Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2022/1266 E. 2023/127 K. 13.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1266
KARAR NO: 2023/127
KARAR TARİHİ: 13/01/2023
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/01/2022
NUMARASI: 2021/1158 2022/14
DAVA: Tazminat
Taraflar arasındaki davada Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi ile Bakırköy 14. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R Dava, tazminat istemine ilişkindir. Bakırköy 14. Tüketici Mahkemesince, “… Bu durumda uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında değerlendirilemeyeceğinden, tacir olan tarafların ticari işletmelerinden kaynaklanan davanın TTK’nın 4.maddesi kapsamına giren nispi ticari dava olup, asliye ticaret mahkemeleri görevli olduğundan, ilk derece mahkemesince verilen görevsizlik kararı yerinde değildir…” ifadeleri ışığında somut olay bakımından yapılan değerlendirmede, davacının ticari şirket olup tacir sıfatını haiz olduğu, bütün işlem ve fiillerinin ticari iş mahiyetinde olduğu, dolayısıyla davacının dava konusu taşınmazı satın alma amacının önem arz etmediği, uyuşmazlığın çözümünde asliye ticaret mahkemelerinin görevli olduğu anlaşılmakla davanın 6100 s. HMK’nın 114/1-c ve 115. Maddeleri gereği görev yönünden usulden reddine …” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, “… davacının ticari faaliyeti kapsamında değil konut amaçlı olarak taşınmazı satın aldığı, şirket faaliyetinin hazır giyim ve konfeksiyon üzerine olduğu, elektrik ve su aboneliklerinin bulunduğu, tapu kaydında konut olarak gözüktüğü, taşınmazı satın alma amacının dosyadaki mevcut delil ve beyanlara göre konut ihtiyacını karşılamaya yönelik olduğu anlaşılmakla tefrik edilen bu dosyanın da esas dosya ile birlikte Tüketici Mahkemelerinde görülmesi gerekmektedir. Buna göre; davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın TTK 4.maddesi gereğince mutlak veya nispi ticari dava olmadığı, davaya bakma görevinin tüketici işlemi nedeniyle (İstanbul BAM 14.HD 2020/1763 – 1130 EK sayılı ilamında da belirtildiği üzere) Tüketici Mahkemesine ait olduğu ve bu nedenlerle açılan davanın görev dava şartı nedeniyle usulden reddine karar vermek gerektiği …” gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun (TKHK) 2. maddesinde, Kanunun kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” şeklinde açıklanmıştır. Kanunun “Tanımlar” başlıklı 3/1-(l) maddesinde de, tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.” biçiminde tanımlanmıştır. 6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca, tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda, tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında, Kanunun 83. maddesinde de, taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir. Diğer taraftan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre, bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir. Somut olayda; davacı, satın almış olduğu taşınmazın eksik ve ayıplı olduğu gerekçesi ile tazminat talebinde bulunmuş olup, mahkeme İstanbul Bam 18. Hukuk Dairesinin kaldırma karar içeriği de dikkate alınarak davacı şirketin açmış olduğu davanın tefriki sonrasında yapılan değerlendirme gereğince, davacının ticari şirket olması da dikkate alınarak tüketici kapsamında değerlendirilemeyeceği, her iki tarafın ticari şirket olmasına göre uyuşmazlığın Bakırköy 5.Asliye Ticaret Mahkemesinde çözümlenmesi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 13/01/2023 gününde oy birliğiyle karar verildi.