Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2018/989 E. 2019/744 K. 17.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/989
KARAR NO : 2019/744
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/12/2017
NUMARASI : 2011/100 – 2017/1223
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 17/04/2019
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK’ nın 353.maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili yerel mahkemeye vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait … plakalı aracın Büyük İstanbul Otogarında parketmiş vaziyette bulunurken 18/09/2009 tarihinde meydana gelen su baskınında zarar gördüğünü, müvekkiline ait aracın zarar görmesine, davalı … ve … gereken kanalizasyon hizmetlerini yapmaması, diğer davalının aynı yerde yaptığı toprak dolgusu nedeniyle gereken tedbirleri almamasının neden olduğunu, tamir masrafları nedeniyle aleyhlerine icra takibi yapıldığını, müvekkilinin aracında ayrıca değer kaybı oluştuğunu ileri sürerek, tamir masrafı olarak şimdilik 3.000,00 TL, araçtaki değer kaybı nedeniyle şimdilik 2.000,00 TL, aracın kullanılamaması nedeniyle şimdilik 3.000,00 TL olmak üzere toplam 8.000,00 TL tazminatın davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçelerinde özetle; zamanaşımı def’inde bulunmuş, müvekkilinin kusurunun bulunmadığı ve husumet yöneltilemeyeceğini, su baskının diğer davalı şirketin yaptığı kazıdan kaynaklandığını, göçme nedeniyle tıkanan Ayvalı deresinde müvekkili idarece gerçekleştirilen bir çalışma bulunmadığını, müvekkili … Genel Müdürlüğünün inşaatları denetleme ve kontrol gibi bir yükümlülüğü bulunmadığını savunarak davanın reddini savunmuştur.Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, yağmur suyu hatlarının bakım ve onarımının … görev ve sorumluluk alanında olmadığını, dere ıslahlarının yapılması konusunda … Genel Müdürlüğünün yetkili kılındığını, yağmur suyu hatlarının da … Genel Müdürlüğü tarafından yapılmasına karar verildiğini, dava konusu olaya ilişkin yüklenici sorumlulukları ve gerekli önlemlerin alınıp alınmadığının yüklenici- … sözleşmesi gereğince … sorumluluğunda olduğunu, davaya konu işin özel teknik şartnamesine göre sorumluluğun müteahhit firmada olduğunu, müvekkili Belediyeye ve … Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilemeyeceğini belirterek davanın reddini istemiştir.Davalı … şirketi vekili cevap dilekçelerinde özetle; zamanaşımı def’inde bulunmuş, müvekkilinin …. İnşaatını projelerine uygun olarak, … ve ilgili Belediyelerin verdiği onaylarla ilgili mevzuata uygun olarak gerçekleştiğini, davaya konu zarar ile müvekkili şirket tarafından yapıldığı iddia edilen toprak dolgu arasında illiyet bağı bulunmadığını, dolayısıyla zararın oluşumunda müvekkili şirketin hukuka aykırı bir fiili ve kusuru veya ihmali bulunmadığını, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, su baskının diğer davalı … hizmet kusurundan kaynaklandığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; “…Bir kısım davalılarca zamanaşımı itirazında bulunulmuş ise de… Davacı vekili müvekkilinin olayın davalıların kusurundan kaynaklandığını Kasım 2010 tarihinde öğrendiğini ileri sürmüş olup dosyada bunun aksine bir delil bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda davacı vekilinin savunmasına itibar edilerek davacının olayın faillerini Kasım 2010 tarihinde öğrendiğinin kabulü gerekmiştir. Hal böyle olunca 15/02/2011 tarihinde açılan dava zamanaşımı süresi içinde açıldığının kabulü ile davalıların zamanaşımı itirazlarınının reddine karar verilmesi gerekmiştir. … Alınan bilirkişi rapor ve ek raporlarında özetle “Olayın meydana gelmesinde davalı … şirketinin %100 kusurlu olduğu, davacıya ait araçta 10.76,99 TL zarar oluştuğu, araçtaki hasar dikkate alındığında araçta değer kaybının söz konusu