespit yaptırıldığını, söz konusu tespitler sonucu … İnşaat tarafından altyapı güzergahları ıslah edilmiş ise de zararlarının tam olarak giderilmediğini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 13.332,00-TL toplam hasar bedelinin, hasar tarihi olan 17/10/2015 tarihinden itibaren Merkez Bankasının kısa vadeli krediler için belirlediği ve değişebilir oranlarda avans faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı … A.ş vekili cevap dilekçesinde; davacıya ait güzergah, menholler ve kabloları hasara uğrattığı, işbu hasarın İstanbul Anadolu 6.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/2040 D.İş sayılı dosyasıyla tespit edildiğini, tespitler sonrasında müvekkili şirketin alt yapı güzergahlarını ıslah etmesine rağmen; davacının zararının tam olarak giderilmediğini ve hasarın davacının yüklenici firması olan; … firması tarafından giderildiğini, müvekkili şirketin, davacının iddia etmiş olduğu hizmet sahası kapsamında yer alan her iki hasardan doğan zararını gidermiş ve alt yapı sistemlerini tekrar eski hale getirildiğini, bu sebeple işbu hasar bedellerinin tahsili talepli dava konusuz kaldığını, müvekkili şirketçe kamusal hizmetin tamamlanmasından sonra zarar görmüş yer altı kabloları var ise; tespit talep eden şirket, iletişimin kesilmemesi için derhal müdahale ve onarım yapmakta, buna ilişkin masrafları ise müvekkil şirkete ceza olarak yansıtmak suretiyle hak edişinden kesmekte veya müvekkil şirketten nakden tazmin edildiğini, bu nedenle davanın reddini savunmuştur. Davalı … vekili cevap dilekçesinde; müvekkili idare ile yüklenicileri arasında işlerin yapılması amacıyla istisna akdi yapıldığını, sözleşme gereği yüklenicilerin kendi hesabına ve müvekkili idareden bağımsız olarak iş yapmayı üstlendiğini, müvekkili …’nin diğer davalı müteaahhidin çalıştırdığı elemanlara hiçbir şekilde talimat vermesinin, onları seçmesinin ve denetlemesinin söz konusu olmayacağını, bu görevlerin yüklenici firmaya ait olduğunu belirterek davanın reddini, esasa girilmesi halinde bu sefer esasten reddini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesince; “… davalılardan … tarafından diğer davalı … Tic. A.Ş’ e ihale edilen iş sebebiyle taraflar arasında istisna sözleşmesi imzalanmış olup, istisna sözleşmesinde işverenle çalıştırılan kişi arasında tabiyet ilişkisi bulunmadığından, yüklenici olan … Tic. A.Ş’ nin haksız eyleminden ileri gelen zararlardan iş sahibi olan … sorumlu tutulamaz. (Yargıtay 4.HD.12.04.2005 tarih, 2004/7612 E. ve 2005/3824 K. sayılı kararı) Bu sebeple davalılardan …’e karşı açılan davanın husumetten reddine karar verilmiş olup diğer davalıya karşı açılan davanın ise tazmini istenen zararın tamamen ödenmesi sebebiyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, …” karar verilmiştir. Verilen karara karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Kararın husumetten reddine dair olan kısmının usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konu zarar bedeli diğer davalı firma tarafından ödenmiş olmasına ve uyuşmazlık çözülmesine rağmen, davalı … vekilinin yargılamanın gereksiz yere uzayacağını bile bile sulh yetkisi olmadığından dem vurarak vekalet ücreti talep etmesinin hukuka aykırı olduğunu beyanla Yerel Mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf sebepleri ile bağlı kalınarak yapılan incelemede; Dava; haksız fiil nedenine dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir. Davalı … Genel Müdürlüğü ile diğer davalı arasında, imzalanan sözleşme hükümleri uyarınca TBK’nın 66. maddesi anlamında adam çalıştıran ilişkisi vardır. Davalılar arasında yapılan sözleşmede, işin yapımı sırasında verilecek zararlardan …’nin sorumlu olmadığı belirtilse dahi, sözleşme hükümlerinin taraflar arasında geçerli olacağı ve 3. kişi olan davacıya karşı ileri sürülemeyeceği, bu hali ile, davalı … Genel Müdürlüğünün de diğer davalı ile birlikte zarardan müteselsilen sorumlu olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf istemi yerindedir. Ancak bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının HMK 353/1-b/2 hükmü gereğince kaldırılmasına, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, davacı vekilinin vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi bulunmadığından taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; A-Davacı vekilinin istinaf isteminin KABULÜ ile; İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2017/1114 Esas – 2019/637 Karar sayılı mahkeme kararının HMK’nın 353/1-b/2.maddesi gereğince yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, yeniden hüküm oluşturularak;1-Dava konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 2-Alınması gerekli 80,70-TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin olarak yatırılan 31,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 49,30-TL harcın davalılardan müteselsilen tahsili ile hazine adına irad kaydına,3-Davacı vekilinin vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi bulunmadığından taraflarca yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 4-Yargılama sırasında gider avansı yatırılması halinde arta kalan kısmın yatıran tarafa iadesine, B- İstinaf incelemesi bakımından ;1-Davacı tarafından peşin yatırılan 54,40-TL istinaf karar ve ilam harcının, istem halinde kendisine iadesine, 2-Dosya üzerinden inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 3-İstinaf aşamasında istinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafça yapılan giderlerin takdiren üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, 5-HMK’nın 359. Maddesinin 4. fıkrası gereği kararın taraflara tebliği işlemi ile 302. maddesinin 5. fıkrası gereği harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.09/02/2022