Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2018/219 E. 2018/353 K. 21.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/219
KARAR NO : 2018/353
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/04/2017
NUMARASI : 2016/1274 2017/390
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
Taraflar arasındaki davada İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi ile İstanbul Anadolu 1. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemiyle başlatılan takibe itirazın iptali talebine ilişkindir.
İstanbul Anadolu 1. Asliye Hukuk Mahkemesince; uyuşmazlığın ticari nitelikli dava olduğu ve ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiği belirtilerek görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, “…somut uyuşmazlıkta; davacı, adi ortaklık adına ödediği SGK priminin 1/2’sini adi ortaklık sözleşmesine dayalı olarak davalı ortaktan talep etmekte olup uyuşmazlık; mutlak yahut nisbi ticari dava niteliğinde değildir. Bu nedenle uyuşmazlığın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesi’nde çözümlenmesi gerektiği…” gerekçesi ile görevsizlik kararı vermiştir.
Davacı vekili; müvekkili ile davalı arasında 22/10/2009 tarihinde Kadıköy …Noterliğinin … yevmiye numaralı “adi ortaklık sözleşmesi” ile adi ortaklık kurulduğunu, “….ı Adi Ortaklığı” ünvanlı şirketin, süresiz olarak kurulduğunu ve ortaklığı temsilen davacı müvekkiline yetki verildiğini, ortaklığın -önceden yazılı ihbar bulunulmadığı için- devam ettiğini, ancak müvekkilinin bu ortaklıkla ilgili olarak 2011 yılından sonra fiili ilişkisini kestiğini, şirketle ilgili işlemleri, yetkisi olmadığı halde davalının yürüttüğünü, esasın fili ilişkinin sona ermesi sebebiyle şirketin faaliyetine devam etmesinin mümkün olmadığını, çünkü tüm yetkinin müvekkilinde olduğunu, oysa davalının yetkiliymiş gibi işlemlere devam ettiğini, yaptıkları araştırma sonucu adi ortaklığın “….. Tic.Ltd.Şti.”nin bir kısım taşeron işleri nedeniyle ödenmeyen primlerinden dolayı 18.000,00 TL ceza tahakkuk ettirildiğini ve müvekkilinin daire ve araçlarına haciz konulduğunu, müvekkilinin hacizleri kaldırmak için SGK ile irtibata geçerek bu borcu ödediğini, bunun üzerine adi ortaklığından yapısından hareketle, ödenen 18.000,00 TL’nin yarısı olan 9.000,00 TL yönünden davalı aleyhine İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün …E.sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından borcun tamamına ve ferilerine itiraz sonucu takibin haksız nedenle durduğunu belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle % 20 tazminatın davalıdan tahsiline, masraf ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve iddia etmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 2. maddesinde; “Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalar ile, şahısvarlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.” hükmüne yer verilmiştir.
Türk Borçlar Kanununun 620. maddesinde “Adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir.” hükmüne yer verilmiştir. Adi ortaklık TBK’nın 620 ve devam eden maddelerinde düzenlenmiştir. Somut olayda taraflar tacir olmadığından, adi ortaklık da TTK’da düzenlenmediğinden, malvarlığı haklarına ilişkin olan davanın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; İstanbul Anadolu 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 21/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
KANUN YOLU : Kesin olmak üzere