olmadığı, davacının araç mahrumiyet zararını ispat edemediği” bildirilmiştir. Bilirkişi raporunda zararın meydana gelmesinde tüm kusur davalı … şirketine verilmiş ise de ayını olay nedeniyle başka bir zarar gören tarafından Bakırköy 5. ATM’ye açılan 2011/20 E sayılı dava dosyasında davalı … %30, davalı … şirketinin %70 oranında kusurlu bulunduğu, kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, olayın meydana gelme şekli ve bu iki davalı arasındaki hukuki ilişki gözetildiğinde bu iki davalı arasında işveren-yüklenici ilişkisi olduğu, dolayısı ile olay tarihi itibariyle uygulanması gereken BK 55. maddesi kapsamında davalı … kusursuz da olsa kendi yüklenicisinin kusurundan dolayı sorumlu bulunduğu kabul edilmiştir.Diğer yandan … Başkanlığı aleyhine de dava açılmış ise de bu davalı hakkındaki iddia hizmet kusuruna dayalı olduğundan yargı yolu dava şartı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmiştir.Davacı başlangıçta tamir masrafı olarak 3.000,00 TL talip etmiş ise de bilahare davasını bu kalem tazminat için sadece davalı …. şirketi yönünden 10.763,00 TL olarak ıslah ettiğinden ıslah durumu da gözetilerek hüküm oluşturulmuştur. Davalı … şirketinin ıslaha karşı zamanaşımı itirazında bulunmuş ise de zamanaşımı itirazı yerinde bulunmamıştır.” gerekçesiyle, davalı … hakkındaki davanın yargı yolu dava şartı nedeniyle reddine, davacının diğer davalılar hakkındaki davasının kısmen kabulü ile 10.753,99 TL tamir masrafı alacağının 3.000,00 TL’sinin davalılar … ve … Şirketinden müteselsilen, bakiyesinin ise davalı … şirketinden 18/12/2009 olay tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsiline, araçtaki değer kaybı tazminat alacağı ile aracı kullanamaktan kaynaklanan tazminat alacağına yönelik talebin reddine, şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı …. A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu olayda müvekkili şirketin kusuru bulunmadığını, hasara yol açan olayın … hizmet kusurundan, yağış sularının toplanması, yerleşim yerlerinden uzaklaştırılması ve zararsız bir biçimde boşaltma yerlerine ulaştırılması, bu konuda bakım ve onarımların yapılması görevlerinin yerine getirilmemesinden meydana geldiğini bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olduğunu, müvekkiline %100 kusur yüklenmesinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin yapmış olduğu inşaatın projeye ve mevzuata uygun olduğunu, yapılan imalatların gerekli tüm kuruluşlarca onaylı olduğunu, müvekkili şirketin doğal zemin gereği ve … dahil her türlü kurumdan gerekli izinleri alarak zaruri olarak yaptığı toprak dolgu ile hasarın oluşumu arasında herhangi bir illiyet bağı bulunmadığını, dava konusu olaya ilişkin kesinleşen yargı kararları uyarınca … kusurlu olduğunun tereddüte yer vermeyecek kadar açık olduğunu, davaya emsal teşkil eden Bakırköy 8. ATM’nin 2011/20 Esas sayılı davasında müvekkili şirketin %30 kusurlu bulunduğunu, aynı konuda %70 kusuru bulunan … karşı İstanbul 4. İdare Mahkemesinin 2010/2288 Esas sayılı dosyasında dava görüldüğünü belirterek, yerel mahkeme kararının kısmen kabulüne dair kısmının kaldırılarak yeniden yargılama yapılmasını ve davanın müvekkili yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davacı vekili istinafa cevabında özetle; davalı şirketin kusurlu olduğunu, sadece bu davada değil başka bir mutazarrırın açtığı Bakırköy 5. ATM’nin 2011/20 Esas sayılı davasında ve başka davalarda da tespit edildiğini, davalının iddialarının sorumluluktan kaçmak ve müvekkilinin mağduriyetinin giderilmesini engelleme amaçlı olduğunu, davalının fiiliyle müvekkilinin maddi zararına neden olan su baskını arasında illiyet bağının bilirkişi raporları ile tespit edildiğini belirterek, davalının haksız istinaf itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmesini istemiştir.
