Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2022/2873 E. 2022/2451 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2873
KARAR NO: 2022/2451
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/10/2022
NUMARASI: 2017/1028 2022/631
DAVA: İtirazın İptali
TALEP: Reddi Hakim
Taraflar arasında görülen dava sırasında davacı- karşı davalı vekili tarafından reddi hâkim yoluna başvurulmuştur. Ret talebini inceleyen merci tarafından verilen kararın Bölge Adliye Mahkemesince incelenmesi davacı- karşı davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla, süresi içerisinde verilen istinaf dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R Davacı – karşı davalı vekili tarafından 27/11/2021 tarihli dilekçe ile, huzurdaki davanın açılış tarihinin 27/11/2017 tarihli olup, bu tarih üzerinden dört yıl ve on bir celse geçtiğini, davanın mahiyeti itibariyle itirazın iptali davası olup, henüz ilk derece mahkemesinde bu kadar uzun bir sürede sonuçlandırılması mümkün olmayan bir dava türü olmadığını, dava dosyasında iki farklı bilirkişiden aldırılmış iki kök bir ek rapor bulunduğunu, dosya içinde farklı bilirkişilerden aldırılmış aynı doğrultuda üç adet denetime elverişli bilirkişi raporun bulunmasına rağmen ,mahkeme hakiminin 28/09/2021 tarihli celsede, davalı-karşı davacının mazeretli olması ve bu yönde bir talebi bulunmamasına rağmen davayı karara bağlamayıp dördüncü kez resen dosyanın bir başka bilirkişiye verilmesi yönünde ara karar kurduğunu, 28/09/2021 tarihli celsede davalı-karşı davacı vekilinin mazeretinin son kez kabulü ile bilirkişi ücreti yatırması konusunda iki haftalık kesin süre verildiğini, verilen kesin sürede bilirkişi ücretinin yatırılmadığını ve 23/11/2021 tarihli son duruşma günü belirlenen ücretin son anda duruşmanın bırakıldığı gün yatırıldığını, verilen kesin süreye rağmen davalı-karşı davacının ücreti yatırmayarak açık bir şekilde celse kaybına sebebiyet verdiğini, bu duruma rağmen mahkeme hakiminin kendi vermiş olduğu kesin süreye uymayarak dosyanın dördüncü kez bilirkişiye tevdine karar verildiğini, mahkeme hakiminin şartları oluşan dava dosyasında karar vermekten gerekçesiz olarak kaçındığını, dava dosyasının gerekçesiz bir şekilde dört yıl uzamasına sebebiyet vererek, davacı-karşı davalın açısından telafisi mümkün olmayan zararların doğmasına neden olduğunu beyanla, görevli Hakim …’un reddi talebinde bulunulmuştur. Davacı – karşı Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; alınan raporların birbiri ile çelişmemesine rağmen hakimin dördüncü kez rapor aldığını, ayrıca vekalet eksiğinin giderilmesi için süre verilmediğini belirterek verilen kararın kaldırılmasını talep edilmektedir. HMK ‘ nın 76. Ve 77. maddelerinde, vekaletnamenin ibrazı ve vekaletnamesiz dava açılması ve işlem yapılması başlıkları altında düzenlenmeler öngörülmüştür. HMK ‘ nın 77. maddesinde “Vekâletnamesinin aslını veya onaylı örneğini vermeyen avukat, dava açamaz ve yargılamayla ilgili hiçbir işlem yapamaz. Şu kadar ki, gecikmesinde zarar doğabilecek hâllerde mahkeme, vereceği kesin süre içinde vekâletnamesini getirmek koşuluyla avukatın dava açmasına veya usul işlemlerini yapmasına izin verebilir. Bu süre içinde vekâletname verilmez veya asıl taraf yapılan işlemleri kabul ettiğini dilekçeyle mahkemeye bildirmez ise dava açılmamış veya gerçekleştirilen işlemler yapılmamış sayılır.” HMK ‘ nın 74. maddesine göre vekaletnamede açıkça yetki verilmemiş avukat hakimi reddedemez. Hakimin reddi usul işleminin, geçikmesinde zarar doğabilecek hal olarak nitelendirilmesi mümkün değildir. Kaldı ki reddi hakim talebi usulden reddedilmiştir. Usuli eksiklik giderildiğinde talebin yinelenmesi mümkündür. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesinin kararında usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığından istinaf başvurusunun esastan reddine kararı vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince, İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 2017/1028 D.İş Esas 2022/631 D.İş Karar sayılı kararına karşı istinaf başvuru talebinin REDDİNE,Kararın yerel mahkemece taraflara tebliğine, İstinaf giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 20/10/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
KANUN YOLU: Kesin olmak üzere