Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2020/1580 E. 2021/402 K. 15.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/1580
KARAR NO : 2021/402
KARAR TARİHİ: 15/03/2021
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/01/2020
NUMARASI : 2020/24 2020/24
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
Taraflar arasındaki davada Bakırköy 6. Asliye Hukuk ve Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R Dava, hasar bedelini sigortalısına kasko sigorta poliçesi kapsamında ödeyen sigortacının, hasar bedelinin rücuen tahsili için açtığı alacak davasıdır. Bakırköy 6. Asliye Hukuk Mahkemesince; “… davacı …’nin sigortalısına ait … plakalı aracı davalı şirkette çalışanın eylemi ile aracın çalınmasına sesiyet verdiğinin iddia edildiği, davalının… San. Tic. Ltd. Şti.’nde tüzel kişi tacirdir. Bu durumda TTK’nun 4, 5, 16/2 maddeleri uyarınca tacirler arasında olduğu ve davacının iddia ettiği olayın ise haksız fiil niteliğinde olduğu, bu nedenle davacının halefiyete dayalı olarak açtığı rücuen tazminata bağlı itirazın iptali davasının ticari dava olduğu…” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesince ise; “…Davacı … şirketinin dava dışı sigortalısı … in haklarına halefiyet yolu ile davalıdan haksız fiil sebebi ile tazminat talebinde bulunduğu ,davadışı sigortalının gerçek şahıs olduğu anlaşılmakla her nekadar davalı tacir ise de iş bu davanın Asliye Hukuk Mahkemelerince görülmesi gerektiği…” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun, 3 Temmuz 1944 tarih ve 5746 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan 22.3.1944 tarih ve 37 E. – 9 K. sayılı kararında halefiyet “sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur” şeklinde vurgulanmaktadır.Somut olayda, uyuşmazlık, 6102 sayılı TTK’nın 1472. maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından “Genişletilmiş Kasko” kapsamında sigortalısına ödenen tazminatın, aracın hırsızlanmasında kusurlu bulunan davalı şirketten rücuan tahsili isteminden kaynaklanmaktadır. Davacı … ise de, halefi olduğu dava dışı sigortalı Barış MÜLAYIM’ in tacir olduğuna dair dosyada bir delilin bulunmadığı, davalılara ait aracın hususi araç olduğu ve uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklandığı, davanın mutlak ve nispi ticari davalardan olmadığı anlaşıldığından, davanın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Bakırköy 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 16/03/2021 gününde oy birliği ile karar verildi.