Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2018/945 E. 2018/1109 K. 29.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/945
KARAR NO : 2018/1109
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/02/2018
NUMARASI : 2015/651 2018/177
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
Taraflar arasındaki davada İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi ve İstanbul 12. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik/görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Dava, alacak istemine ilişkindir.
İstanbul 12. Asliye Hukuk Mahkemesi ; Davacı taraf Ticaret Hukuku tüzel kişisidir.
Davalı taraf ise 6102 Sayılı Yasanın 16 maddesi uyarınca “Ticaret şirketleriyle amacına varmak için ticari işletme işleten, dernekler ….tacir sayılır ” hükmüne istinaden tacir sıfatına haizdir.
Tarafların tacir sıfatına haiz olup, ticari iş ve işlemleriyle ilgili olarak davada uyuşmazlığın çözüm yerinin Ticaret Mahkemeleri olduğu anlaşılmıştır. Belirtilen bu nedenler ve tüm dosya içeriğine göre;HMK.un 138. Maddesi uyarınca duruşmasız yapılan ön inceleme üzerine, davanın Mahkememiz görev alanına girmemesi nedeniyle, dava dilekçesinin görev yönünden usulden reddine, Mahkememizin görevsizliğine, dosyanın kesinleşmesini müteakip, talep halinde görevli ve yetkili İstanbul Ticaret Mahkemesine gönderilmesi gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir.
İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi ; davacı tacir olmakla birlikte davalı tacir değildir. Her ne kadar 6102 sayılı Yasanın 16.maddesi uyarınca amacına varmak için ticari bir işletme işleten dernekler tacir sayılır iseler de somut dosyada davalının ticari işletme işlettiğine dair bir bilgi belge bulunmadığı gibi davalının hesabına üçüncü kişilerin yönlendirmesi ile sehven yapılan havale davalının ticari işletmesi ile ilgili de değildir. Dava mutlak ticari dava olmadığı gibi nisbi ticari dava olabilmesi için Yasanın “her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili ” şeklindeki emredici hükmüne de haiz değildir. Özetle davalı tacir olmadığından ve uyuşmazlık da ticari işletmesi ile ilgili olmadığından; diğer yandan dava mutlak ticari dava da olmadığından davaya bakma görevinin genel Mahkeme sıfatı ile Asliye Hukuk Mahkemelerinde olması nedeni ile karşı görevsizliğine karar verilmiştir.
Somut olayda, Davacı vekili, müvekkili şirketin …’den bir süredir mal tedarik ettiğini, müvekkili şirketin satın alacağı mallar için 8 Ağustos 2014 tarihinde ….’e 7.632.75 euro tutarında bir ödeme yapacağı konusunda anlaştığını, banka hesaplarında meydana gelen bir sorun nedeniyle Türkiye’deki ortaklarına ait başka bir banka hesabına yatırılmasını talep ettiğini,…’nin e-posta sisteminin hackerlar tarafından ele geçirildiğini, dolandırıldığını anlayan müvekkilinin hesabın kime yada kimlere ait olduğunu araştırdığını, araştırılmalardan davalı derneğin hesabına yatırıldığının anlaşıldığını, dernek başkanı ile bu hususta görüşüldüğünü, tüm ihtarlara rağmen müvekkili şirkete iade etmemekte ısrarcı davrandığını belirterek davanın kabulüne, sebepsiz zenginleşme konusu 70.632.75 Euro tutarındaki meblağın tümünün davalıların hesabına transfer edildiği 8 Ağustos 2014 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faiziyle birlikte davalı … e yetkililerinden tahsil edilerek müvekkili şirkete verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacının iddiası, talep sonucuna göre yanlar arasındaki uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 29/06/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.
KANUN YOLU : Kesin olmak üzere