Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2020/767 E. 2020/1819 K. 08.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/767
KARAR NO: 2020/1819
KARAR TARİHİ: 08/10/2020
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/01/2020
NUMARASI: 2018/1017 2020/67
DAVA: MENFİ TESPİT (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen davada Silivri 3. Asliye Hukuk ile Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Silivri 3. Asliye Hukuk Mahkemesince, “…Buna göre iş bu dava dava dilekçesinde de görüleceği üzere Asliye Ticaret Mahkemesine açılmış olup, İhtisas Mahkemelerinin Yargı Alanlarının Yeniden Belirlenmesine İlişkin Adalet Bakanlığı’nın 10/05/2005 tarihli genelgesi gereğince HSYK’nun 24/03/2005 tarih ve 188 sayılı kararının 11. Başlığı altında düzenlenen Asliye Ticaret Mahkemelerine ilişkin yapılan düzenlemede (23/10/2008 tarih ve 360 sayılı HSYK Kararı ile değiştirilen karar gereğince) İstanbul için; Bakırköy Ticaret Mahkemesinin yargı çevresinin Eyüp ve Gaziosmanpaşa Adliyelerinin yargı alanları hariç olmak üzere Bakırköy ve Marmaraereğilisi Yargı çevresi hariç olmak üzere Silivri Ağır Ceza Mahkemesi Yargı çevresi ile aynı olarak belirlendiği, ilçemizin yargı çevresinin Silivri Ağır Ceza Mahkemesi yargı alanı içinde kalması nedeniyle Mahkememizin “Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatının olmadığı” anlaşılmakla, Mahkememizin Görevsizliğine, Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu…” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesince ise, “…Hal böyle olunca somut uyuşmazlığı işçi işveren ilişkisinden doğan teminat senetleri ise de senetler davacı işçinin anne ve babası tarafından imzalandığından iş mahkemesinin görev alanına değil, genel mahkemenin görev alanında kalmakta olup görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan HMK 114/c maddesi gereği mahkemenin görevli olmasının dava şartı olduğu, HMK 115 maddesi gereği dava şartlarının mevcut olup olmadığının davanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılması gerektiği anlaşılmakla…” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmış, maddenin (a) bendinde bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ile çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve çekişmesiz yargı işi sayılacağı belirtilmiştir. Diğer yandan, aynı Kanunun 776 ve devamı maddelerinde “Bono ve emre yazılı senetler” konusu düzenlenmiş olup, 30.06.2012 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve 6102 sayılı TTK’nın 4 ve 5. maddelerinde değişiklik öngören 6335 sayılı Kanun gereğince açıkça bu tür işlerde ticaret mahkemesi yetkili kılınmıştır. Somut olayda, Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’ ın diğer müvekkilleri … ve …’nin kızı olduğunu, …’ın 2 yıl kadar bir süre dvalı şirkette çalıştığını, çalıştığı süre zarfında kasadan bir miktar para çalındığından bahisle kendisinin şikayet edilceği ve bu yüzden cezaevine gireceği şeklinde korkutulmak suretiyle anne ve babasına boş senet imzalatıldığını, daha sonra davalı şirketin boş olarak imzalattığı senedi kötü niyetli bir şekilde 135.000,00-TL olarak doldurularak Silivri İcra Müdürüğünün … e. Sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, söz konusu takibe müvekkillerinin 03/08/2016 tarihinde İcra Hukuk Mahkemesine itiraz ettiklerini, İcra Hukuk Mahkemisinin davanın reddine şeklinde karar verdiğini, bu sebeple Genel Mahkemelerde dava açma ihtiyacı olduğunu , bu nedenlerle davalı şirket aleyhine açtıkları Menfi Tespit davasının kabulü ile davacı müvekkillerinin borçlu olmadıklarının tespitine, teminat mukabilinde icra takibinin durdurulması ve satış işlmeninin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, senedin iptaline, takibin ve ödeme emrinin iptaline, davanın istirdat davası olarak kabulü ile ödeme yapılması durumunda ödeme yapıldığı tarih itibariyle işleyecek yasal faiziyle davalı taraftan alınarak müvekkillerine iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dosya kapsamından, talep dayanağı senedin kambiyo senedi vasfına haiz olduğu, senet üzerinde açıkça teminat senedi olduğuna dair ibare bulunmadığına göre ticari dava niteliğinde olan uyuşmazlığın ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 08/10/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.
KANUN YOLU: Kesin olmak üzere