Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2020/345 E. 2020/1089 K. 04.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/345
KARAR NO: 2020/1089
KARAR TARİHİ: 04/06/2020
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/09/2017
NUMARASI: 2016/951 2017/623
DAVANIN KONUSU: Tespit
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 4. Tüketici Mahkemesi ile İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R Davacı vekili 11/05/2015 tarihli dilekçesi ile, davacının davalı bankanın İstanbul – Topçular şubesinin müşterisi olduğunu, davacının satın almış olduğu gayrimenkul için 2014 tarihli kredi sözleşmesi ile davalı bankanın İstanbul / Eyüp Topçular şubesinden kredi kullandığını, davalı bankanın kredi faizlerinin yanı sıra proje komisyonu adı altında davacıdan 12.000 TL tahsil ettiğini, davacıdan hayat sigortası ve diğer sigorta bedelleri adı altında tahsil edilen bedellerin bu masrafa dahil olmadığını, davacının tahsil edilen masraflara itiraz etme şansı olmadığını, davalı bankanın yaptığı tahsilatların haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek davacıdan proje komisyonu adı altında tahsil edilen 12.000,00 TL’nin ödeme tarihi olan 17/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmesini istemiştir. İstanbul 4. Tüketici Mahkemesince, “…Uyuşmazlık, davacı ile davalı banka arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesine dayalı olarak davacıya kullandırılan ticari kredi nedeni ile davacıdan tahsil edilen proje komisyon masrafına ilişkindir. Genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkta davacı ile davalı arasında 6502 sayılı yasanın 22. Maddesi kapsamında tüketici kredisinden kaynaklanan bir ilişki bulunmamaktadır.Nitekim Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin2011/1618Esas,2011/3846 karar sayılı 22.04.2011 tarihli kararında da genel kredi sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamında bulunmadığı belirtilmiştir.Taraflar arasındaki sözleşmenin niteliğine göre olaya özel tüketici yasası hükümlerinin uygulanması hukuken olanaksızdır. Uyuşmazlığa genel hükümlere göre genel mahkemelerde bakılması yasal zorunluluk olduğundan mahkememizin görevsiz olması nedeni ile davanın görev yönünden reddi..” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesince ise, Dava konusu yapılan haksız ödendiği iddia olunan proje komisyonunun iadesinin istendiği kredi dosyası incelendiğinde; davacı tarafa davalı tarafça kullandırılan kredi türünün genel kredi kapsamında tüketici kredisi olduğu açıkça görülmektedir. Ayrıca davanın ticari olduğunu belgeleyen herhangi bir evrak da dosya arasında bulunmamaktadır. Bu husus 21.08.2017 tarihli denetime elverişli hüküm kurmaya esas alınabilir özel ve teknik bilgi sahibi bilirkişi tarafından da raporunda irdelenmiştir. Dava konusu yapılan haksız alındığı iddia olunan proje komisyonunun bireysel ilişki kapsamında tüketici genel kredisinden kaynaklandığı dosya kapsamında bulunan kredi dosyasından anlaşılmaktadır. İş bu durumda yerleşik içtihatlar gereğince tüketici işlemi olan bu işlemle ilgili yargılamayı gerektirir hususla ilgili olarak tüketici hukukunun uygulanması gerekmektedir ve görevli olarak bu konuda özel ve ihtisas mahkemeleri olan tüketici mahkemeleri nezdinde yargılama yapılmalıdır. Mevzuatı gereğince tüketicilere kredi vermeye yetkili olan tüzel kişi olan davalı kredi veren ile ticari ve mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek kişi olan davacı kredi alan arasında kurulan sözleşme TKHK m. 3 ve m. 22 gereği tüketici sözleşmesi ve hukuki işlemdir. Dosya kapsamında bunun aksini kanıtlayan herhangi bir belge ve delil bulunmamaktadır. Davalı tarafça savunması somutlaştırılamamış- ispatlanamamış ve davacı iddiası gereği tüketici kredisi olan dosyada aksi durum da davalı yanca belgelenememiştir. TKHK m. 73 de tüketici mahkemeleri görev alanı belirlenmiş ve kanunun uygulama alanı da TKHK m. 2 de düzenlendiği gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir. 6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanun’un 83. maddesinde de taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenlenme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir. Somut olayda uyuşmazlık, konut kredisi sözleşmesinden kaynaklanmakta olup; davacı, tacir olmayıp 6502 sayılı Kanunun 3/1-k maddesi uyarınca tüketicidir. Bu haliyle uyuşmazlığın, anılan Kanunun 73/1 ve 83/2. maddeleri uyarınca, Tüketici Mahkemesi’nde görülüp sonuçlandırılması gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 4. Tüketici Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 04/06/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.
KANUN YOLU: Kesin olmak üzere