Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2022/640 E. 2022/2242 K. 26.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/640
KARAR NO: 2022/2242
KARAR TARİHİ: 26/09/2022
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/12/2021
NUMARASI: 2021/880 2021/1420
Taraflar arasındaki davada İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi ile İstanbul Anadolu 13. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R Dava, itirazın iptaline ilişkindir. İstanbul Anadolu 13. Asliye Hukuk Mahkemesince, “…6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1483 ve devamı maddelerinde düzenlenen zorunlu sorumluluk sigortasından kaynaklandığından, ticaret mahkemesinde görülmesi gerekmektedir. TTK.nun 4. Maddesine göre bu kanunda düzenlenen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı yasayla değişik 5. Maddesinin 3. Fıkrasına göre ” Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır”. Görev kamu düzenine ilişkin olup, resen nazara alınması gerektiğinden, mahkememizce görevsizlik …” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, “… davacı güvence hesabının davalı sürücünün zorunlu mali sorumluluk sigortası olmayan araç ile seyir halinde iken, kusuru ile sebep olduğu trafik kazasında zarar gören üçüncü kişinin zararını karşıladığı iddiası ile araç sürücüsüne karşı açtığı rücu alacağına dayanan itirazın iptali davası olduğu, alacağın niteliği itibarı ile haksız fiilden kaynaklandığı, davalının gerçek kişi olması ve davanın TTK 4/1. maddesinde belirtilen her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili nispi ticari davalar kapsamında bulunmaması nedeniyle, davaya bakmak görevinin Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu anlaşılmakla karşı görevsizlik kararı vermek gerekmiş …” gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/17896 esas- 2021/4942 karar sayılı kararında ”… Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1-a maddesi gereği her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlar ticari davalardır. TTK 5/1 maddesi gereği ticari davalara bakmakla görevli mahkeme Asliye ticaret mahkemeleridir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden itibaren yasanın 5/3 maddesi gereği asliye hukuk mahkemeleri ile asliye ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki işbölümü olmaktan çıkmış görev ilişkisi haline gelmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesi gereği göreve ilişkin kurallar kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerekmektedir. Uyuşmazlığın giderilmesine konu somut olaylarda, davacı Güvence Hesabı zorunlu trafik sigortası bulunmayan araçların neden olduğu trafik kazalarında zarar gören üçüncü kişilere ödediği tazminatı Yönetmeliğin 16. maddesinde sayılan hallerde zarardan sorumlu olan gerçek kişi sürücü ya da işleten davalıya rücu etmektedir. TTK nun 4/1 maddesinde belirtilen her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili nispi dava söz konusu değildir. Davalılar gerçek kişi olup uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. (Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Dairesi’nin 21.12.2020 tarih, 2020/466-2020/8778 sayılı kararı ile 16.10.2019 tarih, 2017/1132-2019/9502 sayılı kararları da aynı yöndedir.) Dolayısıyla Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi ile Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi’nin kesin kararları arasındaki uyuşmazlığın bu çerçevede giderilmesi gerekmiştir. ” gerekçesi ile farklı yöndeki uyuşmazlığı giderir şekilde karar verilmiştir. 6102 sayılı TTK nun 5/2 maddesinde de ticari davalara asliye ticaret mahkemelerince bakılacağı, asliye ticaret mahkemeleri ile asliye hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu düzenlenmiştir. Somut uyuşmazlıkta, davacı Güvence Hesabı zorunlu mali sorumluluk sigortası bulunmayan davalının sürücü olduğu aracın neden olduğu kazada yaralanan dava dışı kişiye ödediği tazminatı, haksız fiilden sorumlu olan davalıdan rücuan talep etmektedir. Davacının güvence hesabı olduğu, ödeme yaptığı üçüncü kişinin halefi olduğu ve üçüncü kişinin tacir olmadığı gibi uyuşmazlık da haksız fiilden kaynaklandığından, davanın İstanbul Anadolu 13.Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul Anadolu 13. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 26/09/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.
KANUN YOLU: Kesin olmak üzere