DAVA: Davacının Esenler Otogarındaki otobüsünün su taşkını nedeniyle zarar görmesi nedeniyle davalılardan maddi tazminat talebinde ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK’nun 342/2. maddesinde, istinaf dilekçesinde bulunması gereken hususlar düzenlenmiş, aynı maddenin (e) bendinde istinaf sebepleri ve gerekçesinin dilekçede gösterilmesi gerektiği belirtilmiştir. HMK’nun 355. maddesinde ise “inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir” düzenlemesi bulunmaktadır. Anılan hususlar emredici kurallardır. HMK’nun 355.maddesi gereğince, kamu düzenine aykırı olmayan bir istinaf sebebi istinaf dilekçesinde gösterilmemiş ise, istinaf mahkemesince re’sen dikkate alınamaz. Çünkü, istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebep ve gerekçelerle sınırlı olarak yapılır. Davacının maliki olduğu … plakalı araç Büyük İstanbul Otogarında parketmiş vaziyette bulunurken 18/09/2009 tarihinde meydana gelen su baskınında zarar görmüştür.Verilen karar sadece davalı …. A.Ş. tarafından ve yine sadece kusur oranına ilişkin olarak istinaf edilmiştir. İstinaf dilekçesinde belirlenen tazminat miktarına, tazminatın belirlenmesine dair hesap usulüne ve rapora hiçbir itirazda bulunulmamıştır. HMK’nın 355.maddesi gereğince kamu düzenine aykırılık halleri haricinde istinaf incelemesi ancak istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılabileceğinden incelemeye konu dosya bakımından da bu düzenleme dikkate alınarak sadece kusur oranına ilişkin olarak bir inceleme yapılacaktır.İlk derece mahkemesince aldırılan 05/11/2013 tarihli inşaat mühendisi, makine mühendisi ve borçlar hukuk öğretim üyesinden oluşan üç kişilik bilirkişi heyeti raporunda; davalı …. A.Ş. ‘nin kutu kesitli kanalın üzerine toprak doldurmak suretiyle aşırı yağışta kanalın üst tabliyesinin kırılmasına ve kanalın tıkanmasına sebebiyet vermesi nedeniyle tam kusurlu (%100) bulunduğu, diğer davalılara bir kusur izafe edilmediği,aynı bilirkişi heyetine bir de mali müşavir kişi eklenerek aldırılan 07/07/2014 tarihli raporda, kusur oranına ilişkin ayrıca bir değerlendirme yapılmamış olduğu,üç kişilik ilk bilirkişi heyetinden alınan 12/08/2016 tarihli ek raporda da, ilk rapordaki kusur belirlemesinin tekrar edildiği, dört kişilik ikinci bilirkişi heyetinden alınan 23/03/2017 tarihli ek raporda, davalı … A.Ş.’nin kusura yönelik itirazları yerinde görülmeyerek kök ve ek raporda varılan tam kusurlu olduğuna dair görüşün tekrar edildiği görülmüştür.Dosya arasına kararı ve raporları alınan Bakırköy 8. ATM’nin 2011/20 Esas – 2013/183 Karar sayılı kararında ise, aynı olaya dayalı olarak zarar gören başka bir kişinin davalı …. A.Ş.’ye karşı açmış olduğu davanın, davalı şirketin %30 oranında kusurlu olduğu kabul edilerek bu kusur oranına düşen tazminat miktarı üzerinden kabulüne karar verilmiş, bu karar Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2013/14565 Esas – 2015/2929 Karar sayılı kararıyla onanmış, yapılan karar düzeltme istemi de 2015/18385 Esas – 2016/2229 Karar sayılı kararıyla reddedilmiştir.Aynı üçüncü kişi tarafından davalı … %70 kusuruna isabet eden tazminatın tahsili için açılan dava neticesinde İstanbul 4. İdare Mahkemesinin 2010/2288 Esas – 2011/2108 Karar sayılı kararı ile, meydana gelen zararın davalı idarenin hizmet kusurundan kaynaklanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar