Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2019/1069 E. 2019/2180 K. 23.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1069
KARAR NO : 2019/2180
KARAR TARİHİ: 23/09/2019
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/03/2019
NUMARASI : 2018/391 2019/173
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
Taraflar arasındaki alacak davası hakkında İstanbul 11. Asliye Ticaret ve İstanbul 7. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:K A R A R
Dava, bankacılık işleminden kaynaklanan haksız yere ödenen bedelin tahsili istemine ilişkindir.
İstanbul 7. Tüketici Mahkemesince, “… Davalı banka ile davacı … arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığı, iş bu krediye istinaden davacıya çeşitli tarihlerde krediler kullandırıldığı, davacının talebinin iş bu kredilere dayandığı söz konusu işlemlerin ticari nitelikteki genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, mahkememizin bu bakımından görevsiz olduğu…” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesince ise, “… davanın davacı şirketin davalı bankanın müşterisi olmaktan kaynaklandığı, davacının burada tüketici sıfatında olduğu saptanmış, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri de birlikte değerlendirilmiş, dava konusu uyuşmazlık açısından mahkememizin görevli olmadığı, görevli mahkemenin İstanbul Tüketici Mahkemesi olduğu …” gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin; aynı maddenin (a) bendinde de bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ile çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yarı işi sayılacağı belirtilmiştir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun “Amaç” başlıklı 1. maddesinde kanunun amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Kanunun 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan; taşınır eşya, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallar ile elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri her türlü gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan ya da yapılması taahhüt edilen mal sağlama dışındaki her türlü tüketici işleminin konusunu ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi kapsar. Tüketici ise ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukukî işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukukî işlemin olması gerekir.Somut olayda; davacı şirketin, davalı bankadan genel kredi sözleşmesi çerçevesinde kullandığı kredilerden dolayı, bankanın 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanunu aykırı olarak, dava dışı bankalarla birlikte kartel oluşturarak haksız faiz belirledikleri, kartel faizi sebebiyle davacı şirketin ciddi bir zararı uğradığından bahisle zararın tazminine yönelik eldeki davayı açtığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında imzalanan davanın dayanağı olan genel kredi sözleşmelerinin ticari kredi niteliğinde olduğu, gerek davacının gerekse davalının tacir sıfatında bulundukları ve 6502 sayılı Kanun kapsamında bulunmadıkları anlaşıldığından, davanın asliye ticaret mahkemesinde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 23/09/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.
KANUN YOLU : Kesin olmak üzere