Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2020/290 E. 2022/24 K. 11.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/290
KARAR NO: 2022/24
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/10/2019
NUMARASI: 2018/934 Esas – 2019/956 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 11/01/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK’ nın 353.maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı tarafından açılmış olan İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/1620 E. Sayılı menfi tespit dosyasında verilen “İcra dosyasına yatırılan paranın ödemesinin durdurulması” şeklindeki ihtiyati tedbir kararı nedeniyle, icra dosyasına yatırılan parayı zamanında alamadığını, zarara uğradığını, davanın kendileri lehine sonuçlandığını, ihtiyati tedbir kararı nedeniyle uğradığı zararın tazminini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde ; davacı tarafından açılan İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı dosyasının borçlusu olmamasına rağmen icra dairesi tarafından kendilerine gönderilen haciz ihbarnamesine verilen cevap ile gerçekte borçları olmadığı halde takip borçlusu firmaya borçluymuş gibi cevap verdiklerini, daha sonra bu hatanın düzeltilmesi için icra dairesine yeniden yazı yazdıklarını akabinde davacıya karşı menfi tespit davası açmak zorunda kaldıklarını davanın aleyhe sonuçlandığını davacı iddialarını kabul etmediklerini ileri sürmüştür. İlk Derece Mahkemesince;”İncelenen dava dosyası, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi ve toplanan tüm delillerle; davacının İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/1620 E. 2016/99 K. Sayılı dosyası kapsamında verilen ihtiyati tedbir nedeniyle alacaklısı olduğu İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına yatırılan paraya tahsil edemediği, paranın icra dosyasına yatırıldığı tarih olan 30/09/2014 tarihi ile ihtiyati tedbirde geçen sürenin sonu olan (davacının parayı alabileceği tarih olan) 06/07/2017 tarihleri arasında avans faiz hesabına göre (dosyaya sunulan 24/06/2019 tarihli bilirkişi raporunda ayrıntılı olarak hesaplanmış olduğu üzere) davacının 6.288,26-TL maddi zararının bulunduğu belirlendiğinden davanın bu kapsamda kabulüne karar verilmiştir.” Verilen karara karşı davalı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının tedbire itiraz etmeyerek zararın meydana gelmesinde etkili olduğunu, menfi tespit davası sırasında tedbir talep etmekte haklı olduklarını, dava dışı dernek ile müvekkili şirketin sorumluluklarının belirlenmesinin yargılamayı gerektirir mahiyette olduğunu, icra dosyasından yapılan geç tahsilat nedeniyle gecikme faizinin müvekkiline yüklenemeyeceğini, faiz hesabının işbu davanın açıldığı tarihe kadar yapıldığını, oysa menfi tespit davası kararının kesinleşmesine kadar hesaplama yapılması gerektiğini, ıslah ile arttırılan kısma dava tarihinden itibaren faiz işletilmesinin hatalı olduğunu, 6100 sayılı HMK’nın 339. maddesinin 3. Fıkrası uyarınca ıslah edilen kısım yönünden zaman aşımı süresinin dolduğunu ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:İstinaf sebepleri ile bağlı kalınarak yapılan incelemede; Dava; haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararın tazmini davasıdır.Haksız ihtiyati tedbirden dolayı maddi tazminat davası açılabilmesi için icra edilmiş bir tedbir kararının bulunması, bu tedbirin haksız olduğunun ortaya çıkması, tedbir sebebiyle zarar meydana gelmiş olması ve zarar ile haksız ihtiyati tedbir arasında uygun illiyet bağının bulunması gerekir. Davacı tarafından başlatılan icra takibinde ;davalı 30.09.2014 tarihi itibariyle dosya borcu toplamı olan 21.738,09-TL’ yatırmış ve İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesinde 2014/1620 esas sayısına kayıtlı menfî tespit davası açarak dosyaya yatırılan paranın ödenmesinin durdurulması amacıyla ihtiyati tedbir talep etmiştir. Mahkemece tedbir kararı verilerek icra dosyasındaki para davacıya ödenmemiştir. Davalı firmanın açtığı menfi tespit davası reddedilmiş, red kararının kesinleşmesiyle, 16.06.2017 tarihinde tedbir hükümsüz hale gelmiştir. Bu şekilde davalı tedbir kararı alarak icra ettirmiş ve davacının icra dosyasındaki parayı almasına mani olarak zarar görmesine neden olmuştur. Davalının açtığı menfi tespit davası reddolunmuş olmakla tedbirin haklı olmadığı anlaşılmıştır. Davacı, zararını; icra dosyasındaki paranın geç alınabilmesi olarak açıklamış ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 1.000,00-TL değerinde dava açmıştır. İddia edilen zararın ileri sürülen şekline göre dava belirsiz alacak davası olmayıp kısmi davadır. Davacı bilirkişi raporundan sonra yapılan faiz hesabına göre ıslah dilekçesi sunarak 1.000 TL değerindeki davasına 5.288,26-TL alacak daha ilave ederek toplam 6.288,26-TL talep etmiştir. Islah 01.07.2019 tarihinde yapılmıştır. Davalı vekili ıslah dilekçesini duruşmada tebliğ almış ve iki haftalık yasal süre içerisinde ıslah edilen miktar yönünden HMK 399 uyarınca zaman aşımı itirazında bulunmuştur. HMK 399/ (3) uyarınca; Tazminat davası açma hakkı, hükmün kesinleşmesinden veya ihtiyati tedbir kararının kalkmasından itibaren, bir yıl geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Davaya sebebiyet veren ihtiyati tedbir; reddedilen davanın 15.06.2017 tarihinde kesinleşmesiyle yasal olarak kalkmış olup bu maddeye göre 16.06.2018 tarihinde dava açma hakkı zaman aşımına uğramıştır. Açıklanan nedenlerle davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ,HMK 353/1-b-2 uyarınca yeniden esas hakkında ; Davanın kısmen kabulü ile; 1.000,00-TL’nin dava tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; A-Davalının istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/934 Esas – 2019/956 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-b.2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA; yeniden hüküm oluşturularak;1-Davanın kabulü ile;1.000,00-TL’nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, 2-Alınması gereken 68,31-TL karar ve ilam harcının, peşin yatırılan 31,40-TL ile ıslahen yatırılan 91,00-TL harç toplamı olan 122,40-TL harçtan mahsubu ile kalan 54,09-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, 3-Davacı tarafından yapılan 31,40-TL başvurma harcı ile 68,31-TL peşin harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 4-Davacı tarafından yapılan 1565,00-TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre 248,87-TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, bakiye yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, 5-Davalı tarafından yapılan 45,60-TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre 38,35-TL harcın davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, 6-Davacı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir edilen 1.000,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 7-Red edilen miktar üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir edilen 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 8-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine, B- İstinaf incelemesi bakımından 1-Davalının istinaf başvurusu kabul edildiğinden yatırmış olduğu 107,39-TL istinaf karar ve ilam harcının, istem halinde kendisine iadesine, 2-Dosya üzerinden inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 3-İstinaf aşamasında istinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin takdiren üzerlerinde bırakılmasına, 4-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, 5-HMK’nın 359. Maddesinin 3. fıkrası gereği kararın taraflara tebliği işlemi ile 302. maddesinin 5. fıkrası gereği harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına, HMK. m. 353/1-b.1 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK. m. 362/1-a mad. gereğince, miktar itibariyle kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.11/01/2022