Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2023/224 E. 2023/2163 K. 14.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/224
KARAR NO: 2023/2163
KARAR TARİHİ: 14/09/2023
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/11/2022
NUMARASI: 2022/316 2022/788
DAVANIN KONUSU: Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
Taraflar arasındaki davada İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret, İstanbul Anadolu 2. Asliye Hukuk Mahkemesi ve İstanbul Anadolu 1. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R Dava, tüketiciyi koruma kanunundan kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. İstanbul Anadolu 1. Tüketici Mahkemesince, “…Somut olayda, davacının … Gayrimenkul işi ile uğraştığı dava konusu aracın ticari amaçla (…) kullanıldığı, araç cinsinin minibüs olduğu, davacının tüketici sıfatıyla hareket etmediği, uyuşmazlığın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği, davacının ve davalıların 6502 sayılı yasa kapsamında tüketici konumunda olmadığı, bu durumda mahkememizin uyuşmazlığı çözmekte görevli olmadığı, genel mahkemelerce çözülmesi gerektiği …” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İstanbul Anadolu 2. Asliye Hukuk Mahkemesince, “…Davacının ticari amaçla kullandığı araçla ilgili istemi nedeniyle Tüketici Kanunu gereği tüketici vasfına haiz olmadığı gerekçesiyle davaya tüketici mahkemesinde görülemeyeceği düşüncesiyle görevsizlik kararı verilmiş ise de, taraflar arasındaki poliçenin mahiyeti gereği TTK’da düzenlenmesi ve taraflar açısından ticari işletme ile ilgili ihtilaf olması nedeniyle davaya bakma görevinin Asliye Ticaret Mahkemesi’ne ait olduğu nazara alınmaksızın Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu …” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesince, “…Davacının dava konusu aracı ticari amaçla (…) kullandığına dair değerlendirme görevli mahkemece yapılmalıdır. Ancak dava konusu aracın ticari amaçla (…) kullanıldığı varsayımında dahi davacının tacir olup olmadığı incelenmeli ve görevli mahkeme buna göre belirlenmelidir. Yukarıda bahsedildiği üzere, işletme hesabına göre defter tutanlardan, esnaf ve sanatkâr meslek kollarına dahil olup, kazancı tacir veya sanayici niteliğini kazandırmayacak miktarda az olanlar esnaf sayılmaktadır. Dava konusu uyuşmazlık mutlak ticari dava olmadığından nispi ticari dava şartının mevcut olup olmadığını tartışmak gerekmiştir. Mahkememizce tarafların tacir olup olmadığı araştırılmış ve İTO ile Sarıyer Vergi Dairesine müzekkereler yazılmıştır. İTO’dan gelen yazı cevabında davacının tacir kaydının olmadığı bildirilmiştir. Sarıyer Vergi Dairesine yazılan müzekkere cevabında davalının işletme hesabına göre defter tuttuğu bildirilmiş ve işletme hesabı ile ticari kazançlarına ilişkin bilgi ve belgeler göndermiştir. Davalı tarafın incelenen kazanç miktarlarının VUK 177. maddesinin altında olduğu tespit edilmiş, davalının tacir olmadığı anlaşılmış nispi ticari dava koşulları oluşmadığından Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olması …” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. 6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca, tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda, tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında, Kanunun 83. maddesinde de, taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir. 6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Aynı Kanun’un TTK’ nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu Kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır.Somut olayda, davacı kasko sigorta poliçe kapsamında ödenmeyen hasar bedelinin davalı sigorta şirketinden tazminini talep etmiş olup, sigortalı aracın davacı tarafından mesleki faaliyetinde kullanılan minübüs olduğu, davacının mesleki amaçla hareket etmesi nedeniyle tüketici sıfatının bulunmadığı, sigorta hukukunun, dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 Sayılı TTK’nin 1401 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup TTK’nin 4. maddesi uyarınca bu yasadan doğan uyuşmazlıkların ticari dava sayılacağı, İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortasının TTK’da düzenlendiğinden, açılan dava TTK’nın 4/1-a ve 5. maddelerine göre, mutlak ticari dava niteliğinde bulunduğu ve mutlak ticari nitelikteki davalara bakma görevinin asliye ticaret mahkemelerine ait olduğu gözetildiğinde uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme Ticaret Mahkemesidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 14/09/2023 gününde oy birliğiyle karar verildi.
KANUN YOLU: Kesin olmak üzere