Danıştay 8. Dairesinin 2012/2624 Esas – 2018/6001 Karar sayılı 22/10/2018 tarihli kararı ile, yağmur suyu tahliye kanalını işlevini yerine getirecek nitelikte bulundurmayan, denetim görevini ihmal eden davalı … Genel Müdürlüğünün hizmet kusuru ile gerekse imara ilişkin yetkilerini kullanmayan ilçe ve büyükşehir belediyesinin kusurunun araştırılması, üçüncü kişi konumundaki sitenin yapı müteahhidinin de zarar doğuran olaya etkisi ve kusur oranının belirlenmesi için konunun uzmanı olan bilirkişilerden rapor alınması gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur. Her ne kadar ilk derece mahkemesi kararında, bu dosyada aldırılan bilirkişi heyeti raporlarındaki davalı …. A.Ş.’ye yüklenen %100 kusur oranı esas alınmış, davalı … ile diğer davalı …. A.Ş. Arasında işveren-yüklenici ilişkisi olduğu, dolayısı ile olay tarihi itibariyle uygulanması gereken BK 55.madde gereğince davalı … de kusursuz olsa da kendi yüklenicisinin kusurundan dolayı sorumlu bulunduğu kabul edilmiş ise de, gerek Eyüp 1.SHM’nin 2009/298 D.İş sayılı dosyasında, gerekse Eyüp 3. ASHM’nin 2010/2 D.İş sayılı dosyasında yapılan keşif ve sunulan bilirkişi raporlarında, diğer dosya kapsamında anlaşılacağı üzere, davalı … ile diğer davalı …. A.Ş. Arasında işveren-yüklenici ilişkisinin bulunmadığı, davalı …. A.Ş.’nin Ayvalıdere yağmur suyu kanalı bitişiğinde … sitesinin müteahhidi olduğu, yağmur suyu kanalıyla ilgili yapılan bir ihale ve çalışmanın söz konusu olmadığı, … tarafından davalı şirkete ilişkin olarak sadece yapmakta olduğu site inşaatı kapsamında “İSKİ yeraltı tesislerine (kollektör) zarar verilmemesi ve kollektöre bağlantı yapılmaması şartı ile” proje tasdiki yapıldığı, buna göre ilk derece mahkemesinin bu yöndeki kabulünün yanlış olduğu, davalı …. A.Ş.’ye yönelik talebin yapmakta olduğu inşaat nedeniyle yağmur suyu kanalına kısmen dolgu yapması haksız fiiline, İSKİ’ye yönelik talebin ise hizmet ve denetim kusuruna dayalı olduğu, ancak, TBK’nın 61.maddesi (MK 50.m) gereğince birden fazla kişinin bir zarara sebebiyet vermeleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu olmaları halinde haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümlerin uygulanacağı, buna göre davacının müteselsil sorumluluk ilkesine göre sorumlulardan herhangi birinden kusur oranları gözetilmeksizin zararının tamamının tazmini talebinde bulunabileceği, TBK’nın 62.maddesi (MK 50/1 son cümle) gereğince müteselsil sorunlar arasında yapılacak paylaştırmanın daha sonra kendi aralarında açacakları davalar da değerlendirilmesi gerektiği, sunulan raporlarda … yönelik bir kusur izafe edilmemiş ise de bu davalının istinaf başvurusunda bulunmadığı, raporlardaki davalı …. A.Ş.’ye izafe edilen kusurun ise dosya kapsamı ile yerinde olduğu, davalı şirketin kusur oranına ilişkin itirazının bu aşamada davacı yönünden bir öneride bulunmadığı, bu itirazını ve talebini davaya konu tazminatı davacıya ödediği takdirde davalı … veya başkaca sorumlulara açacağı davalarda ileri sürülmesi gerekmektedir.Tüm bu açıklamalar doğrultusunda, davalı …. A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun usulen kabulü ile, ilk derece mahkemesince davalı … A.