Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2023/664 E. 2023/2898 K. 10.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/664
KARAR NO: 2023/2898
KARAR TARİHİ: 10/11/2023
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/01/2023
NUMARASI: 2022/1127 2023/68
DAVANIN KONUSU: Tazminat
Taraflar arasındaki davada Küçükçekmece 5. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R Dava, rucuen tazminat istemine ilişkindir. Küçükçekmece 5. Asliye Hukuk Mahkemesince, “… Davacı sigorta şirketi, dava dışı sigortalısına ait olan eşyaların, davalı tarafın sorumluluğunda imal edilen binadaki kusurlardan kaynaklı olarak yağmur suları sebebi ile zarar gördüğünü iddia etmektedir. Davalı tarafa atfedilen sorumluluk haksız fiil sorumluluğu olarak nitelenebilir. Eldeki davada, tarafların sermaye şirketleri olduğu ve bu sebeple de tacir sıfatını haiz oldukları görülmektedir. Tarafar arasındaki ihtilafların her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirdiği ve bu bakımdan tacirler arası haksız fiilden kaynaklanan uyuşmazlığın Ticaret Hukuku kurallarının uygulanması ile nihayete erdirilmesi gerektiği açıktır….” denilmek suretiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesince, “…Somut olayda, rücuan tazminat talepli davada uyuşmazlığın temeli haksız fiilden kaynaklandığı, davacı sigorta şirketi sigortalısı …’in gerçek kişi olması, zarara neden olduğu ileri sürülen dairenin konut olduğu göz önünde tutulduğunda davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir)…” denilmek suretiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde, “müvekkili tarafından … Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunan …’in ilgili bulunduğu eşyalar, davalı tarafından/davalının sorumluluğunda imal edilen bina kusurundan kaynaklı, yoğun yağışlar sebebiyle bina kapısından giren yağmur sularının bina içine yayılıp duvar diplerinden sigortalı daireye akması/sızması hasara uğramıştır” demek suretiyle davasını dayandırdığı vakıaları ve dava sebebini açıklamıştır. Uygulamada, sigorta rücu davalarının, TTK 1472. maddeden kaynaklanmış olması nedeniyle halefiyet ilkesi dikkate alındığında, davanın sigortalı ile zarar sorumlusu arasındaki ilişkiye göre görevli mahkemenin belirlenmesi gerektiği, kabul edilmektedir. Bir başka ifadeyle sigortalı ile zarar sorumlusu arasındaki dava, ticari dava niteliğinde ise davaya ticaret mahkemesinde bakılacak, böyle değilse yani esas uyuşmazlık ticari nitelikte değilse böyle bir dava da ticaret mahkemesi görevli olmayacaktır. Sigorta sözleşmesine konu mahal konut/mesken niteliğinde olduğundan sigorta sözleşmesi ticari nitelikte değildir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanununun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek ve tüzel kişiyi; tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileride dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet,bankacılık ve benzeri sözleşmelerde dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi; mal: alışverişe konu olan; taşınır eşya, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallar ile elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri her türlü gayri maddi malları ifade eder.Üretici ise 3/1- n bendinde , kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere tüketiciye sunulmuş olan mal ya da bu malların hammaddelerini yahut ara mallarını üretenler İle mal üzerine markasını, unvanını veya herhangi bir ayırt edici işaretini koyarak kendisini üretici olarak gösteren gerçek veya tüzel kişiyi ifade edeceği şeklinde tanımlanmıştır. Aynı yasanın ayıplı mallar üst başlığı ile 8. maddesinde ayıplı mallar , 11. maddede ise, tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir.11/2. Fıkrada, bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçının birlikte sorumlu olacağına yer verilmiştir.6502 sayılı yasanın 73. maddesin de ise, bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.Diğer yandan, 03 Temmuz 1944 tarihli Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 37 E-9K.3 sayılı kararında ifade edildiği üzere” Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz .Bu dava aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir.Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası içinde söz konusudur.” şeklinde vurgulanmıştır. Yukarıda yapılan açıklamalar kapsamında yapılan değerlendirmede, davacı sigorta şirketi ile sigortalı arasında yapılan sözleşmenin tüketici işlemi mahiyetinde olduğu, kiracı olarak konutta bulunan sigortalının burada ikamet ettiği(sigorta dosyasındaki beyanı), mesleki ve ticari amaçla hareket etmediği, dolayısıyla, tüketici konumunda olduğu ve sigorta şirketinin de halefiyete dayalı olarak ayıplı imalattan kaynaklı üreticinin sorumluluğuna dayalı olarak işbu bu davayı açtığına göre, davanın, 6502 sayıllı Yasanın 73. maddesi uyarınca tüketici mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Her ne kadar karşı görevsizlik veren mahkemeler arasında Tüketici Mahkemesi bulunmasa da görev hususunun kamu düzeninden olduğu, görevli mahkemenin resen belirlenebileceği anlaşıldığından, yargı yerinin tüketici mahkemesi olarak belirlenmesine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Bakırköy Nöbetçi Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 10/11/2023 gününde oy birliğiyle karar verildi.
KANUN YOLU: Kesin olmak üzere