Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2022/3446 E. 2023/2028 K. 11.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/3446
KARAR NO: 2023/2028
KARAR TARİHİ: 11/07/2023
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/09/2022
NUMARASI: 2022/305 2022/615
DAVA: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
Taraflar arasındaki davada İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi ile İstanbul 13. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. İstanbul 13. Asliye Hukuk Mahkemesince, “… Bu hali ile yanlar arasındaki uyuşmazlık kambiyo senedi niteliğindeki bonodan kaynaklanmış olmasına göre uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu gözetilerek dava Asliye Ticaret Mahkemesinde açılmalıdır (Bu yöndeki mahkememizce de benimsenen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi’nin 2021/2793 Esas – 2021/2054 Karar sayılı ilamı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi’nin 2021/195 Esas – 2021/202 Karar sayılı ilamı ve yine aynı yöndeki İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi’nin 2020/1000 Esas – 2020/1085 Karar sayılı ilamı). Göreve ilişkin az önce açıklanan maddeler ve içtihatlar birlikte değerlendirildiğinde; somut olaydaki uyuşmazlığın bonodan kaynaklı menfi tespit istemine ilişkin olmasına göre uyuşmazlığın mutlak ticari dava olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle, açılmış olan mutlak ticari davaya bakma görevi, Asliye Ticaret Mahkemesine aittir. Buna göre, mahkememizce; açılan mutlak ticari davaya Asliye Ticaret Mahkemesinde bakılması için aşağıdaki gibi görevsizlik kararı vermek gerektiği …” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, “…Kambiyo senetleri nitelikleri itibari ile sebepten mücerret olan senetlerdir. Dava konusu uyuşmazlık taraflar arasındaki herhangi bir ticari alışverişten değil avukatlık ücret sözleşmesinden kaynaklanmıştır. Anılan tüm hususlar birlikte değerlendirildiğinde icra takibine ve yargılamaya konu senedin sebebi mücerret olmaktan çıkmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık ve yargılamada tartışılacak olan artık avukatlık ücret sözleşmesinin gereğinin yerine getirilip getirilmediği, alacaklı vekilin ücret sözleşmesinin gereğini yerine getirip getirmediği, davacının ise ödeme yapıp yapmadığı hususlarındadır. 6100 sayılı HMK’nun 2. Maddesinde Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevi düzenlenmiş; ” Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.” şeklindedir. Açıklanan nedenlerle mahkememiz huzurdaki davaya bakmaya görevli olmayıp görevli mahkeme davanın daha önce açıldığı İstanbul 13. Asliye Hukuk Mahkemesi’dir. Aynı ihtilafa ilişkin olarak İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin 18. Hukuk Dairesinin 2021/1450 E., 2021/1453 K., sayılı ilamı da aynı yöndedir. Buna göre davanın usulden reddine …” gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmış, maddenin (a) bendinde bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ile çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve çekişmesiz yargı işi sayılacağı belirtilmiştir. Diğer yandan, aynı Kanunun 778/I-1. maddesi poliçenin iptale ilişkin 757 ilâ 763. madde hükümlerinin bono yönünden de uygulanacağı yönünde düzenleme sevk etmiş olup, 6102 sayılı TTK’nın 757/I. maddesi ve 30.06.2012 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve 6102 sayılı TTK’nın 4 ve 5. maddelerinde değişiklik öngörün 6335 sayılı Kanun gereğince açıkça bu tür işlerde ticaret mahkemesi yetkili kılınmıştır. Somut olayda, taraflar arasındaki temel ilişki avukatlık hizmet sözleşmesi olup, uyuşmazlık kambiyo senedinden değil, avukatlık hizmet ilişkisi gereğince zor durumdan faydanılarak verildiği iddia olunan çekin bedelsiz kalıp kalmadığından kaynaklanmaktadır. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre davacı şirket tacir sıfatını haizse de davalı tacir olmadığı gibi, dava da TTK’da düzenlenen mutlak ticari davalardan değildir. Yani, davacı senedin zor durumdayken baskı ile , zorlama ile alındığını ve bir kısım yerlerin davalı tarafından doldurulduğunu, bu yönü ile de sahtecilik yapıldığını, borçlu olmadığını, keşidesinde sahtecilik yapıldığı yönündeki ihtilaflar vekalet sözleşmesi ve haksız fiil hükümleri kapsamında çözülecektir. Bu nedenle uyuşmazlığın genel hükümler uyarınca İstanbul 13. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 13. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 11/07/2023 gününde oy birliğiyle karar verildi.
KANUN YOLU: Kesin olmak üzere