Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2020/20 E. 2020/917 K. 02.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/20
KARAR NO : 2020/917
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/07/2019
NUMARASI : 2019/256 2019/364
DAVANIN KONUSU: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
Taraflar arasındaki davada İstanbul 1. Asliye Ticaret ve İstanbul 2. Fikri ve Sinaı Haklar Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R Dava, 5846 sayılı kanun kapsamında tespit ve tazminat talebine istemine ilişkindir.İstanbul 1. Fikri ve Sinaı Haklar Mahkemesince, “… Dava; temlik sözlemesine dayalı olarak olarak açılmış 15/07/2005 tarihli Kar Dağılımı / Ortaklık sözleşmesine ve 09/07/2008 tarihli yargılama giderleri ve avukatlık ücreti kazanılacak tazminata ilişkin imzalanan ortaklık sözleşmesinden kaynaklı belirsiz alacak davasıdır. HMK’nın 114. maddesi hükmünde, dava şartları düzenlenmiş olup 114/1-c maddesinde “mahkemenin görevli olması”ndan açık bir şekilde bahsedilmiştir. İhtisas mahkemesi niteliğinde olan mahkememizin davada görevli olmadığı, gerek FSEK gerekse SMK kapsamında değerlendirilmesi gereken bir uyuşmazlık bulunmadığı, genel hükümler çerçevesinde yargılamayı yapma görevinin tarafların tacir sıfatı da dikkate alındığında Asliye Ticaret Mahkemesinin görevine girdiği…” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.Asliye Ticaret Mahkemesince, “… Yargıtay 11. Hukuk Dairesi ilamlarında, davanın yalnızca Menejerlik sözleşmesine dayalı ortaklık sözleşmesinden kaynaklı dava olması halinde FSHHM’lerinin görevli olmadığı kabul edilmiş olmakla, huzurdaki davada yukarıda yazılı diğer taleplerin değerlendirilmesi husunda FSHHM’lerinin görevli olduğu…” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.5846 sayılı FSEK’nın 1 ve 1/A. maddelerinde amaç ve kapsamı düzenlenmiş olup, buna göre fikir ve sanat eserlerini meydana getiren eser sahiplerinin ürünleri üzerindeki manevi ve mali haklarını belirlemek, korumak, bu ürünlerden yararlanma şartlarını düzenlemek, öngörülen esas ve usullere aykırı yararlanma halinde yaptırımları tespit etmektir. Somut olayda davacı vekili; menajerlik temlik sözlemesi, 15/07/2005 tarihli kar dağılımı ve 09/07/2008 tarihli ortaklık sözleşmesi kapsamında tazminat talebi ile birlikte davalı şirket nezdinde bulunan dava dışı murat boz’a ve diğer başkaca sanatçıların eser işletme haklarının devrinin önlenmesi ve davalı tarafın işbu haklarını davacı şirketi zarara sokmak maksadıyla üçüncü kişilere devrini önlemesi için, davalı şirketin hangi eser işletme ve fikri mülkiyet haklarına sahip olduğunun tespit edilerek, işbu mahkemece tespit edilecek hakların 3. kişilere devrinin önlenmesi yönünden ihtiyati tedbire karar verilmesini de talep ve dava etmiştir. Bu haliyle uyuşmazlık 5846 sayılı FSEK kapsamında kaldığından uyuşmazlığın Fikri ve Sınai Haklar mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 02/06/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.