Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2020/7 E. 2020/164 K. 21.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/7
KARAR NO : 2020/164
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/11/2019
NUMARASI : 2019/1456 2019/1476
DAVANIN KONUSU: Reddi Hakim/Hakimin Çekinmesi İncelemesi
Taraflar arasında görülen dava sırasında davalı vekili tarafından reddi hâkim yoluna başvurulmuştur.
Ret talebini inceleyen merci tarafından verilen kararın Bölge Adliye Mahkemesince incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla, süresi içerisinde verilen istinaf dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R Taraflar arasında görülen dava sırasında davalı vekili tarafından sunulan ret dilekçesinde özetle; İstanbul 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/434 esas sayılı dosyasının 13/06/2019 tarihindeki duruşmasının 2 nolu ara kararında;…3.000,00 TL ücret takdirine, tebligat giderleri ile birlikte yatırılması için davacı vekiline 2 hafta kesin süre verilmesine, kesin süre sonuçlarının ihtarına (ihtarat yapıldı), şeklinde karar verildiğini, duruşma tutanağı incelendiğinde davacı vekili Av. … duruşmada hazır bulunduğunu, mahkemenin söz konusu ihtarını birebir dinlediğini, ancak iki haftalık kesin sürenin sonunda davacı tarafından 3.000,00 TL bilirkişi ücretinin yatırılmadığını, ayrıca 13/06/2019 tarihli aynı duruşmada 17/07/2019 tarihinde inceleme yapılacağına dair ara karar oluşturulduğunu, davacı tarafın incelemeye de katılmadığını, inceleme gününde de bilirkişi ücretinin yatırılmadığına ve bilirkişi incelemesi yapılmasına muvafakatlerinin olmadığına dair mahkemeye beyanlarını sunduklarını, mahkemece bu durumun tutanak altına alındığını, 10/10/2019 tarihli duruşmanın 1 nolu ara kararında ise önceki duruşmada alınan 2 nolu ara kararının davacı vekiline kesin süre sonuçlarının usulünce ihtar edilmemiş olması nedeni ile önceki 2 nolu karar doğrultusunda bilirkişi incelemesi yapılmasına ” şeklinde hüküm kurularak çelişkili davranıldığını, mahkemenin güvenilirliğinin sorgulanmasına neden olduğunu, mahkeme heyetinin kendi kararının arkasında durmadığını, bu açıdan kendi kendisini inkar ettiğini, bu durumun müvekkili aleyhine bir netice ortaya çıkmasına, diğer taraftan da açık usul hükümlerine riayet etmeyen davacı lehine de bir neticeye sebep olmasının kabul edilebilir bir durum olmadığını, 17/07/2019 tarihli tutanak ile bilirkişi ücretinin kesin süre içerisinde yatırılmadığı tutanak altına alındığını, sayın mahkemece davalıya başkaca bir bildirimin yapılmadığını, mahkemece bilirkişi ücretinin yatırılmadığı tespit edildiğini, buna rağmen davacıya bilirkişi ücretinin yatırılması şeklinde yeniden bir muhtıra dahi gönderilmediğini, bu sebeplerin HMK 36.md uyarınca hakimin davacı lehine vakıa yaratarak tarafsızlığa aykırı davrandığını belirterek reddi hakim talebinde bulunmuştur. Reddedilen heyet tarafından, istemin reddinin gerektiği yönünde görüş belirtilmesi üzerine, dosyayı inceleyen merci tarafından reddi hâkim talebinin reddine, 1.500,00 TL disiplin para cezasına hükmedilmesine ilişkin verilen karar, davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.Red dilekçesinde hakimin tarafsızlığını yitirdiğine ilişkin ileri sürülen sebebler, hakimin tarafsızlığından şüphe edilmesini gerektiren neden olarak değerlendirilemeyeceği gibi, dilekçede belirtilen sair hususlar işin esası yönünden istinaf ve temyiz sebebi olup, HMK’nın 36. maddesinde tanımı yapılan sebeplerden değildir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle istinaf başvuru talebinin REDDİNE 21/01/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.