Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2022/2598 E. 2023/1199 K. 17.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2598
KARAR NO: 2023/1199
KARAR TARİHİ: 17/04/2023
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/02/2022
NUMARASI: 2022/96 2022/139
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
Taraflar arasındaki davada İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi ile İstanbul Anadolu 2. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R Dava, tazminat istemine ilişkindir. İstanbul Anadolu 2. Tüketici Mahkemesince, “… Bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.Davalı taraf şirket olup davada satıcı sağlayıcı konumunda olmasına karşın, … plakalı aracın ticari araç mahiyetinde kamyon olduğu ,davacının Uyap sorgusuna göre ”karayolu ile yük taşımacılığı (gıda ,sıvı,yük vb)”işi yaptığı , bu itibarla dava konusu aracın mesleki faaliyet kapsamında kullanılan ve kazanç getirici araç vasfında olduğu ve davacının tüketici tanımı kapsamında kalmadığı anlaşılmaktadır. Uyuşmazlığın 6502 sayılı yasa kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması gerekir. Bu kapsamda davacı ve davalının Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’da tanımı yapılan tüketici kapsamında olmadığından, taraflar arasındaki ilişkinin 6502 sayılı yasa kapsamı dışında kaldığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamı dışında kaldığına göre davalının yaptığı işi gözetilerek davaya bakmaya Asliye Ticaret Mahkemeleri görevlidir. Görev kamu düzenine ilişkin olup, resen gözetilir. Hal böyle olunca, mahkememizce görevsizlik kararı vermek gerekmiş …” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, “… Davacı ile davalı arasında akdedilen sözleşme az yukarıdaki kanun maddeleri gereği tüketici işlemi sayıldığından ve davanın tüketici hukuku hükümleri çerçevesinde tüketici mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiğinden mahkememizin görevsizliğine, görevli mahkemenin İstanbul Anadolu 2. Tüketici Mahkemesi olduğuna, dava hakkında daha önceden İstanbul Anadolu 2. Tüketici Mahkemesi tarafından görevsizlik kararı verildiğinden ve İstanbul Anadolu 2. Tüketici Mahkemesi ile mahkememiz arasında görev uyuşmazlığı meydana geldiğinden; mahkememizce verilen karar İstinaf yasa yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği takdirde, olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için merci tayini (Yargı yeri belirlenmesi) açısından re’sen dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37.Hukuk Dairesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 138. Maddesi Gereğince: ”(1) Mahkeme, öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verir; gerektiği takdirde kararını vermeden önce, bu konuda tarafları ön inceleme duruşmasında dinleyebilir. ” Ayrıca her ne kadar iş bu dosyaya henüz duruşma günü tayin edilmemiş ise de usulen dinlenmesi mümkün olmayan davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş olup, dava şartlarının hakim tarafından yargılamanın her aşamasında resen incelenmesi gerektiğinden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu karar vermek gerekmiş …” gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun (TKHK) 2. maddesinde, Kanunun kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” şeklinde açıklanmıştır. Kanunun “Tanımlar” başlıklı 3/1-(l) maddesinde de, tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.” biçiminde tanımlanmıştır.6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca, tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda, tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında, Kanunun 83. maddesinde de, taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir. Somut olayda davacı, kilometresi değiştirilmiş ayıplı araç bakımından bedel iadesi talebinde bulunmuş olup, görevsizlik kararı veren mahkemelerce davacının tacir olup olmadığı hususunda yeterli bir araştırma yapılmadığı, ancak davalı şirketin sattığı aracın kullanım amacının ticari, cinsinin kamyon, kullanım şeklinin yük nakli olduğu bu nedenle davacının tüketici olarak nitelendirilemeyeceği, aracın cinsi ve kullanım amacı, davacının yük taşımacılığı işi ile iştigal ettiği mevcut eksik toplanan deliller kapsamında anlaşılmakla mevcut delillere göre davacının ticari bir işle iştigal ettiği ve tacir olarak nitelendirilmesi gerektiği anlaşılmış olup, nispi ticari dava niteliğindeki uyuşmazlığın, İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 17/04/2023 gününde oy birliğiyle karar verildi.
KANUN YOLU: Kesin olmak üzere