Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2021/1520 E. 2022/377 K. 18.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1520
KARAR NO: 2022/377
KARAR TARİHİ: 18/02/2022
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/04/2021
NUMARASI: 2021/343 2021/427
DAVA: Tapu İptali Ve Tescil
Taraflar arasındaki davada Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi ile Bakırköy 9. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R Dava, tapu iptali ve tescile ilişkindir. Bakırköy 9. Tüketici Mahkemesince, “… davacı vekili dairenin müvekkiline teslim edildiğini ve müvekkilinin daireyi kiraya verdiğini duruşmada beyan ettiği, böyle bir edinmenin tüketici işlemi olmadığı gibi davacının da tüketici sıfatı taşımadığı anlaşıldığından, konunun Tüketici Mahkemesinin görev alanına girmediği, davanın Ticaret Mahkemesinde görülüp karara bağlanmasında isabetsizlik bulunmadığı sonucuna varılmıştır.” şeklinde belirtildiğinden işbu davada görevli mahkemenin Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu …” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesince ise, “… dava konusu bağımsız bölümün konut (mesken) niteliğinde olduğu, davacı gerçek kişinin tüketici olduğu, taraflar arasındaki ilişkinin tüketici işlemi olduğu ve taşınmazın sonradan kiraya verilmesinin sözleşme anındaki nihai amacını belirlemeye yeterli bulunmadığı, taşınmazı kullanmak üzere akit yapan davacının sonradan farklı sebeplerle tasarruf biçimini değiştirmiş olabileceği hususu hayatın olağan akışına uygun olduğu nihai amacının kira geliri elde etmek olduğunu kanıtlamayacağı bu yerin de konut(mesken) niteliğinde olması dikkate alındığında uyuşmazlığın tüketici işleminden kaynaklanması sebebiyle uyuşmazlığın çözümünde Türk Ticaret Kanunu hükümlerinin uygulanmasını gerektirecek bir durumun söz konusu olmadığı, davanın Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülmesini gerektirir nitelikte ticari bir dava da olmadığı, uyuşmazlığın görevli mahkeme olan Tüketici Mahkemelerinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği anlaşılmakla, göreve ilişkin usul kuralları HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca dava şartıdır. Dava şartları kamu düzeninden olup kamu düzenine ilişkin hususlarda resen dikkate alınacak hususlardan olup dava şartı yokluğu halinde HMK’nun115/2.maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine mahkememizin görevsizliğine, görevli mahkemenin Bakırköy 9. Tüketici Mahkemesi olduğunu tespitine, dosyada Bakırköy 9. Tüketici Mahkemesinin2021/375E. 2021 /61 K sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilmiş olduğundan, görev hususunda merci tayini için dosyanın İstanbul Bölge İstinaf Mahkemesi ilgili dairesine göndrilmesine …” gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun (TKHK) 2. maddesinde, Kanunun kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” şeklinde açıklanmıştır. Kanunun “Tanımlar” başlıklı 3/1-(l) maddesinde de, tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.” biçiminde tanımlanmıştır. 6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca, tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda, tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında, Kanunun 83. maddesinde de, taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir. Diğer taraftan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre, bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir. Somut olayda, davalı şirket ile davacı arasında yapılan … Konut Sözleşmesi kapsamında … Blok…. Kat … kapı numaralı bağımsız bölümün satışı konusunda anlaştıkları ve sözleşme doğrultusunda taşınmazın 05/02/2013 tarihinde davacı adına tapu fiili teslimin yapıldığı, tapu kaydının incelenmesinde taşınmazların niteliğinin “konut” olduğu ancak halen davalı adına tescilli olduğu anlaşılmış olup, davacı ile davalı şirket arasındaki hukuki ilişkinin 6502 sayılı Yasa kapsamında kaldığı, dairenin kiraya verildiği ve gelir elde edildiğine dair dosyada bir delilin bulunmadığı anlaşılmakla, davacı ve davalı arasındaki tüketici ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Bakırköy 9. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 18/02/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.
KANUN YOLU: Kesin olmak üzere