Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2022/2306 E. 2023/845 K. 23.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2306
KARAR NO: 2023/845
KARAR TARİHİ: 23/03/2023
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/04/2022
NUMARASI: 2022/346 2022/457
DAVA: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
Taraflar arasındaki davada Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi ile Bakırköy 12. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R Dava, alacak istemine ilişkindir. Bakırköy 12. Asliye Hukuk Mahkemesince, “…Dava dilekçesi ekinde sunulan ve davanın dayanağı olan sözleşmenin düzenlendiği 29/01/2019 tarihinde davacı adına kayıtlı … Limited Şirketi isimli şirketin bulunduğu, şirket her ne kadar 2019 yılı aralık ayında sicil kayını kapatmış ise de, uyuşmazlığa konu sözleşme tarihinde aktif olduğu, sözleşmede davacının kendi adına imza attığı görülmekle birlikte Yargıtay 12. HD’nin 2018/12374 E. 2019/18174 K. sayılı ilamında; “…6102 sayılı TTK’nun 12/1. maddesinde gerçek kişi tacir; bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten kişi olarak tanımlanmış olup … icra dosyasında mübrez 17.02.2015 tarihli vekaletnameye göre …’nun, ortağı sıfatıyla imza attığı şirketin münferiden yetkili temsilcisi olduğu, bu durumda, sözleşmede düzenlenen yetki anlaşmasının, borçlu … Ltd. Şti.’ni ticaret şirketi olması, borçlu …’nun da TTK’nun 12/1. maddesi gereğince tacir olması nedeniyle bağladığının kabulü gerekir.” denilerek bir limited şirketin münferiden temsile yetkili ortağının tacir sıfatını taşıyacağı açıkça belirtildiği, bu nedenle limited şirketin münferiden müdürü olan kişinin TTK 12/1. maddesi gereği tacir sayılacağı, davacının anılan şirketin yetkili müdürü olduğu, davalının ise tacir olduğu, uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirdiği ve netice itibariyle nisbi ticari dava niteliğinde olduğu anlaşıldığından mahkememizin görevsizliğine, Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğuna dair karar vermek gerekmiştir. Yargıtay 9. HD’nin 2013/3937 E. 2013/5145 K. sayılı bozma ilamında belirtildiği üzere kısa karar HMK hükümlerine uygun olarak aşağıdaki şekilde oluşturulmuştur. Tüm dosya kapsamından; yukarıda gerekçesi izah edildiği üzere mahkememizin görevsizliğine …” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, “… 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 6. maddesi ve 6100 sayılı HMK 2. Maddesi gereğince, genel görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir. Asliye ticaret mahkemeleri ise özel mahkeme niteliğindedir. Somut olayda davacının tacir olmadığı uyuşmazlık konusunun da Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme bulunan işlerden olmadığı, davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu bu sebeple Mahkememizin karşı görevsizliğine …” gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre, bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir.Somut olayda; davacı serbest mali müşavir olup tacir olmadığı, çalışmalarının da ticari işletme ile ilgili bir işlem sayılamayacağı, mali müşavir olan davacının mesleki amaçla, ticari şirket sahibi olan olan davalının ise ticari amaçla hareket ettikleri ve 6502 sayılı Yasanın 3/1-L bendi kapsamında tüketici olmadıkları ve aralarında bir tüketici işlemi bulunduğundan söz edilemeyeceği, aralarındaki işlemin ticari dava niteliğinde de olmadığı, kaldıki 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Müşavirlik Kanununun 45 maddesinde ” bu bürolarda yapılan faliyetler ticari faliyet sayılmaz ” şeklinde açık düzenleme bulunduğu anlaşılmakla uyuşmazlığın, Bakırköy 12. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Bakırköy 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 23/03/2023 gününde oy birliğiyle karar verildi.
KANUN YOLU: Kesin olmak üzere