Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2017/1911 E. 2018/606 K. 17.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/1911
KARAR NO : 2018/606
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : …5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/06/2017
NUMARASI : 2015/819 – 2017/523
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 17/05/2018
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK’ nın 353.maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Sarıyer İlçesi, … önü adresli mahalde 25.06.2013 tarihinde yapılan kazıda, müvekkil şirkete ait 35 kV. yeraltı elektrik kablosunun hasara uğratıldığını, hasar onarım bedelinin 1.257,33 TL olduğunu, Sarıyer İlçesi, …. (… Karşısı) adresli mahalde 25.06.2013 tarihinde yapılan kazıda müvekkil şirkete ait 35 kV yeraltı elektrik kablosunun hasara uğratıldığını, hasar onarım bedelinin 2.174,55 TL olduğunu, Sarıyer İlçesi, … adresli mahalde 11.07.2013 tarihinde yapılan kazıda müvekkil şirkete ait 1 kV yeraltı elektrik kablosunun hasara uğratıldığını, hasar onarım bedelinin 981,79 TL olduğunu, Sarıyer İlçesi, … önü adresli mahalde 18.07.2013 tarihinde yapılan kazıda müvekkil şirkete ait 1 kV yeraltı elektrik kablosunun hasara uğratıldığını, hasar onarım bedelinin 161,40 TL olduğunu, Sarıyer İlçesi, …. adresli mahalde 29.07.2013 tarihinde (İSKİ yüklenicisi ..) yapılan kazıda müvekkil şirkete ait 1 kV yeraltı elektrik kablosunun hasara uğratıldığını, hasar onarım bedelinin 1.368,47 TL olduğunu, davalıya ödemeler konusunda ilgili tarihlerce yapılan yazılı başvurulara verilen cevaplarda, belirtilen hasar tarihlerinde kurumlarınca ilgili mahallerde bir çalışma yapılmadığını, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile yapılan takibe itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline ve takibin devamına, icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde yazılı adreslerde, idareleri yüklenici firması tarafından davacı şirkete ait yeraltı kablo tesislerine zarar verildiği iddialarını kabul etmediklerini, zira idarelerinin dava konusu adreslerde herhangi bir çalışması olmadığını, davacının zikredilen adreslerde idarelerinin çalışma yaptığına dair de herhangi bir bilgi ve belge sunamadığını, davacının dayanaktan yoksun davasının reddedilmesi gerekeceğini, itirazlarının haklı sebeplere dayandığını, Borçlar Kanunu’nun 41. maddesine göre tazminat sorumluluğunun doğması için, tazminat talep edilenin, zarara neden olayda kasıt, ihmal, teseyyüp ya da kusurunun olması; tazminat talep edilen ile hasar arasında bir illiyet bağının bulunması gerektiğini, müvekkili idarenin olayda kastı, kusuru, ihmali bulunmadığı gibi zararla müvekkili idare arasında bir illiyet bağının kurulmasının da mümkün olmadığını, dava konusu hasarla ilgili hasarın meydana geldiği iddia edildiği tarihte de idarelerine herhangi bir şikayet ve/veya ihbarda da bulunulmadığını, fahiş hesaplanan faize de, talep edilen faiz oranına ve türüne de itiraz ettiklerini, davacının alacağının likit olduğu iddiası da hukuken kabul edilemeyeceği, çünkü iddia edilen alacak likit olmadığı, sübutu mahkemeye muhtaç olduğu, bu sebeple davacı vekilinin inkar tazminatı taleplerini kabul etmediklerini davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
TOPLANAN DELİLLER: Mahkemesince İstanbul … İcra Müdürlüğünün…Esas sayılı takip dosyası getirtilmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI : İlk derece mahkemesince davacı yeraltı elektrik hatlarına İSKİ ekiplerince yapılan çalışmalar esnasında zarar verildiği, zararın davacı ekiplerince düzenlenen tutanaklarla tespit edildiği, olayda davalı şirket elemanlarının tedbirsiz ve dikkatsiz çalışmalarının etken olduğu, davacı şirketin hasarların onarımı için eleman çalıştırdığı, zarar miktarının 5.943,53 TL, işlemiş faizi 392.58 TL oluduğu, toplam davacı zararının 6.336,11 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile; İstanbul …İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyasındaki davalı itirazının kısmen iptaline, takibin 5.943,53 TL asıl alacak, 392,58 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.336,11 TL üzerinden kaldığı yerden devamına, bu miktara takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, %20 icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvurusunda önceki iddialarını tekrarla birlikte özet olarak; mahkemece müvekkili şirketin asıl alacağına hasar tarihlerinden itibaren avans faizi işletilmesi gerekirken, yasal faiz işletilmesi hatalı olduğunu, taleplerinin