Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2021/689 E. 2021/691 K. 28.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/689
KARAR NO : 2021/691
KARAR TARİHİ: 28/04/2021
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 13. ASLİYE TİCARETMAHKEMESİ
NUMARASI : 2019/866
DAVANIN KONUSU : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
Tarafları arasında görülen dava sırasında davacı vekili tarafından reddi hakîm yoluna başvurulmuştur.
Ret talebinin reddine dair verilen kararın Bölge Adliye Mahkemesince incelenmesi istenilmiş olmakla, süresi içerisinde yapılan istinaf dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü,
KARAR
Taraflar arasında görülen dava sırasında davacı vekili tarafından sunulan ret dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde ileri sürülen sebeplere bağlı olarak sözleşmeye aykırılık iddiasıyla toplam 20.000 TL bedelli maddi ve manevi tazminat talebine yönelik olduğu, tensiple birlikte 21/04/2020 tarihinde ön inceleme duruşması yapılmasının tensip edildiği ancak Covid-19 salgınına bağlı olarak 07/04/2020 tarihli duruşma erteleme tutanağı ile duruşmanın salgın süreci de dikkate alınarak 03/11/2020 tarihine talik edildiği, 03/11/2020 tarihinde ön inceleme duruşması yapılarak tahkikata geçildiği, davanın niteliğine ve dosya kapsamına uygun olarak gerekli ara kararların özenli ve disiplinli bir şekilde oluşturularak dosyanın bilirkişiye verilmesine karar verildiği, ara kararların yerine geleceği süre gözetilerek buna uygun şekilde duruşmanın 16/03/2021 tarihine talik edildiği, buna rağmen davacı vekili tarafından 24/11/2020 tarihli dilekçe ile salgına bağlı sürecin serzenişi de yargılamayı yapan hakime yöneltilerek ve başka bir dava dosyasına sunulmuş olan hukuka ve gerçeklere aykırı olup, itirazda bulunulan raporu düzenleyen bilirkişiler hakkında suç duyurusunda bulunulduğu halde duruşmada bu rapora göre tahkikatın sonlandırılmak istendiği intibaı edinildiği ve fakat ısrarlı beyan ve talepleri üzerine dosyanın bilirkişi heyetine tevdiine karar verildiği, bunlara bağlı olarak hakimin bağımsızlığını ve tarafsızlığını kaybettiği ileri sürülerek söz konusu davaya bakan hakimin reddinin talep edildiği anlaşılmıştır. Reddi istenen hakimin mütalaasında istemin reddine karar verilmesini istemiş olup, dosyayı inceleyen merci tarafından reddi hakim talebinin reddine ilişkin verilen karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin benzer mahiyette ki davada da benzer gerekçelerle taleplerinin reddedildiğini, hakimin bağımsızlığını ve tarafsızlığını kaybettiğini mahkemenin bu durumu görmezden geldiğini, mahkemeye ve yargıya karşı oluşan kötü tutum ve düşüncelerin bertaraf edilmesi gerektiğini, hasıl olan sebeplerden dolayı yerel mahkeme kararının kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir. Hakimin reddi HMK’nın 36.ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup, HMK 36.maddesi hakimin tarafsızlığından şüpheyi gerektiren önemli bir sebebin bulunması halinde taraflardan birinin hakimi reddedebileceğini, hakimin de bizzat çekilebileceğini hükme bağlamıştır. Hakimin reddi için ileri sürülen sebepler yargılama sırasında itiraz, işin esası yönünden ise istinaf ve temyiz sebebi olup, HMK’nın 36. maddelerinde tanımı yapılan sebeplerden değildir. Ayrıca davacı vekilinin başka bir müvekkili ile ilgili dosyasında verilen kararlarında, hakimin reddi sebebi olarak ileri sürülemeyeceği, ancak dosyanın taraflarından birinin hakimi reddedebileceği, avukatın kendi adına hakimi reddetme hakkının bulunmadığı, bu itibarla ilk derece mahkemesinin reddi hakim talebinin reddine ilişkin kararı hukuka uygundur. Davacı vekilinin buna ilişkin kararın kaldırılmasına yönelik istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/866 Esas Ara Kararına karşı istinaf başvuru talebinin REDDİNE,
2-Kararın yerel mahkemece taraflara tebliğine,
3-İstinaf eden davacı tarafından yatırılan başvuru harcı ve karar ilam harcının davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf giderlerinin istinaf eden davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. Maddesi gereği talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 28/04/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.