Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2020/1684 E. 2021/649 K. 21.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1684
KARAR NO: 2021/649
KARAR TARİHİ: 21/04/2021
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/12/2019
NUMARASI: 2019/4 2019/952
DAVANIN KONUSU: Şirketin İhyası
Taraflar arasındaki davada İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi ile İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R Dava, tasfiye memuru atanması istemine ilişkindir. İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesince, “…İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 1982/2884-3197 E-K sayılı dosyasından davalı şirketin tasfiyesinin açılmasına karar verildiğine göre, anılan yasal düzenleme gereğince tasfiye memuru atanmasına yönelik istemin tasfiyeye karar verilen mahkemece değerlendirilmesi gerektiğinden…” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, “…aleyhine dava açılan şirket hakkında herhangi bir tarihte ve herhangi bir mahkemece verilmiş herhangi bir fesih kararının mevcut olmadığı, bu nedenle adı geçen Kanun maddesinde belirtilen somut koşulların somut davada söz konusu bulunmadığı, bu itibarla TTK.m.536/f.3 hükmü uyarınca tasfiye memurunun atanması noktasında mahkememizin adı geçen hüküm nedeniyle görevli olmasının da mümkün bulunmadığı…” olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. HMK’nın 22/2. maddesinde “İki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği takdirde, görevli veya yetkili mahkeme, ilgisine göre bölge adliye mahkemesince veya Yargıtayca belirlenir.” hükmüne yer verilmiştir. Bu nedenle mahkemeler arasındaki ihtilâf değerlendirildiğinde, gerçek anlamda (HMK m. 20) bir görev veya teknik anlamda bir işbölümü ilişkisi mevcut olmayıp, “iş dağılımı” ilişkisi bulunduğu anlaşıldığından, merci tayini (yargı yeri belirlenmesi) yoluyla davaya bakacak görevli mahkemenin belirlenmesine olanak ve gerek bulunmamakta; ancak dosyanın sürüncemede kalmaması içen Dairemizce yargı yeri belirlenmesi yoluna gidilmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 536/3.maddesinde şirketin feshine karar veren mahkemece tasfiye memuru atanacağı düzenlenmiştir. Somut olayda; İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 1982/2884-3197 E-K sayılı dosyasından davalı şirketin tasfiyesinin açılmasına karar verildiği anlaşılmış olup, TTK’ nın 536/3. maddesi gereğince uyuşmazlığın İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 21/04/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.
KANUN YOLU: Kesin olmak üzere