Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2023/789 E. 2023/2838 K. 08.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/789
KARAR NO: 2023/2838
KARAR TARİHİ: 08/11/2023
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/12/2022
NUMARASI: 2022/317 2022/1122
DAVANIN KONUSU: Tapu iptal tescil
Taraflar arasındaki davada Küçükçekmece 10. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R Dava,tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. Küçükçekmece 10. Asliye Hukuk Mahkemesince, “…Davacının ticaret şirketi olduğu, davasını ticari bir şirkete yönelttiği, davanın her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendiren bir dava olması nedeniyle TTK 4/1. Maddesi uyarınca mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmakla…” denilmek suretiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesince, “…Muvazaa davası, borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar. Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktadır… Huzurdaki dava TTK’nın 4/1-a maddesi uyarınca TTK’da öngörülen hususlardan kaynaklanan mutlak ticari davalardan olmadığından” denilerek karşı görevsizlik kararı verilmiştir. Davacı vekilinin dava dilekçelerindeki açıklamalarına ve iddianın ileri sürülüş biçimine göre, TBK’nın 19. maddesinde öngörülen genel muvazaa hukuksal sebebine dayalı olarak iptal talebinde bulunulduğu görülmektedir. İhtiyati tedbire ilişkin dosyada karar veren İstanbul BAM 9 HD 2018/3528-2018/1340 E.K. sayılı kararında da dava, bu şekilde nitelendirilmiştir. Borçlar Kanunu’nun 19. maddesinde öngörülen muvazaa hukuksal sebebine dayalı tasarrufun iptali davasında, davacının bu davadaki amacı, alacağının tahsili amacıyla danışıklı olduğunu ileri sürdüğü hukuki işlemin kendisi yönünden geçersizliğini sağlamaktır. Bu dava, borçlunun yaptığı tasarrufun gerçekte hiç yapılmamış olduğunun tespitini amaçlar. Muvazaa nedenine dayalı açılan davalarda aciz vesikası aranmaz, hak düşürücü süre de söz konusu değildir. Davanın kanıtlanması durumunda tapu iptal tescil talebinde bulunulsa dahi, kıyasen İİK 283. maddesi doğrultusunda karar verilir. İster İİK 277. maddeye dayalı açılsın, isterse BK 19.maddeye dayalı açılsın, bu davalarda, görevli mahkeme, tarafları tacir olsa, uyuşmazlık her iki tarafın ticari işletmeden kaynaklansa bile (3. kişi konumundaki davalı ile davacı arasında hukuki münasebet bulunmamaktadır) kural olarak asliye hukuk mahkemeleridir(Sgk prim alacaklarından kaynaklı davalar hariç.)(HGK’nun 2014/17-2389 Esas 2016/129 Karar sayılı kararında. “tasarrufun iptali, davaları mutlak ticari dava niteliğinde olmayıp şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik bulunduğundan asliye hukuk mahkemelerinin görevine girmektedir” şeklinde içtihat olunmuştur.) Bu durumda, davanın Küçükçekmece 10. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Küçükçekmece 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 08/11/2023 gününde oy birliğiyle karar verildi.
KANUN YOLU: Kesin olmak üzere