Ş. bakımından verilen kabul kararının HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince gerekçesi yukarıda açıklandığı şekilde düzeltilmek suretiyle yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerekmiş ve buna dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davalının istinaf başvurusunun USULEN KABULÜNE, Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/100 Esas – 2017/1223 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-b.2 maddesi uyarınca gerekçesi yukarıda açıklandığı şekilde DÜZELTİLEREK; a-Davalı … hakkındaki davanın yargı yolu dava şartı nedeniyle REDDİNE,b-Davacının diğer davalılar hakkındaki davasının kısmen kabulü ile 10.753,99 TL tamir masrafı alacağının 3.000,00 TL’sinin davalılar … ve …. San. ve Tic. A.Ş. müteselsilen, bakiyesinin ise davalı … şirketinden 18/12/2009 olay tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsiline, araçtaki değer kaybı tazminat alacağı ile aracı kullanamaktan kaynaklanan tazminat alacağına yönelik talebin reddine,c-Alınması gereken 734,60 TL karar harcından daha önce yatırılan 118,80 TL peşin ve 47,19 TL ıslah harcın mahsubu ile bakiye 568,61 TL karar harcının 204,93 TL’sinin davalı … ve … Şirketinden müteselsilen, bakiyesinin ise davalı …San. ve Tic. A.Ş. ‘ den tahsiline,d-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalı … ve…. ve Tic. A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine,e-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … ve …. San. ve Tic. A.Ş. ‘ye verilmesine,f-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … verilmesine,g-Davacı tarafından yatırılan 18,40 TL başvurma harcı ile 118,80 TL peşin harç ve 47,19 ıslah harcın toplamı 184,39 TL harcın 20,54 TL ‘sinin davalı … ve …. San. ve Tic. A.Ş.’den müteselsilen, bakiyesinin ise …San. ve Tic. A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine,h-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yapılan (ret edilen davalı yönünden masraflar ayrık olarak) 2.906,50 TL yargılama giderinin ret kabul oranına göre 1.598,57 TL’sinin davalı … ve ….San. ve Tic. A.Ş.’den alınıp davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,i-Davalı … tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yapılan 113,85 TL yargılama giderinin ret kabul oranına göre 51,23 TL’sinin davacıdan alınıp bu davalıya verilmesine, bakiyesinin bu davalı üzerinde bırakılmasına,j-Davalı… San. ve Tic. A.Ş. tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yapılan 104,50 TL yargılama giderinin ret kabul oranına göre 47,02 TL’sinin davacıdan alınıp bu davalıya verilmesine, bakiyesinin bu davalı üzerinde bırakılmasına, k-Kullanılmayan yargılama gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,2-Davalı tarafından yatırılan 35,90 TL istinaf karar harcının, istinafı usulen kabul edildiğinden kendisine iadesine, 3-Davalı tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 4-Davalı tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 47,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 145,10-TL istinaf giderinin, istinafı usulen kabul edildiğinden kendi üzerinde bırakılmasına, 5-Davalı tarafından yatırılan 80,00 TL istinaf gider avansından kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesinden sonra HMK’nın 333.maddesi gereğince ilk derece mahkemesince yatırana iadesine,6-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,7-HMK’nın 359.maddesinin 3. fıkrası gereği kararın taraflara tebliği işleminin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 17/04/2019