reddedilen kısmının bu karışıklıktan kaynaklandığını, müvekkili şirketin ticari işletme niteliğinde olduğunu, bu nedenle ticari faiz işletilmesi gerektiğini, haksız eylem faili ihtar ve ihbara gerek olmaksızın zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılacağını, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği andan itibaren temerrüde düşmüş olan davalı idareden, zarardan kaynaklı alacağını avans faiziyle talep etmek hakkına sahip olduğunu, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2010/8502 Esas, 2011/4146 Karar ve 11.4.2011 tarihli kararında; avans faizine hükmedilmesi gerektiğine değinildiğini, müvekkili şirketin davalı idareden doğan alacağı yerel mahkeme hükmüyle de ispatlanmış olmasına rağmen, icra inkar tazminatına hükmedilmemesinin hakkaniyet dengesini sarstığını ileri sürerek mahkeme kararının faiz cinsi ve icra inkar tazminatı yönünden istinaf incelemesi neticesinde kaldırılarak, yeniden yapılacak yargılama neticesinde davanın tümüyle kabulü ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi ile davalı idarenin haksız ve mesnetsiz istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili istinaf başvurusunda önceki savunmalarını tekrarla birlikte özet olarak; davacının tazminat talebine dayanak gösterdiği olguların hizmet kusuru olması nedeniyle görevli mahkemenin idare mahkemeleri olduğunu, müvekkili idare tarafından çalışma yapılmayıp, kazaya konu çalışmanın ihale yüklenicisi olan şirketlerce yapıldığını bu nedenle davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini, davanın zamanaşımı süresinde açılmadığını, kaza özeti olarak sunulan tutanakta kazaya ilişkin somut delillerin yer ve fotoğrafların yer almadığını, yapılan tetkiklerde dava dilekçesinde belirtilen yerde …A.Ş. ve … Ltd.Şti iş ortaklığı tarafından çalışma yapıldığının anlaşıldığını, ihale sözleşmesinde sorumluluğun yüklenicide olduğunun belirtildiğini, müvekkili idarenin hukuki sorumluluğunun bulunmadığını ileri sürerek kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava; haksız fiil nedenine dayalı maddi tazminat talebine ilişkindir.
Dosya kapsamından; kazı yapılacak mahaller için başlangıçta davacı şirkete bilgi verilmemesi sonucu oluşan (5 adet) yeraltı kablolarının hasarlandığı, hasarın davalı elemanlarının tedbirsiz çalışma yapmalarından kaynaklandığı, davacı şirketin hasarların onarımı için eleman çalıştırdığı, zarar miktarının 5.943,53 TL, işlemiş faizi 392.58 TL oluduğu, toplam davacı zararının 6.336,11 TL olduğu, hasar miktarının bilirkişi incelemesi ile belirlendiği ve alacağın likit olmadığı anlaşılmıştır.
Buna göre mahkemece hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunun dosya kapsamı ile uyumlu olduğu, takipten önceki miktar yönünden takip talebinde faiz talep edildiği ve bu miktara yönelik de itirazın iptaline karar verildiği, bu nedenle takip tarihinden itibaren faiz yürütülmesinin yasaya uygun olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı … vekilinin istinaf başvurusu ise; dosyaya ibraz edilen hasar tutanaklarına göre davalı adına ve ona bağlı olarak taşeron firma elemanlarının yer altı kazı çalışması yaparken gereken dikkat ve özeni göstermeyerek davacıya ait kablolara zarar verdiği ve bu zararda davalı tarafın kusurlu olduğu anlaşılmakla, davalı … Müdürlüğünün TBK’nın 66. maddesinde düzenlenen adam çalıştıranın sorumluluğu hükümlerine göre sorumlu olduğu, eylemin haksız fiilden kaynaklanması nedeniyle adli yargının görev alanında kaldığı, takip tarihi itibariyle zaman aşımı süresinin dolmadığı anlaşılmakla, davalı … Müdürlüğünün istinaf başvurusunun da reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/819 Esas, 2017/523 Karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun olduğundan tarafların istinaf başvurusunun REDDİNE,
2-Davacı yönünden alınması gereken 35,90 TL istinaf karar ilam harcından, peşin yatırılan 31,40 TL istinaf karar harcının mahsubuna, bakiye 4,50 TL harcın davacıdan tahsiline,
Davalı yönünden alınması gereken 432,82 TL karar ilam harcından, peşin yatırılan 80,53 TL harcın mahsubuna, bakiye 352,29 TL harcın davalıdan tahsiline, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince yazılmasına,
3-Taraflarca yatırılan 85,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına,
4-Davalı tarafından yatırılan 200,00 TL istinaf gider avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333.maddesi gereğince kendisine iadesine,
5-Karardan birer suretinin ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 17/05/2018