Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2021/519 E. 2021/379 K. 15.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/519
KARAR NO : 2021/379
KARAR TARİHİ: 15/03/2021
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/12/2020
NUMARASI : 2018/1108 2020/788
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olması nedeniyle dosya ve ekleri incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili adına kayıtlı olan … plakalı araç 25.02.2017 tarihinde … Mh. … Sk. Seyir halinde iken yolun ortasına güvenlik önlemleri bulunmaksızın davalı yana ait kum bulunması nedeniyle yaralanmalı trafik kazası meydana gelmiştir. Dilekçelerinin ekinde bulunan trafik kazası tespit tutanağında görüleceği üzere, kumun yolun yapısını bozduğu ve uyarıcı işaretleme yapılmadığı için kazanın meydana geldiği polis memurlarınca tespit edilmiştir. İşbu kaza sebebi ile davaya konu araçta maddi hasar meydana gelmiş olup, ortaya çıkan hasar sebebi ile araç onarımda kalmıştır. Yapılan onarıma ilişkin olarak, ….’dan alınan 4.000 TL bedelli irsaliyeli faturayı ekte sunulmuş. Müvekkili adına kayıtlı araç ticari taksi olup aracın ağır hasarlanması nedeniyle satışı yapılmak zorunda kalınmıştır. Buna ilişkin olarak araç satış sözleşmesini ekte sunuyoruz. Müvekkili tüm bu süreç içerisinde ticari işlevini yerine getiremediğinden kazanç kaybına uğramıştır. Kazanç kaybına ilişkin alacak değerinin tam ve kesin olarak belirlenememesi sebebiyle bu hususta yapılacak tespit sonucu artırılmak üzere kazanç kaybı talep etmiştirler. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu md. 107/f.1’de ” Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkânsız olduğu hâllerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir.” düzenlemesi yer almaktadır. Davaya konu 25.02.2017 tarihli trafik kazası neticesinde davaya konu … plakalı araç hasar görmüştür. Kazanç kaybının hesaplanmasında; hasar gören aracın bilirkişilerce araçtaki hasarın durumu,resim,fatura ve dosyada mevcut diğer belgelerin birlikte değerlendirilmesi neticesinde hesaplanan aracın kaç günde tamir edilebileceği esas alınmaktadır. Davaya konu aracın kazanç kaybının hesaplaması tarafından beklenemeyeceği ve mümkün olmadığından taraflarınca belirsiz alacak davası açılması zorunluluğu doğmuştur. Müvekkilinin uğradığı kazanç kaybı uzman bilirkişilerce yapılacak bilirkişi incelemesi sonucu tam ve kesin olarak belirlenebilecektir. Nitekim Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/7477 E. , 2017/1692 K. ” Hükme esas alınan 07.11.2015 tarihli bilirkişi heyeti raporunda aracın hasarına ilişkin dosyaya sunulan 23.09.2014 tarihli fatura tarihini esas alarak 30 gün tamirde kaldığı belirtilerek kazanç kaybı hesabı yapılmıştır. Araçtaki hasarın durumu, resim, fatura ve dosyada mevcut diğer belgeler birlikte değerlendirilerek aracın kaç günde tamir edileceğini makine mühendisi bilirkişisi kendisi belirlemeli ve buna göre kazanç kaybı hesabı yapılmalıdır. Mahkemece makine mühendisi bilirkişiden aracın hasarının onarım süresi hususunda rapor alınarak sonucuna göre kazanç kaybının belirlenmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli görülmemiştir.” kararı da aynı noktaya işaret etmektedir.
Müvekkiline ait araç ile aynı nitelikteki benzer araçların ortalama geliri ilgili Sendikalardan, kiralama ilanlarının bulunduğu sitelerden yada bilirkişi vasıtasıyla da sorularak tespit edilebilir. Aynı zamanda dosyadaki mevcut ve ilgili yerlerden celp edilecek deliller ışığında araçtaki hasarın ortalama süresininde bilirkişi tarafından tespiti yapılabilir. Davanın lehlerine sonuçlanması ihtimalinde alacağın tahsil edilememe tehlikesini bertaraf etmek ve ilerde doğabilecek hak kayıplarının önüne geçebilmek için, uyap üzerinden yapılacak sorgulama sonucu davalı üzerine kayıtlı araç veya gayrımenkule rastlanması halinde trafik tescil kaydına teminatsız olarak ihtiyati tedbir şerhi işlenmesini talep etme zorunluluğumuz doğmuştur. Tüm bu açıklamalar ışığında, davalı borçluların, meydana gelen kaza sonucu haksız ve kusurlu olmaları nedeniyle müvekkilin uğradığı maddi zararları karşılamakla yükümlü oldukları görülmüştür. Temlik alacaklısı olan müvekkilinin sonradan mağdur olmaması adına davalı yan üzerine araç ve/veya gayrımenkul var ise teminatsız ihtiyati tedbir talebi şerhinin işlenmesine, Davanın kabulüne, 25.02.2017 tarihinde davalı yanın kusuru sonucu meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası sebebi ile müvekkilin aracın onarımı için yaptığı masraf olan 4.000 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı yanlardan tahsiline, uğradığı kazanç kaybına ilişkin fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalmak üzere henüz belirsiz olan alacaklarının şimdilik 1.000,00 TL tutarındaki maddi tazminat miktarının, kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı yanlardan tahsiline, Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yanlara tahmiline karar verilmesin vekaleten arz ve talep ettikleri görülmüştür. İstanbul Anadolu 8. ATM. ‘ ce dosya merci tayini için dairemize gönderilmiş ise de, mahkemenin görevsizlik kararının tebliğe çıkarıldığı, ve kararın kesinleştiğine dair bilgi ve belge bulunmadığından HMK.’ nın 21/c maddesi uyarınca her 2 mahkemece verilen görevsizlik kararının taraflara tebliğ edilerek yasal süresi içinde istinaf edilmezse dosyanın kesinleştirerek dairemize gönderilmesi gerektiği, bu nedenle mahkeme dosyasının tebligat işlemlerinin yapılaması için iadesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Hukuk Muhakemeleri Kanununun 352. maddesi gereğince;Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın gereğinin yapılması için MAHKEMESİNE İADESİNE, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda 15/03/2021 tarihinde, dosya üzerinden davacılar, vekili ve davalıların yokluğunda oy birliği ile karar verildi.