Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2019/344 E. 2019/1625 K. 21.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/344
KARAR NO : 2019/1625
KARAR TARİHİ: 21/06/2019
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/10/2018
NUMARASI : 2018/977 2018/949
DAVA : Tazminat
Taraflar arasındaki davada Bakırköy 2. Tüketici Mahkemesi ve Bakırköy 4. Asliye Hukuk ve Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R Dava, sigorta şirketi tarafından kasko poliçesi ile sigorta teminatı altına alınan aracın çalınması nedeniyle sigorta şirketi tarafından ödenen tazminatın davalıdan rücuan tahsili istemine ilişkindir. Bakırköy 2. Tüketici Mahkemesince; davacı sigorta şirketi kendi sigortalısından değil karşı taraftan tazminat istemine göre dava haksız fiilden kaynaklı tazminata ilişkin olup mahkememizin görevsizliği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.Bakırköy 4. Asliye Hukuk Mahkemesince; “… Davanın rücuen tazminat davası olduğu anlaşılmaktadır. Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1-a maddesi gereği her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk ticari dava sayılır. Aynı kanunun 5/1 maddesine göre de, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunun şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesi tüm ticari davalara bakmakla görevli…” olduğu gerekçesiyle görevsizliğine karar verilmiştir.Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesince ; “… Davacı taraf rücuen tazminat davası açtığı görülmektedir. Davacı taraf sigortalasına ait aracın çalınması sebebiyle ödenen zararın rücuen tazminini istemiş olmasından dolayı, sigortalasının yerine geçtiği onun adına talepte bulunduğu mevcut yasal düzenlemeler gereğince kabul edilmektedir. Meydana gelen olay haksız fiil olarak kabul edilen hırsızlık eylemi olup, sigortalasına ait BMW marka hususi motorsiklet çalınması itibariyle ticari bir dava niteliğinde değildir. Haksız eylem neticesinde zararın giderilmesi talebi olup, TTK anlamında mutlak ticari dava olmadığı gibi, taraflar ticari değildir. Yargılama yapma yetki ve görevi genel mahkemeler olup, mahkememize açılan iş bu dava itibariyle görevsizlik kararı verilmesi gerektiği, yetkili ve görevli Asliye Hukuk Mahkemesine dosyanın gönderilmesi gerektiği… ” belirterek görevsizliğine karar verilmiştir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun, 3 Temmuz 1944 tarih ve 5746 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan 22.3.1944 tarih ve 37 E. – 9 K. sayılı kararında bu husus “sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur” şeklinde vurgulanmaktadır.Somut olayda, uyuşmazlık, 6102 sayılı TTK’nın 1472. (6762 sayılı TTK’nın 1301) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın hırsızlık olayının meydana gelmesinde kusurlu bulunan davalıdan rücuan tahsili isteminden kaynaklanmaktadır. Davacı sigorta şirketi ile davalı tacir ise sigortalı tacir olmayıp, sigortalı aracında hususi araç olduğu, uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklandığından, davanın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Bakırköy 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 21/06/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.